(Rahmân; 14-15) O, insanı [görünen, bilinen varlıkları] pişmiş çamur gibi kuru balçıktan [değişken bir maddeden] yarattı. Ve cannı ateşin dumansızından [enerjiden] yarattı.
(Hicr; 26-27) Ve hiç kuşkusuz biz, insanı [görünen, bilinen varlıkları] çınlayan kilden, işlenebilen çamurdan [halden hale giren bir maddeden] yarattık. Ve cannı daha önce, en ince delikten bile geçebilen yakıcı bir esintinin ateşinden [engel tanımayan enerjiden] yaratmıştık.
Öyleyse Âyetlerdeki cann ateşten yaratılmıştır ifadesinin anlamı, "elektrik, manyetik dalgalar, şua gibi gözükmez güçler enerjiden yaratılmıştır" demektir." İnsan topraktan yaratılmıştır" demenin anlamı da "beş duyuyla hissedilebilen, bilinen, görünen, tanıdık, ilişki kurulabilen, kaybolmayan, sürekli ortada duran varlıklar maddeden yaratılmıştır" demektir.
yani cin diye tabir edilen (görmediğimiz) varlıklar var.
bunlar mikro boyuta indirgenmeden, yaratılış maddesi radyoaktivite olan,
(Rahmân; 14-15) O, insanı [görünen, bilinen varlıkları] pişmiş çamur gibi kuru balçıktan [değişken bir maddeden] yarattı. Ve cannı ateşin dumansızından [enerjiden] yarattı.
(Hicr; 26-27) Ve hiç kuşkusuz biz, insanı [görünen, bilinen varlıkları] çınlayan kilden, işlenebilen çamurdan [halden hale giren bir maddeden] yarattık. Ve cannı daha önce, en ince delikten bile geçebilen yakıcı bir esintinin ateşinden [engel tanımayan enerjiden] yaratmıştık.
varlıklar.
bunlar, insanlar (görünen varlıklarla) ile,
(Rahmân; 33) Ey cinn ve ins toplulukları, eğer göklerin ve yerin bucaklarından aşıp geçmeye güç yetirebilirseniz, hemen aşın; ancak sultan/üstün bir güç olmadan aşamazsınız.
dünyada yaşamak durumundalar. (ki kendilerini dünyadan kurtaracak yerçekimine aksi yönde bir güç olmadıkça)
doğru mu anlamışız? sevgili dost1
yoksa???
|