hanifler.com Kuran odaklı dindarlık  

Go Back   hanifler.com Kuran odaklı dindarlık > İMAN > Kur’an

Cevapla
 
Seçenekler Stil
Alt 8. June 2010, 02:20 PM   #11
hiiic
Uzman Üye
 
hiiic - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2010
Mesajlar: 1.979
Tesekkür: 1.908
1.298 Mesajina 2.732 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 26
hiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud of
Standart

M.Ö. den önceki mısır hiyeroglifleri çözüldü, göktürk orhun yazıtları çözüldü, i
biz daha bi kuranı çözemedik

Aşağıdaki resimlere bakıp çooook derin düşünmeye davet ediyorum çoooooook.
Acaba kuran böyle gelmiş olsaydı ne olurdu?
Eklenen Resim Ön İzlemesi
Dosya tipi: jpg egypt_hieroglyphics.jpg (11,9 KB (Kilobyte), 1x kez indirilmiştir)
Dosya tipi: jpg Hieroglyphic.jpg (21,5 KB (Kilobyte), 2x kez indirilmiştir)
Dosya tipi: jpg hieroglyphics.jpg (30,1 KB (Kilobyte), 2x kez indirilmiştir)
Dosya tipi: jpg Meroe_giz367.jpg (10,6 KB (Kilobyte), 2x kez indirilmiştir)
Dosya tipi: jpg yourname.jpg (19,9 KB (Kilobyte), 1x kez indirilmiştir)
hiiic isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
hiiic Kullanicisina Bu Mesaji Için Tesekkür Edenler:
Miralay (9. June 2010)
Alt 8. June 2010, 02:26 PM   #12
hiiic
Uzman Üye
 
hiiic - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2010
Mesajlar: 1.979
Tesekkür: 1.908
1.298 Mesajina 2.732 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 26
hiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud of
Standart

Sizce aşağıdaki tarihi kaynaklardan hangisi daha yeni,, ve hangisi daha anlaşılır çözülmeye uygun... ve hangisi hala çözülememiş...

İnsanların milattan önce yazıp günümüze bıraktığı mesajlar anlaşılıyorda, Onları yaratan Allahın yazdığı mesaj anlaşılmıyor öyle mi?
HAyır Allahın mesajında sıkıntı yok, ona muhatap olan insan yapmış değiştirmiş ne yapacaksa kendisine uydurmuş dini çıkarlarına alet etmiş, mürşitlik adı altında dini bozmuş parçalamış. Yeni terimler sokmuş birde utanmadan sıkılmadan karşımıza geçmiş, bu kitap saçmalıktır diyor, bunun batın gerçek manası bu cübbenin altında, yüzüme bak Allahı göreceksin bi zaman sonra diyor.

Müteşabih denilen ayetlerin aslında edebi süsleme olduğunu anladığımızda ne olacak? eyvaah biz bunamı çalışmışız meğersem bize şu ayet yeterde artardı bile mi dicez. Kuran anlaşılır, yeterki samimi olalım.

"tek yaratıcnın varlığına ve ölümden sonra tekrar dirilip önüne geçip hesap vereceğine inanıp ve bu günün geleceğini bekleyip, yararlı faydalı hareketler ve ömür sürenler, ahirette memnun kalacak ve sıkıntı, korkudan uzaklaştırılıp ölümden sonra dirileceği hayattan keyif alacak, memnun kalacak."
Eklenen Resim Ön İzlemesi
Dosya tipi: jpg hiyeroglif1.jpg (24,7 KB (Kilobyte), 2x kez indirilmiştir)
Dosya tipi: jpg noble_quran_mss1.jpg (59,0 KB (Kilobyte), 4x kez indirilmiştir)
Dosya tipi: jpg hiyeroglif.jpg (16,0 KB (Kilobyte), 2x kez indirilmiştir)
Dosya tipi: jpg hiyeroglif2.jpg (42,5 KB (Kilobyte), 2x kez indirilmiştir)
Dosya tipi: jpg luvi-2.jpg (45,6 KB (Kilobyte), 2x kez indirilmiştir)

Konu hiiic tarafından (8. June 2010 Saat 05:46 PM ) değiştirilmiştir.
hiiic isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
hiiic Kullanicisina Bu Mesaji Için Tesekkür Edenler:
Miralay (9. June 2010)
Alt 8. June 2010, 05:42 PM   #13
hiiic
Uzman Üye
 
hiiic - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2010
Mesajlar: 1.979
Tesekkür: 1.908
1.298 Mesajina 2.732 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 26
hiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud of
Standart

Bu yazı ve şekillere bakıp çeşitli sesler çıkararak okyanlar, onları üzerinde taşıyanlar hatta muska felan yazanlar olacaktıki, gerçekten hiyerogliflerle bunları yapanlar da var zate... o dönemin büyü yazıları olduklarına inan safitriklerde var.

Neyse, asıl meselenin sırların çözülüp orada yazan mesajın insanların (BURADA İNSANDAN KASIT; BEN, DAĞDAKİ ÇOBAN, AYSUN KAYACI, TİNERCİ, BALİCİ, TECAVİZCÜ, ÇOCUK KATİLİ, AHLAKSIZ KİMSE, ZİNAKAR BİRİSİ, AKADEMİK PERSONEL, BİLİM ADAMI, İSYANKAR NECMİ, HAYDUT CEMAL, AKILLI BIDIK, v.s.) anlamasının en önemli nokta olduğunun anlaşılması sürecidir.

Akılsız deli hariç (akıllı deliler bile kurandan sorumlu) herkez ordaki mesajı anlamak zorunda. Yoksa Allah kelime yada ayet yerine resim gönderse daha doğru olurdu. Mesele mesaj...

Ve mesaj diyor ki; (BURASI ÇOK ÖNEMLİ....--- Neden mesajın geldiğiyle alakalı, yoksa Allah kuranı yada peygamberleri göndermeyede bilirdi..neden gönderdiği mesajın içeriğiyle alakalı)

Ve mesaj Dİyorkiiii;;
---YAPTIĞINIZ İNANDIĞINIZ VE GERÇEKLERE DAYANMAYAN her amel, yaşam ve inanç tarzı UYDURMA ve YALAN ve ZANDIR!. aslında gerçek tek birdir, sen istesende istemesende o gerçeğin parçasısın. Sakın o çok aldatıcı Şeytan (insanlardan ve cinlerden olanı, cinlerden olanı cinleri kandırır ama bizi kandıran insanlardan olan şeytanlar) seni aldatmasın. Seni putlara, alimlere, kendisine, dervişlere, sembollere, heykellere, ideolojilere, fikirlere, yalanlara taptırmasın.... Gözünün gördüğünü ben yarattım diyor ALlah bu gerçekten başka gerçek yok. Aklını başına al diyor.

İşte bizi hep kandıran insan şeytanlarımız o çok aldatıcı olanlar bizi Allahla aldatmaya çalışıyorlar. Allahın insanların (en delisinin bile, raporu varsa zaten mükellef değil, ahirette rapor dahilinde kendisine kolaylık tanınıyor)) hepsinin anlayabileceği ve yaşayabileceği bir mesaj göndermiştir. Sağolsun mesajın üzerine insalar ilave yapmıştır. İnsan ilavelerini (Allahın kelamının üstüne laf eklemek nasıl bir küstahlık) hepsini çıkarınca mesaj anlaşılıyor.
Eğer anlayamıyorsanız bunu gönderelim amerikalı araştırma kurumlarına araştırıp bize çevrip versinler, ne anlama geliyormuş diye. Elmalılı hamdi yazıra kadar bu dün kuran meal edilmeden yaşanmış.. hep kelamlar hep namaz rekatları v.s. kuranda olmayan fasarya fiyaskoyla islam adı altında değişik bir din yaşanmış.

-------------------
Kuran okumak çok önemli, kuran üzerinde herkes özel emek sarfedip araştırma yapmalı... Herkes bunu okumalı. İlahiyatın şeffaflaştırılması gerek, dinin tekellerden ve özellikle siyasetten arınması gerek. Herkez, görevi din yada ilahiyat olmayanların bile, mühendislerin, doktorların, esnafların, şöförlerin v.s. kurana hergün çalışması gerek. Kelam öğrenmesi kelimenin ekini kökünü çğrenmesi gerek. Boş zamanlarını lafontenden masallar okumak yerine bu tür islami ilmi sitelerde değerlendirmesi gerekç Masal mı daha değerli yoksa hakikat mi? kuran zandan masaldan hikayeden uydurmadan destandan uzak hak olan çok rahatlıkla anlaşılabilir.

HERGÜN MUTLAKA KURAN OKU... dinimizin en büyük ameli budur. namazdan da öte, kuran okumak çok değerlidir. ama tek değil istişare heyeti bu tür forum sitelerinde var. anlaşılmayan yer kalmamalı.

Kalbinde fesat olup ayetler hakkında bozgunculuk çıkaranlar var onların temizlenmesi dinin ve islamın temizlenmesidir. Bu konuda inşallah Allahın izniyle din yalnızca Allahın olacak, ama cihad ve imtahan olarak bunlar biz samimi müslümanların başında bir müddet daha sis yapacaktır. Allah böyle istemiş, en doğrusunu o bilir.


KURAN OKUYALIM::::: ÇOK ama ÇOK OKUYALIM...
Kuran okumak ve anlamak ve yaşamak dincinin alimin yada imamın işi dğeildir... her müslümanın işdir. Bu işi yapmak size düşmez diyenlerin boynuna kılıcı vursam ahirette bana hesap sorulmaz. Her müslüman alim olmak zorundadır, kurandan ayet bilmeyen kşinin kitabı kuran olamaz. Ağzıyla iman ettim desede neye iman ettiğini bile bilmeyen kişidir, imanının hükmü bile yoktur.

tekfir diyen tekfir saysın hakikat diyende hakikat...

Bu dediklerim kuranda yazıyor, her okuyan en basit bir kimse bile rahatlıkla anlayabilir.
Yeterki samimi olalım, anlaşılmayan bbir kitabın okumasının gereği yoktur, kuranı arapçasında okumaya ısrar eden kişi kurana ters hatta islama ters amel işlemiştir. Kuranda anlaşılmadan okunması yasaklanmıştır.. Her ayet apaçık açıklana açıklana çok basit bir şekilde anlaşılabilir bir hale gelmiştir. Belki çok basit olduğu için anlamayan olursa anlamaz, derin düşünür bu sefer... Bu kelam Allah kelamıdır, ben küçücük aklımla beraber iş raporlarını yazarken herkesin anlayabileceği terimler ve cümleler kurarken, Allah beni yaratan benden daha üstündür, daha açık yazmıştır.

Temel sıkıntı kelimelerin anlamını değiştirmekti. onuda aştık Allahın izniyle artık kuranda apaçık delillendirilmemiş herşey uydurmadır. insanların cürretkar eklemesidir. bizim insanlarımız çok biliyor, imamı azam peygamberin bile eklemediği bilgiyi dine eklemiş tebrik ederim. daha iyi bildiği içindir..

((((((Töbe rabbim sanki Allah namazı kaç rekat kılacağımızı yazmayı unutmuş, peygamberde yazdırmamış , bilememişler işte, imamı azam sağolsun açığı kapattı...))) ağzıyla farklı söylesede temelde bu manaya çıkan düşünce tarzını ben nasıl tekfir etmem?

yorumlarınızı bekliyorum
hiiic isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
hiiic Kullanicisina Bu Mesaji Için Tesekkür Edenler:
Miralay (9. June 2010)
Alt 8. June 2010, 06:01 PM   #14
dost1
Site Yöneticisi
 
dost1 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Sep 2008
Mesajlar: 3.016
Tesekkür: 3.567
1.083 Mesajina 2.384 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 100000
dost1 is on a distinguished road
Standart

Selamun Aleykum! Değerli Hiiç Kardeşim!

Kur'an anlaşılmak ve yaşanmak için vardır. Cenabı Allah Kamer suresinde 17-22-32-40 nolu ayetlerde and içerek/kanıt göstererek
"And olsun ki Kuran'ı, öğüt olsun diye kolaylaştırdık; öğüt alan yok mudur?"

diye sormuştur.
Kur'an kolaydır ve anlaşılırdır.Kur'an'a baktığımızda Mushafın tertibinin insan eliyle olduğunu görüyoruz. Bir takım eller Kur'an'ı anlaşılmaz kılmak için Mushafın tertibinde indiği duruma saygı göstermeyip oluşturdukları komisyonla surelerin tertibini yapmışlar bunu da insanlara vahyi bir tertib gibi sunmuşlar.

Ancak ihmal midir ihanet midir ?Bilinmez. Kişiler buna kendileri karar verecek. Bütün sorun burada. Dediğiniz gibi sürekli Kur'an okuyanlardan olmalıyız. Başka türlü bu Mushafın Tertibinden doğan anlaşılmazlıkları çözemeyiz.

Buna dokunmamayı bile öylesine ayarlamışlardır ki; Hülefai Raşidin,Aşerei Mübeşşera,Sahabe , Hazret... Söyleyeni dinsiz,sahabe düşmanı,sünnet düşmanı,peygambere saygısızlık vb etiketlerle anında etiketleyip tekfir ilan etmeler.

Alemlerin Rabbi olan Yüce Allahım Kendisi ve Resulunun yolunda olacakları muzaffer edeceğini vaadediyor.

Mücadele;21:"Allah, «And olsun ki Ben ve peygamberlerim üstün geleceğiz» diye yazmıştır. Doğrusu Allah kuvvetlidir, güçlüdür."

Bizler Allah'ın vahyi olan REsulunun tebliğ ettiği Kur'an'a sahiplendikçe, öğrendikçe,yaşadıkça bu ayetin gerçekleştiğini göreceğiz. İnşaAllah.


Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur.
Doğrusunu en iyi bilen AllaH'tır.
Sevgi,saygı ve muhabbetle.
Allah'a emanet olunuz.
__________________
Halil Ay
dost1 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
dost1 Adli üyeye bu mesaji için Tesekkür Eden 4 Kisi:
aşık74 (8. June 2010), Barış (8. June 2010), hiiic (8. June 2010), Miralay (9. June 2010)
Alt 8. June 2010, 06:56 PM   #15
halukgta
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Feb 2010
Mesajlar: 436
Tesekkür: 67
264 Mesajina 549 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 25
halukgta has much to be proud ofhalukgta has much to be proud ofhalukgta has much to be proud ofhalukgta has much to be proud ofhalukgta has much to be proud ofhalukgta has much to be proud ofhalukgta has much to be proud ofhalukgta has much to be proud of
Standart

Değerli Bob nikli kardeşim, elbette bana da bu şekilde hitap etmenizden mutlu olurum. Konumuza gelince. Önce Aliimran suresi 7. ayeti yazalım daha sonra üzerinde düşünelim birlikte.

Aliimran 7: Kitap’ı sana indiren O’dur. Onun ayetlerinden bir kısmı muhkemlerdir ki; onlar Kitap’ın anasıdır. Diğer ayetlerse müteşabihlerdir.Şu var ki, kalplerinde bir eğrilik ve bozukluk bulunanlar, fitne aramak, onun yorumuna öncelik tanımak için Kitap’ın sadece müteşabih kısmının ardına düşerler.Onun tevilini ise bir Allah bilir, bir de ilimde derinleşmiş olanlar.Bunlar, “ona inandık, hepsi Rabbimizin katındandır” derler.Gönül ve akıl sahiplerinden başkası gereğince düşünemez.

Yukarıdaki ayete baktığımızda demek ki Rabbin kelamında iki türden ayet varmış. Birisi muhkem ayetler ki bunların dinin anası yani temeli olan ayetler olduğunu söylüyor Rabbim. Temel sözünden sorumlu olduğumuz dinin direği konular olduğu açıktır. Diğeri ise burası çok önemli, müteşabih ayetler olduğunu söylüyor. Fakat bu ayetler için kullandığı sözcükleri düşünelim isterseniz. Kalplerinde eğrilik olanlar yani fitne fesat çıkarmak isteyen, dine yalan ve yanlışlarını sokmaya çalışanlar muhkem ayetlerin peşine değil, müteşabih ayetlerin peşine düştüklerini söylüyor. Demek ki dinin anası temeli olan ayetler çok açık ve net ayetler, onun için orada fitne çıkaramayacaklarını dine fesatlık sokamayacaklarını bildiklerinden müteşabih ayetlerin peşine düştüklerini bizlere söylüyor Allah. Peki, müteşabih ayetler o zaman nasıl ayetler ki fesat çıkarmak isteyenler bu ayetlerin peşine düşüyor, burası önemli önce bunu anlamalıyız. Demek ki okuduğumuzda bu ayetlerin bizlere ne anlattığını bizler anlayamıyoruz, peki kimler anlıyor?

(ilimde derinleşmiş olanlar. Bunlar, “ona inandık, hepsi Rabbimizin katındandır” derler.)

Demek ki Rahmandan başka bu ayetlerin anlamını bilecek kişilerin ilimde derinleşmiş olanlar bileceğini söylüyor. Hemen burada düşünelim hiç yorum yapmadan yalnız ayeti anlamak adına düşünelim. Demek ki bu iki ayet türü arasındaki fark, birisi dinin anası ve temelleri olan ayetler yani muhkem ayetler herkes tarafından anlaşıldığına göre, bizler bu ayetlerden sorumlu olmalıyız, çünkü Rahman asla bizlerin anlayamayacağı ayetlerden, hükümlerden sorumlu tutmaz. Eğer tutar dersek, bizlerin neden velilerin peşine düşmemizi yasaklasın? Madem din ve iman adına bizler kur’andaki ayetlerin hepsini anlayamıyoruz o zaman âlim ve veli insanlara bizlerin din ve iman adına mutlaka ihtiyacımız var demektir. Buradan da yola çıkarak dinde bir ruhban sınıfına mutlaka ihtiyaç vardır anlamı çıkar. Her zaman bunun tersini söyleriz, İslam dininde ruhban sınıfı yoktur diye. Madem müteşabih ayetler de dinin kural koyucu ve hükümlerini içeren ayetlerdir, bizlerde bunu anlayamayacağımıza göre, mutlaka bir sınıfa ya da veliye ihtiyacımızın olduğunu söylemiş olmuyor muyuz o zaman?

Allah muhkem ayetlerden bahsederken birçok yerinde açık ve detaylı olduğu örneğini verir. Her şeyden nice örnekleri değişik ifadelerle verdim ki anlayasınız der. Hala düşünmüyor musunuz diye uyarır bizleri, madem herkes anlayamaz neden hiç ayrım yapmadan her kulunu düşünmeye davet ediyor? Sizce acık ve detaylı sözleri hangi ayetler içindir dersiniz? Rabbin yemin ederek birçok kez tekrar ettiği, yemin olsun ki bu kitabı sizler için kolaylaştırdım sözlerini nereye koymamız gerekir bu durumda? Madem bizlerin sorumlu olduğu muhkem ayetin dışında, herkesin anlayamayacağı bazı ayetlerde vardır din ve iman adına, bu durumda Rabbim nasıl olurda sizleri bu kitaptan hesaba çekeceğim der? Diyelim sizin dediğiniz doğru, Rabbin rehber olsun diye gönderdim dediği kitapta bizlerin sorumlu olduğu din ve iman adına anlayamayacağımız fakat âlim kişilerin anlayacağı bazı ayetlerde var, sizce hangi âlimin sözüne göre iman edelim? Hangi mezhebin âlimi Rabbin ayetini en doğru açıklıyor da imanımızı dinimizi ve kurallarını ona göre yaşayalım? Lütfen bunu bana söyler misiniz? Çünkü bende bir beşerim eğer hata yapıyorsam elbette yanlışımdan dönerim. Bakın bunu kabul ettiğimizde karşımıza çıkan karanlık kapıları görüyor musunuz?

Rahman kur’anda bir söylediğini başka yerde tersini söyler mi sizce? Allah hem kur’anın ipine sarılın sakın velilerin ardına düşmeyin, kur’an sizler için bir rehber, gönül gözü bir güneştir diyecek, daha sonrada din ve iman adına yaşamamızı emrettiği bazı ayetleri herkesin anlayamayacağı bir şekilde gönderecek, öylemi arkadaşım? Sayın arkadaşım benim mantığım bunu kabul etmiyor. Rahmanın adaletini sorguladığımızın farkında olmamız gerektiğini düşünüyorum. Allah açıkca muhkem ayetlerden bahsederken dinin anasıdır diyor, bu ne demektir dinin temel kanunları. Demek ki müteşabih ayetler dinin temel kanunları değilmiş. Yoksa böyle bir ayrım yapar mıydı Allah.

Değerli kardeşim ben Rabbin kelamından bir bütün olarak bunları anladım ve anladığıma, gördüğüme, okuduğuma düşünerek aklımı kullanarak iman ederim. Çünkü Rabbim bunu yapın diyor. Sizinde düşüncelerinize saygı duyarım. Çünkü herkes yaptıklarından sorumludur. Elbette her insan muhkem ayetlerden bile kendi kapasitesince anlar, bu değildir ki hiç kimseye ihtiyacı yoktur. Elbette hepimiz her konuda araştırmacı olmalı ve daha iyi fikirlerden faydalanmalıyız. Burada yaptığımız bile fikir alışverişidir, çokta faydası vardır hepimize. Kur’an üzerine tartıştığımız o kadar konu vardır ki bunlar nefsimizin bizlere verdiği vesveseden başka bir şey değildir. Allah benim açıklamadığım konularda konuşmanızı haram kılıyorum demesine rağmen bizler melekler, cennet, cehennem ve daha birçok açıklanmayan detay verilmeyen konular hakkında atar tutarız bunların hepsi bizlerin boş lakırdılarıdır, sözleridir o kadar.

Müddesir suresi 30 ve 31. ayeti size hatırlatmak isterim. Üzerinde 19 vardır ayetinden sonra ki sözleri lütfen düşünelim birlikte bakın günümüzde dahi anlaşılamayan bu sözler için neler söylüyor ayet.

Müddesir 31: Üzerinde ondokuz vardır onun
Müddesir 31: Biz, cehennem yâranını hep melekler yaptık. Ve biz, onların sayılarını da küfre sapanlar için bir imtihandan başka şey yapmadık. Ta ki, kendilerine kitap verilenler iyice ve apaçık bilsinler. İman etmiş olanların imanı artsın. Kendilerine kitap verilmiş olanlarla iman sahipleri kuşkuya düşmesin. Kalplerinde hastalık olanlarla küfre sapmış bulunanlar da; "Allah bununla neyi örneklendirmek istiyor?" desinler. İşte böyle. Allah, dilediğini/dileyeni saptırır, dilediğini/dileyeni de doğruya ve güzele kılavuzlar



Yukarıdaki ayete baktığımızda Allah öyle bir ayet indirmiş ki ayet tam anlaşılamıyor ki, daha önce Rabbim fitne sokmak isteyen insanlar müteşabih ayetlerin peşine takılıp birçok anlamlar çıkarıp ya da acaba Allah burada ne demek istiyor türünden fitnelik çıkardıklarını söylüyordu. Burada bakın aynısını söylüyor. Ama iman edenler dikkat edin bu sözlerin ne olduğunu anladıklarında imanlarının arttığını belirtiyor Allah. Buradan da anlaşılıyor ki müteşabih ayetler öyle bir konumdaki ilk önce tam olarak ne anlattığı anlaşılamıyor, fakat zamanla anlaşıldığında iman edenlerin imanları artıyor ve daha da güçleniyor. Fitne ve fesat sokmak isteyenlerde bu ayetler üzerinden insanların kafasını karıştırıyor. Hatırlayınız hala üzerinde 19 vardır sözünün tam bir karşılığını öğrenemedik, herkes bir şeyler söylüyor. Kur’anın şifresi deniyor ve ya daha başka çalışmalar, söylemler var bu konuda. Acı suyla tatlı suyu bir araya getirir ama karıştırmayız ayetini düşünün lütfen, bilim adamı bunu bulunca nasıl hepimiz böbürlendik, sevindik Rahmana şükrettik. İşte bizim iman ettiğimiz kitap bu demedik mi? Yine Fire un ile ilgili ayeti düşünün, etini kemiğini ibret olsun diye koruyacağız ayetini hatırlayın. Mısırda Nil nehrinin altında eti kemiği çürümemiş bulunduğunda nasıl mutlu olduk imanımız güçlendi. Bakın tüm bunların ve buna benzer daha birçok ayetin hiç birisinin din ve iman adına kural koyan ve hüküm veren bir yanı yok.

Sayın arkadaşım tekrar söylüyorum bunlar benim kur’andan anladıklarımdır yalnız beni bağlar. Ben apaçık kur’anın verdiği hükümlerden sorumlu olduğumun emrini Rabbimden aldım ve ona göre yaşamaya özen gösteriyorum. Rabbim istemeden yaptığım hatalarımı affetsin. Hepimize düşen rabbin ayetleri üzerinde bütün olarak düşünmek ve ona göre iman etmek olmalıdır. Allah cümlemizin yardımcısı olsun. SAYGILARIMLA Haluk GÜMÜŞTABAK
halukgta isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
halukgta Adli üyeye bu mesaji için Tesekkür Eden 2 Kisi:
hiiic (8. June 2010), Miralay (9. June 2010)
Alt 9. June 2010, 03:57 PM   #16
bob
Katılımcı Üye
 
Üyelik tarihi: Oct 2008
Mesajlar: 52
Tesekkür: 15
19 Mesajina 33 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 16
bob is on a distinguished road
Standart

Merhabalar.

Haluk kardeşim. Ben başka birşey söylüyorum. Umarım, bunlar üzerinde düşünürüz.

Sizin yapacağınız itirazı önceden kestirdiğim için iletilerimde zahiri, batıni, enfüs,afak gibi terimleri kullandım. Anlatmak istediğimi tekrar deneyeyim.

Tekrar ediyorum: Müteşabih ayetler kendini sadece bilgi sahiplerine, emek verenlere, üzerinde düşünenlere açar. Bu ayetler, yani enfüse ait ayetler, adı üzerinde, her kişinin kendi çabasıyla, kendi iç dünyasıyla örtüştüreceği ayetlerdir.

Herkes aklını çalıştıracak, emek verecek ,anlayacak, uygulayacak. Tekamül bu bilgeliğe ulaşma yoludur.

Bu ayetler, Cebelitarık'ta karışmayan tatlı-acı suları bize anlatmıyor. Seni, beni, bizi anlatıyor. Yoksa, bir boğazda karışmayan suların bizim hayatımıza katkısı nedir?

Allah bu şekilde kendi varlığına dair delil mi veriyor sanıyorsunuz. Önceden Kuran'ın verdiği sanılan bu bilgi sonradan keşfedilince! imanınız mı artıyor? Oysa, M.Ö 500 lerde acı ve tatlı suyun karışmadığı biliniyordu. Açın Aristoteles'i.

Delil ile iman aynı anda olamaz.

Zahiri anlamlar İslam Dünyası'nı rezil etmiştir.

Sizce Hz. Musa'nın dağı nasıl parçalandı? Yıldırımla mı? Gören oldu mu acaba?
Asası nasıl diğer asaları yuttu?
Firavun hangi suda boğuldu? ( Bulunan mumya konuyla alakasızdır)
Zülkarneyn iki dağ arasına demirden seti tek başına nasıl inşaa etti? İnşaatı nerede, nasıl yaptı?
Musa, iki denizin birleştiği yere gideceğim derken, Sina Yarımadasını mı kastediyor?
Zülkarneyn'in gittiği , güneşin balçığa saplandığı yer uzayda mı?
Süleyman'ın cini tahtı ışık hızıyla mı taşıyor?
İsa ölüleri canlandırıyor, körleri iyileştiriyor mu? Evde biriktirdiklerini nereden biliyor?
Nuh'un gemisi kaç kişiyi alıyor? Hz. Nuh gemi ustası mı? Orada boğulanlar ile Firavun aynı suda mı boğuldu yoksa?
Adem'in oğulları koyun mu kurban etti, keçi mi?
Cinler, başka boyutlarda ( o da ne demekse) yaşayan canlılar mı? Ne yer,ne içerler?

Bu böyle gider..

Konu bob tarafından (9. June 2010 Saat 04:01 PM ) değiştirilmiştir.
bob isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
bob Adli üyeye bu mesaji için Tesekkür Eden 3 Kisi:
dost1 (10. June 2010), kamer (10. June 2010), Miralay (10. June 2010)
Alt 9. June 2010, 05:47 PM   #17
halukgta
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Feb 2010
Mesajlar: 436
Tesekkür: 67
264 Mesajina 549 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 25
halukgta has much to be proud ofhalukgta has much to be proud ofhalukgta has much to be proud ofhalukgta has much to be proud ofhalukgta has much to be proud ofhalukgta has much to be proud ofhalukgta has much to be proud ofhalukgta has much to be proud of
Standart

Kur’anda verilen peygamberlere has anlatılan tüm olağan üstü olaylar, yani denizin yarılması, İsa nın gösterdiği mucizeler, Musa nın asası konularının peygamberlerle hiçbir ilgisi yoktur. Yani bunları yapan peygamberler değil, bizatihi Allahın kendisidir. Hiçbir beşerin olağan üstü gücü olmamıştır. Cinlerin başka boyutta buda ne demekse demişsiniz bunu neden söylediniz bilmiyorum. Çünkü Rabbim onların varlığından da bahseder ama açıklama yapmaz. Siz onların ne yer ne içerini merak etmişsiniz sanırım ama Allahın açıklamadığı konularda bence merak etmek bile doğru olmasa gerek. Bu konuda ben düşüncelerimi yazdığımı sanıyorum. Size verdiğim birkaç örneğin dışında elbette birçok örnek daha var. Özet olarak birkaç cümleyle tamamlamak gerekirse, kur’anda iman adına dinin temeli yani muhkem ayetler açık ve anlaşılır bir şekilde bizlere ilettiğini Rabbin onlarca ayetinde söylüyor ben söylemiyorum. Rabbim söylediği için de ben inanıyorum. Müteşabih ayetlere gelince demek ki dinin anası ve direği olmayan ayetler i rabbim bu konuda ayrım yapmış. Hangi ayetler olursa olsun bunlar. Eğer açık ve herkesin anlayacağı ayetler değilse, ben onlardan din ve iman adına hesaba çekilmeyeceğim demektir. Bundan sonraki düşünceleri bu düşüncenin detayları olarak düşünebilirsiniz. Ben düşüncelerimi yazdım benim kur’andan anladıklarımdır bunlar. Rabbim sizleri bu kitaptan hesaba çekeceğim diyorsa ben Rabbin adaletine inanıyor ve güveniyorum. Anlamayacağım bir hükümden beni asla sorumlu tutup başka insanlara muhtaç etmeyecektir. Bunu yapmayın sakın diye ikaz ettiğine göre, sanırım her şey çok açık. SAYGILARIMLA Halukgta
halukgta isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
halukgta Kullanicisina Bu Mesaji Için Tesekkür Edenler:
Miralay (10. June 2010)
Alt 9. June 2010, 08:35 PM   #18
bob
Katılımcı Üye
 
Üyelik tarihi: Oct 2008
Mesajlar: 52
Tesekkür: 15
19 Mesajina 33 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 16
bob is on a distinguished road
Standart

Haluk kardeşim,

Sürekli "Rabbim,beni bu kitaptan (Kuran) hesaba çekeceğim diyor" diyorsunuz.

Zuhruf 43: Festemsik billezî ûhıye ileyk(ileyke), inneke alâ sırâtın mustekîm(mustekîmin)

Öyle ise sana vahyedilene sımsıkı sarıl. Şüphesiz sen doğru bir yol üzeresin.


Zuhruf 44: Ve innehu le zikrun leke ve li kavmik(kavmike), ve sevfe tus’elûn(tus’elûne).

Ve şüphesiz o, senin ve kavmin için gerçekten bir zikirdir. Siz sorulacaksınız.

Yani, Kuran'dan sorguya çekileceğimiz değil, sorumlu olacağımız, sorgulanacağımız söyleniyor.

Kaldı ki Kuran, sadece elimizde tuttuğumuz kitap da değildir. Okunmak için gözümüzün önüne büyük bir sofra indirilmiştir, aklımızı işletelim diye.

Sorumlu tutulacağımız yerleri çalışalım, ama sorumlu olmayacağımız kısımları merak bile etmeyelim, bu kısımları "Allah yaptı" deyip geçelim diye değil.

Allah bir eliyle kurduğunu diğer eliyle bozmaz. Hiçbir resul, doğaüstü olaylar gerçekleştirmemiştir. Bunu, Kuran'ın ilahi vahy olduğuna inanmayıp, Hz. Muhammed'den mucize bekleyenlerden görebiliriz. Oysa bir mucize gelmeyecektir. Resullerin mucizeleri için "mucize" kelimesinin anlamına bakınız.

Her ayetin evrensel mesajı vardır. Yeter ki anlamaya çalışalım.
bob isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
bob Adli üyeye bu mesaji için Tesekkür Eden 3 Kisi:
dost1 (9. June 2010), kamer (10. June 2010), Miralay (10. June 2010)
Alt 9. June 2010, 09:30 PM   #19
hiiic
Uzman Üye
 
hiiic - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2010
Mesajlar: 1.979
Tesekkür: 1.908
1.298 Mesajina 2.732 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 26
hiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud of
Standart

Ben tam olarak ne demek istediğinizi anlamadım.
Ne demk oluyor şimdi bu;

Alıntı:
Sürekli "Rabbim,beni bu kitaptan (Kuran) hesaba çekeceğim diyor" diyorsunuz.

Zuhruf 43: Festemsik billezî ûhıye ileyk(ileyke), inneke alâ sırâtın mustekîm(mustekîmin)

Öyle ise sana vahyedilene sımsıkı sarıl. Şüphesiz sen doğru bir yol üzeresin.


Zuhruf 44: Ve innehu le zikrun leke ve li kavmik(kavmike), ve sevfe tus’elûn(tus’elûne).

Ve şüphesiz o, senin ve kavmin için gerçekten bir zikirdir. Siz sorulacaksınız.

Yani, Kuran'dan sorguya çekileceğimiz değil, sorumlu olacağımız, sorgulanacağımız söyleniyor.

Kaldı ki Kuran, sadece elimizde tuttuğumuz kitap da değildir. Okunmak için gözümüzün önüne büyük bir sofra indirilmiştir, aklımızı işletelim diye.

Sorumlu tutulacağımız yerleri çalışalım, ama sorumlu olmayacağımız kısımları merak bile etmeyelim, bu kısımları "Allah yaptı" deyip geçelim diye değil.

Allah bir eliyle kurduğunu diğer eliyle bozmaz. Hiçbir resul, doğaüstü olaylar gerçekleştirmemiştir. Bunu, Kuran'ın ilahi vahy olduğuna inanmayıp, Hz. Muhammed'den mucize bekleyenlerden görebiliriz. Oysa bir mucize gelmeyecektir. Resullerin mucizeleri için "mucize" kelimesinin anlamına bakınız.

Her ayetin evrensel mesajı vardır. Yeter ki anlamaya çalışalım.
Bahsettiğiniz evrensel mesajlara nerden ulaşabiliriz?

Kısaca; ne yani ne demek kuranın batın manası mı var.
İlmi ledülniyimi öğrenmemizi tavsiye ediyorsunuz, hani şu sadece yaşanarak kazanılan satır değil sadr ilmi. Yada görsel, işitsel zekası gelişmemiş ama kinestetik zekası gelişmiş tür eğitim sistemi mi bu ne?

Ben hiç bişi anlamadım lütfen daha kesin konuşur musunuz?
Kendi varlığını tesadüfe bağlayan basit ateist yanılsamalarını görür gibi oldum...
hiiic isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
hiiic Adli üyeye bu mesaji için Tesekkür Eden 2 Kisi:
halukgta (10. June 2010), Miralay (10. June 2010)
Alt 9. June 2010, 11:51 PM   #20
dost1
Site Yöneticisi
 
dost1 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Sep 2008
Mesajlar: 3.016
Tesekkür: 3.567
1.083 Mesajina 2.384 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 100000
dost1 is on a distinguished road
Standart

Selamun Aleykum! Değerli Kardeşlerim!

Müzakerenin daha aydınlatıcı olması dileğiyle aşağıdaki çalışmayı sizlerle paylaşmak istedim.

Yusuf;1:Elif Lâââm Ra tilke ayatul Kitabil mübiyn;
Elif/1, Lam/30, Ra/200. İşte bu, o apaçık/açıklayıcı kitabın Âyetleridir.

Yusuf;2:İnna enzelnahu Kur’anen arabiyyen lealleküm ta'kılun
Şüphesiz ki, Biz onu akıl edersiniz diye Arapça bir Kur'ân olarak indirdik.

Bu Sûre de Yûnus ve Hûd Sûreleri gibi ا - elif, ل - lam ve ر - ra kesik harfleriyle başlamıştır. Bu harflerle yapılan dikkat çekmeden sonra, işaret zamiri ile bakışlar Kur'ân'a yönlendirilmiş ve Kur'ân'ın özelliklerine vurgu yapılmıştır.

2. Âyette, Kur'ân'ın Arapça olarak indirilme sebebi açıklanmış ve Kur'ân'ın insanların akıl etmeleri, düşünmeleri, anlamaları için Arapça indirildiği belirtilmiştir. Çünkü Kur'ân Arap toplumuna inmektedir ve bir toplumun kendisine inen mesajı anlaması, akıl etmesi, uygulaması ve başkalarına da anlatabilmesi için mesajın o toplumun anadilinde olması gerekmektedir. Eğer böyle olmasa, yani mesaj topluma yabancı bir dilde indirilse, mesajın o dili bilmeyen bir toplum tarafından anlaşılması, akıl edilmesi, uygulaması da mümkün olmayacaktır.
Ancak buradaki عربيّا - 'arabiyyen sözcüğünün sadece "Arapça, Arap dili" olarak anlaşılması ve açıklanması doğru değildir. Zira bu sözcük عربً - 'arabe kalıbından türeme olduğu kadar عرُب - 'arube kalıbından da türemiştir. Sözcüğün 'arube kalıbına göre anlamı "fesahat, fasih konuşmak" demektir. (Lisanü'l - Arab; s. 153–159, a - r - b mad.)

Fesahat = fasih konuşmak ise "sözün ses ve mana kusurlarından arınmış olması, yani kolay anlaşılması, rahat telâffuz edilmesi, diziminin mükemmel olması" anlamına gelmektedir.(es - Sekkakî; Miftahu'l Ulûm)

Bu durumda Âyetin anlamı "Şüphesiz ki, Biz onu akıl edersiniz diye 'kolay anlaşılır, rahat telâffuz edilir, dizimi mükemmel, dilbilgisi kurallarına uyumlu' bir Kur'ân olarak indirdik" demek olur.

Kur'ân'ın indirildiği toplumun dilinin Arapça olması dolayısıyla, o toplumun Kur'ân'ı anlayıp akıl edebilmesi için Arapça indirildiği birçok Âyette vurgulanmıştır:

(Nahl: 103) Ve kesinlikle Biz, onların "kesinlikle ona bir beşer öğretiyor" deyişlerini biliyoruz. Kastettikleri o kişinin dili yabancıdır. Bu [Kur'ân] ise, apaçık Arapça bir lisandır.

(Fussılet: 44) Ve eğer biz onu yabancı dilde bir Kur'ân yapsaydık, elbette "Ayetleri detaylandırılmalı değil miydi? İster yabancı dilde ister Arapça!" diyeceklerdi. De ki: "O, iman edenler için bir kılavuz ve bir şifadır. İnanmayanlara gelince, onların kulaklarında bir ağırlık vardır. Ve Kur'ân onlar üzerine bir körlüktür. Onlara çok uzak bir mekândan seslenilmektedir."

(Şu'arâ: 198–199) Ve Biz onu [apaçık kitabı] yabancılardan [Arapça bilmeyenlerden] birine indirseydik de, bunu o, onlara okusaydı, onlar, buna iman ediciler değillerdi.

(Zuhruf: 2–3) Apaçık kitaba andolsun ki Biz onu aklınızı kullanasınız diye Arapça bir Kur'ân [okuma] yaptık.

(Şu'arâ: 193–195) Onunla [apaçık kitapla], uyarıcılardan olasın diye apaçık bir Arapça lisan ile senin kalbine Emin Ruh [Güvenilir Can, sağlam bilgi] indi.

(Ra'd: 37) Ve Biz böylece onu [Kur'ân'ı] Arapça bir hüküm [mükemmel bir yasa] olarak indirdik. Ve eğer sana gelen ilimden sonra onların hevalarına uyarsan, Allah'tan sana bir yakın Kimse ve bir koruyucu yoktur.

(Ahkâf: 12) Ve bundan [Kur'ân'dan] önce bir rehber ve rahmet olarak Mûsâ'nın kitabı vardı. Ve bu [Kur'ân] ise zulmeden kimseleri uyarmak, iyilik - güzellik üretenleri müjdelemek için Arap lisanı üzerine tasdik eden bir kitaptır.

(Tâ - Hâ: 113) Ve işte böylece Biz onu Arapça bir Kur'ân olarak indirdik. Onda tehditlerden tekrar tekrar açıklama yaptık. Belki takva sahibi olurlar yahut onlara yeni bir öğüt oluşturur.

(Zümer: 27–28) Ve andolsun ki Biz, düşünüp öğüt alsınlar diye pürüzsüz Arapça bir Kur'ân [okuma] olarak; takvalı davransınlar diye bu Kur'ân'da insanlar için her türlüsünden örnek verdik.

(Fussılet: 3) Bu, Arapça bir Kur'ân [okuma] olarak, bilen bir kavim için Âyetleri detaylandırılmış bir kitaptır.

(Şûrâ: 7) İşte böylece Biz kentlerin anasını ve onun kıyısındaki kişileri uyarasın ve kendisinde hiç şüphe olmayan toplanma günü ile uyarasın diye sana Arapça bir Kur'ân vahyettik. Bir grup cennettedir, bir grup da cehennemdedir.

Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur.
Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır.
Sevgi,saygı ve muhabbetle.
Allah'a emanet olunuz.
__________________
Halil Ay
dost1 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
dost1 Adli üyeye bu mesaji için Tesekkür Eden 3 Kisi:
halukgta (10. June 2010), kamer (10. June 2010), Miralay (10. June 2010)
Cevapla

Bookmarks

Etiketler
anlaşılır, bir, gerçekten, kitapmıdır, kuran, zor


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hizli Erisim


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 10:28 AM.


Powered by vBulletin® Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Hanifler - Kuran odaklı gerçek din islam