Merhaba.
Suclunun celdelenmesi ona fizikî aci vermez cünkü infaz deri ile SINIRLI olmak zorunda. O yüzden Hz Ömer* kamciyi vurana, "Kendi koltuk altini göstermeden vur! " dermis.
Kamciyi kendi koltuk altini göstermeden vur!
Bilekten bilekten. Nazik nazik.
Celdelemeyi dis fircasiyla yap!
Bunlar ciddi olamaz;
ne azaptir ne ödül;
o yüzden
infaz edileni
göbegini hoplata hoplata güldürür.
Benim anladigim, önemli olan, bu komik "ceza"nin kendisi degil islevidir. Cezalanan o iki zina suclusunu halka teşhir edip halkin gözünde itibarsiz hale getirmek.
Celdelemek o yüzden sart degil. Teşhir isi baska sekilde de yapilabilir.
Örnegin sucunun sabit olduguyla ilgili mahkeme karari televizyonda kendsine okunur ve "sabika kaydi"na gecirilir; is bas vurusu yaptiginda o kayit kendisinden istenir.
Bundan bes alti yil önce böyle bir sey oldu.
Televizyon dizilerinde oynadigi iyi aile babasi rolleriyle taninan bir erkek oyuncu zina yapmis. Önce gazetelerin magazin sayfalarina düstü; sonra karisinin önüne.
Sucunu itiraf etmek zorunda kaldi; esinden ve bütün kadinlardan milyonlarca izleyicinin gözü önünde özür diledi.
Sevgi ile,
Hasan Akcay
_____________________________
*Ahkâm’ü-Kur’an, İbn’ül-Arabî, II:84 ve Ahkâmül-Kuran, el-Cessas, III:332.
Konu Hasan Akçay tarafından (16. June 2012 Saat 06:08 AM ) değiştirilmiştir.
|