Tekil Mesaj gösterimi
Alt 14. January 2009, 12:30 PM   #17
dost1
Site Yöneticisi
 
dost1 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Sep 2008
Mesajlar: 3.016
Tesekkür: 3.567
1.083 Mesajina 2.384 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 100000
dost1 is on a distinguished road
Standart

Tefecilikleri:


Nisa: 98/161. âyette, kendilerine yasaklanmış olan ribâ almaları ve haksız olarak halkın malını yemeleri yüzünden Allah'ın, Yahudilerin nankörlerine acı bir azâb hazırladığı vur*gulanmaktadır. Âl-i İmrân: 94/75. âyetinde de belirtildiği üzere Yahudiler, özellikle yabancıların mallarını hileli yollarla yemekte bir sakınca gör*müyorlar: Ümmîlere karşı bize bir sorumluluk yoktur" diyorlardı. Tevrat'ta aynen şöyle deniyor:

"Para faizi olsun, zahire faizi olsun, yahut ödünç verilen her şeyin faizi olsun, faizle kardeşine ödünç vermeyeceksin. Yabancıya faizle ödünç verebilirsin." [88]

Kur'ân-ı Kerîm, Yahudilerin, men'edildikleri halde ribâ almalarını kınamaktadır. Kur'ân'ın bu ifadesinden iki anlam çıkar: Ya Yahûdîler Tevrat'ın hükmünü çiğneyip yalnız yabancılardan değil, kendi kardeşle*rinden de faiz almaya başlamışlar; ya da Tevrat faizi kesinlikle yasakladığı halde, faiz alabilmek için zaman içinde Tevrat'a "Yabancıya faizle ödünç verebilirsin" hükmünü sokmuşlardır.

Gerçek Yahûdî dininde faizin kesinlikle yasak olduğu anlaşılmak*tadır. Çünkü faiz insanlara haksızlıktır, zenginin fakiri ezmesi demektir. Peygamberler ne kendi kardeşlerine, ne de yabancıya zulmedilmesine müsâade etmezler. Tevrat'ın başka bir yerinde "Garibe gadretmeyeceksin, çünkü sen de Mısır'da garîb idin"[89] deniyor. Dâvûd: "Parasını faize vermez ve suçsuza karşı rüşvet almaz" diyor. [90]Hezekiel de şöyle demiş: "Faizle para vermez ve murabaha kârı almaz. Elini kötülükten alıkor." [91] Görülüyor ki Yahûdî peygamberleri, mutlak olarak faizi yasaklamışlardır. Burada yabancıdan faiz alınacağına dair bir işaret yoktur. Ama Tevrat, tam olarak orijinalini koruyamadığı ve Hz. Musa'dan çok sonra derlenebildiği için, yabancılardan faiz alınabileceği hükmü zamanla Tevrat'a girmiş olabilir.

Demek ki asıl Tevrat'ta herkese karşı haksızlık, gadr yasaklanmıştır ama onlar, Tevrat'ın kesin faiz yasağını çiğneyip yabancılara haksızlık etmeyi, yabancılardan faiz almayı helâl saymışlardır.

Kur'ân-ı Kerîm, yabancılardan faiz almayı da kınadığına göre İs*lâm'da her türlü faiz işlemi haramdır. Bazı kimseler, "İslâm ülkesi olmayan yerlerde faiz almanın helâl olduğu"nu söylemişlerdir. Bu görüş, İslâm'ın ruhuna aykırıdır. Çünkü böyle bir düşünce, "Ümmîlere (yabancılara) karşı bize bir sorumluluk yoktur (onlardan faiz almamız helâldir)." diyerek yaban-cıdan faiz almayı sakıncalı görmeyen Yahûdî düşüncesinden fark*sızdır.

105- "Allah'a karşı gerçekten başkasını söylememek, benim üzerime borçtur. Size Rabbinizden açık deliller getirdim, artık İsrâîloğ ullarını benimle gönder!" 134- ... Üzerlerine azâb çökünce: "Ey Mûsâ, dediler, sana verdiği söz hakkına bizim için Rabbine duâ et; eğer bizden azabı kaldınrsan, muhakkak sana inanacağız ve mutlaka İsrâîloğ ullarını seninle beraber göndereceğiz!"

137- Hor görülüp ezilmekte olan milleti de içini bereketlerle donattığımız yerin, doğularına ve batılarına mirasçı kıldık. Rabbinin İsrâîloğ utlarına verdiği güzel söz, sabretmeleri yüzünden tam yerine geldi. Firavun'un ve kavminin yapageldiği şeyleri ve yükseltmekte oldukları sarayları (ve bahçeleri) de yıktık.

138- İsrâîloğ ullarını denizden geçirdik, kendilerine mahsus birtakım putlara tapan bir kavme rastladılar: "Ey Mûsâ, dediler, (bak) bunların tanrıları gibi, bize de bir tanrı yap!" (Mûsâ) dedi: "Siz, gerçekten cahil bir toplumsunuz." (A'râf: 39/105,134,137-138) [92]
dost1 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
dost1 Kullanicisina Bu Mesaji Için Tesekkür Edenler:
TUĞÇE DENİZ AKIN (13. January 2010)