Şimdi iki farklı olay anlatacağım.
Bu olaydaki kişi ve durumlardan allahı tenzih ederim. Allah hiç bir şeye muhtaç olmayandır.yücedir.
Ben sadece,somutlaştırıp aklımızda daha rahat resim çizebilmek adına,tahminimi söyleyeceğim.
1. Öğretmen,sınıftaki herkesin durumunu çok iyi bilmektedir.ve yıl sonu hiç sınav yapmadan,ali,ahmet mezun oldu, veli,ayşe kaldınız der.
Herkes itiraz eder. Ben de onun gibi zekiyim diye.
Tabiki bu itirazlar öğretmeni zora sokamaz,fakat öğretmen çok iyi yüreklidir ve kimsenin haksızlığa uğradığını düşünmesini istemez.
2. Senaryo:
Öğretmen herkesin durumunu çok çok iyi bilmesine ve kimin sınavı geçeceğini çok iyi bilmesine rağmen bir sınav yapar.
Der ki:" görelim bakalım kim yüksek puan alacak."
Sınıftaki herkes aldığı puana ŞAHİT olacak.
Sınav sonunda kimisi geçer,kimisi kalır ve kimse itiraz edemez.
Sınavdan Kalan kişilerin içinde sakladığı açığa çıkmıştır ve hiçbir bahaneleri kalmamıştır.
(enam 27-28)
Doğrusunu allah bilir.bu benim zannımdır.
Benim zannımı gerçek sanmanız hüsranla sonuçlanabilir.onun için akıl ve kuran süzgecinden geçirin.
Dünyadaki sınavla bu anlattığım sınavı tam eşleştirmek hata olur. Mesela anladığım kadarıyla bu dünya sınavının test olmasının yanında bir de eğitme özelliği var sanırım.
Eğitimi kabul eden ve tutkularının köleliğinden kurtulan, ve ayrıca allaha sadakatla bağlı kul olabilen ve bilmediğim başka şeyler,bu sınavın sonucunu belirliyor sanırım.
Allahın bilmek istemesi,bilmediği anlamına gelmez.
(furkan17)Allah soruyor: kullarımı siz mi sapırdınız" diye
İsaya soruyor: beni ve annemi allahın dışında ilah edinin diye sen mi söyledin"
Musaya soruyor: "elindeki nedir" diye.
Veya (sebe40)
Bunları allah bilmiyor olabilir mi haşa.
En doğrusunu allah bilir
Konu yolcu42 tarafından (24. November 2017 Saat 06:21 PM ) değiştirilmiştir.
|