Sayın sevginur.
"Sorularımdaki ifade tarzım eksik olabilir" diye beyan etmişsin.
Hayır!
İfade edişlerin tam yerinde. Lütfen bu şekilde devam et.
Birinci ayet gayet açık. Ne diyor. "kadınları BOŞADIĞINIZ zaman".
Dolayısı ile tek taraflı irade beyanı.
Yukarıda şöyle demişsin:
"boşanma kararı elbette ikisine aittir. Ancak Talak 1. ayette hitab boşanma kararı veren erkeğe ait değil mi?"
Bir de yukarıda şöyle yazılmış: "kadın ya da erkek "Ben seni boşadım" deyince hangi ayete göre boşanma bitmiş gitmiştir."
Nisa suresinin birinci ayeti için "ikişer üçer dörder" ifadesi evlenmeye konu yapılırsa kadınlar da "kuma" olur
Ben bu ayetlerde geçen ifadelerin yalnızca "evlilik hukunu" anlatmadığını biliyorum ve anlatılan mânâlandırışlara katılmıyorum. Bir an evlilik hukuku olduğunu var saysak bile belirtilen evlenme çeşidi dost tutmak, kumalık ilişkisidir. Böyle ilişkileri bozmak için mahkemeler yetkili olur mu?
Olmaz çünkü hukuki değildir.
O halde bu şekildeki birlikteliklerin sonlandırılması nasıl olur?
Tahakküm altındaki kadına böyle bir hak verilmez ve ERKEĞİN "boşsun" lafıyla kadın hiç güvencesiz tekmeyi yer.
(son zamanlarda mahkemeler bu durumda kadına bazı maddi imkanlar sağlamaktadır).
Dolayısı ile Nisa-3. ayetini dayanak yaparak yasal gibi gösterilmeye çalışılan dost tutma, kuma getirme gibi olaylarda resmi bir evlilik olmadığından resmi bir boşanma da yoktur. Bu yönde hiç bir hakkı olmayan kadın da ERKEĞİN TEK TARAFLI "boş ol" iradesi ile kapıya konur.
Saygılarımla.
Galip Yetkin
Konu galipyetkin tarafından (19. December 2017 Saat 04:02 PM ) değiştirilmiştir.
|