hanifler.com Kuran odaklı dindarlık  

Go Back   hanifler.com Kuran odaklı dindarlık > HANİF MÜSLÜMANLIK > Kuran Merkezli ve Allah odaklı iman!

 
 
Seçenekler Stil
Alt 4. June 2014, 11:30 AM   #11
ozkanates
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: May 2014
Mesajlar: 299
Tesekkür: 8
56 Mesajina 69 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 20
ozkanates has much to be proud ofozkanates has much to be proud ofozkanates has much to be proud ofozkanates has much to be proud ofozkanates has much to be proud ofozkanates has much to be proud ofozkanates has much to be proud ofozkanates has much to be proud of
Standart

Alıntı:
dost1 Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Çıkarımlarınıza dayanak yapılan Bakara 30-34 . âyetleri birlikte görelim.

30Ve bir zaman Rabbin, doğadaki güçlere, “Şüphesiz Ben, yeryüzünde bir halîfe getiren Zatım” demişti. Doğadaki güçler, “Orada bozgunculuk yapan, kan döken birisini mi yapacaksın? Oysa biz, Senin övgünle birlikte tüm noksanlıklardan arındırıyoruz ve Senin tertemiz; her türlü kötülük ve eksiklikten uzak olduğunu haykırıyoruz” demişlerdi. Senin Rabbin, “Ben sizin bilmediğiniz şeyleri çok iyi bilirim” demişti.
31Ve senin Rabbin, Âdem'e o isimlerin tümünü öğretti. Sonra hepsini doğadaki güçlere sundu ve “Hadi, haber verin Bana şunların isimlerini, eğer doğru kimseler iseniz” dedi.
32Doğadaki güçler, dediler ki: “Sen her türlü noksanlıktan arınıksın! Senin, bize öğretmiş olduğunun dışında bizim için bilgi diye bir şey yoktur. Şüphesiz Sen, en iyi bilenin, en iyi yasa koyanın ta kendisisin.”
33Senin Rabbin dedi ki: “Ey Âdem! Haber ver onlara, onların adlarını.” Sonra da Âdem onlara, onların adlarını haber verince, senin Rabbin, “Dememiş miydim Ben size! Şüphesiz Ben, göklerin ve yerin görülmeyenini, duyulmayanını, sezilmeyenini, geçmişi, geleceği bilirim. Ve Ben, sizin açığa vurduklarınızı ve sakladıklarınızı bilirim” dedi.

Bu âyet grubunda, insanların evrendeki konumuna ilişkin temsîlî bir açıklama yapılmakta; insanın ilk yaratılışı değil, dünyadaki bilgilenme ve güçlenme süreci anlatılmaktadır. Bu açıklamalar, temsîlî anlatım tekniğiyle canlı bir piyes sahnesi gibi sunulmuştur. Bir sahne, sahnede de aktörler [Allah, melekler ve Âdem] vardır, aralarında konuşuyorlar.
Bu bölüm iki sahneden oluşuyor:
SAHNE 1
Allah:
-- Ben yeryüzünde bir halîfe kılıcıyım [yapacağım].
Melekler:
-- Orada bozgunculuk yapan, kan döken birisini mi kılacaksın [yapacaksın]. Oysa biz, Seni överek tesbîh ediyor ve Seni takdîs ediyoruz.
Allah:
-- Ben sizin bilmediğiniz şeyleri çok iyi bilirim.
Allah Âdem'i, bilgilenme sürecinden geçirmiş, ona eşyayı ve isimlerini tanıtmıştır. İsim, müsemmayı [adı taşıyan varlığı] ifade eder. Demek oluyor ki Allah, Âdem'in aklını-fikrini, zekasını geliştirmiş, o da varlıkları tanımış ve onların özelliklerine göre birer isim vermiştir. Varlıkların isimleri, anlam ve ses itibariyle varlıkların özelliklerine göre verilir. Meselâ; taş, kaya, demir (aslı, temur'dur), çelik gibi isimler, bir yandan onların sertlik özelliğini ifade ederken, diğer yandan da sert harflerle [seslerle] telaffuz edilmiştir. “Yağ” ise, yumuşak bir varlık olduğundan yumuşak seslerle isimlendirilmiştir. İnsanlığın diline kazandırılan yeni isimlerin tümü, o varlığın özelliğine uygun olarak verilmektedir. Varlığın özelliği bilinmediği takdirde, varlığa verilen isim uygun düşmeyecektir. Artık, insan türü [Âdem] bilgili, bilgilenen bir konumdadır. Bu sürecin ne kadar zaman aldığı Kur’ân'da bildirilmemiştir. Bu süreç belki yüzbinlerce, belki milyonlarca yıl sürmüştür. Bu bilgilenme, daha evvel “Rûh üfürme olarak açıklanmıştı.
SAHNE 2
Allah, Meleklere:
-- Hadi, haber verin Bana şunların isimlerini, eğer doğru kimseler iseniz.
Melekler:
-- Sen her türlü noksanlıktan münezzehsin! Senin, bize öğretmiş olduğunun dışında bizim için bilgi diye bir şey yoktur. Şüphesiz Sen, en iyi bilenin, en iyi yasa koyanın ta kendisisin.
Allah:
-- Ey Âdem! Haber ver onlara; onların adlarını.
Âdem, hepsinin ismini bildirir.
Allah:
-- Dememiş miydim Ben size! Şüphesiz Ben, göklerin ve yerin gaybını bilirim. Ve Ben, sizin açığa vurduklarınızı ve sakladıklarınızı bilirim.
Sahne burada kapanır.
Pasajın doğru anlaşılması için öncelikle خليفة [halîfe] sözcüğünün iyi bilinmesi gerekir. Halîfe, “birinin ardından onun yerine gelen, geçen” demektir. Bununla ilgili geniş açıklama Sâd sûresi'nin sonunda mevcuttur. Buradan, insanlardan evvel dünyaya egemen olan bazı varlıklar olduğu anlaşılıyor. Allah onların egemenliğini sona erdirip onların yerine insanı dünyaya egemen kılmıştır.
Âyetlerden açıkça anlaşıldığına göre insan, bilgilenmezden evvel yeryüzünde kan döken ve fesat çıkaran bir yaratık konumundaymış. Bu demektir ki bilgiden uzaklaştığında insan yine kan döken ve fesat çıkaran bir varlık konumuna dönmektedir.
Âdem'in bilgilenmesi, başka âyetlerde, “Âdem'e rûh üfürülmesi” olarak geçer. Rûhun üfürülmesi hakkında detaylı bilgi daha evvel verilmişti. Meleklerde bilgilenme istidadı yoktur, zira Allah onları robotvari yaratmıştır. Dolayısıyla onlar, yaratılış programı çerçevesinde varlıklarını sürdürürler.
Buradaki meleklerin –ki ملك[milk] kökünden türemiştir– “doğal güçler” olduğunu unutmayalım. Melek kavramı ile ilgili detaylı bilgi birçok yerde verilmişti.
Bu uzun açıklamanın kilit noktası,

Ruh = Bilgi
Ruh üfleme = Kısmi bilgi verme
Adem = Kısmen bilgilendirilmiş insan
Melek = Tabiat güçleri

tanımları. Bu da güzel bir açıklama, neden olmasın. Benim ricam bu tanımları yapan Kuran ayetleri varsa belirtmeniz. Eğer bunlar tekamülde daha yeni kardeşler için birer örtme ise (ki olabilir), daha eski kardeşler için bu örtmeleri kaldıran ayetler de olmak zorunda. Bu ayetleri bulmadığım sürece Kuran'ın ruh dediği benim için ruh olarak, melek dediği de melek olarak kalır.
ozkanates isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
 

Bookmarks

Etiketler
adem, cin, iblis, kuranda, melek, ruhun, tanımı, şeytan


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hizli Erisim


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 12:47 PM.


Powered by vBulletin® Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Hanifler - Kuran odaklı gerçek din islam