Tekil Mesaj gösterimi
Alt 20. February 2013, 08:05 AM   #4
aorskaya
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 933
Tesekkür: 110
268 Mesajina 414 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 16
aorskaya will become famous soon enoughaorskaya will become famous soon enough
Standart

Alıntı:
galipyetkin Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Kim olursa olsun, ne olursa olsun inançlarından dolayı, cezalandırma hakkı münhasıran Allah'a ait olmasına rağmen, yakılarak öldürülen insancıkların- Türk-Müslüman Uhdud'unun anısına. Galip Yetkin.
Selamun aleyküm,

Toplum halinde yaşayan insanlar arasında her zaman bir şeyleri bahane ederek, toplumun huzurunu bozma pahasına bazılarının yok edilmesine varan eylemler planlayan şeytan dostları vardır. Şeytan dostlarının olduğu yerlerde de doğal yansıması olarak, bunlara inanan cahillerle yine bunların dostu olan kanmış kişilerde vardır.

İşte bu kimseler, örgütlü olarak bugün A sebebiyle bazılarını yok etmeye çalışırken, yarın tam tersi B sebebiyle başkalarını da yok etmekte tereddüt dahi etmezler.

O halde, bu tür olayları değerlendirirken, bu gerçeklerin iyi bilinerek gerekli tepkilerin verilmesi, hastalığın doğru teşhisi ile tedavi için gerekli reçetenin uygulanmasını imkanlı kılar.

Aksi halde tarih tekrarlar, aynı şeyler yine başka yerlerde yaşanır.

Meşhur 12 eylül 1980 darbesine gelinmesinin altında yatan sebepler iyi anlaşılırsa buradaki olaylarında aynı şekilde organize edildiği ve katılımların olduğu görülülebilir.

Müslüman olanlar özellikle bu konularda çok bilinçli olmalı ve doğru kararlar verebilmeli, zalimin yanında yer almak yerine karşı tarafta mücadele edebilmelidir.

Madımak olayının ise dinle hiç bir ilgisi olmadığı halde, din adına gerçekleştirilmesi de şeytan dostlarının organize işidir. Aslında, öyle bir gurubun, öyle bir yere konuşlandırılmasının ardındaki planlar, seçimler dahi bu organizasyon üyelerince yapılmış ve karşı tarafa davetiye çıkaran saklı tutumlar olmalıdır.

O halde, böyle olayların tam anlaşılmadan, tamamen lehinde yada karşısında durmak, sorunun tespiti ile çözümü yerine aynı şeylerin pekişmesine ve ayrışmalara sebep olabilir.

Çünkü, madımak olaylarının baş aktörleri ile ile bilmem nerede cami yakanların, sünni yerleşim yerlerine baskın düzenleyenlerin senaristleri, yönetmenleri ve baş aktörleri de aynı kimselerdir. Sadece diğer oyuncular ile misafir oyuncular değişmektedir.

İşte bu nedenle, "madımak olayları anısına" diye yazılar yada etkinliklerde bulunmak, yapıcı değil yıkıcı yaklaşımlar olur.

Bu nedenle, burada yazılan ve aslında basit bir şekilde olayın kınanması gibi masumane görünen yazının etkisi aslında tam tersi bir etkiye dönüşerek yeni yapılanmalara ve ayrışmalara sebeb olabilir.

Bu konuda herkesin iyi düşünerek hareket etmesi gerekir.

*******************************

Şimdi de sadece yazmakla kalınmayıp, birde içeriği iyi incelenmeden alıntılanarak desteklenmeye çalışılan anma ile sadece yanlışa değinilmeyip, aksine bir başka anlayışın empoze edilmeye çalışıldığının da görülmediği yada umursanmadığını göstermeye çalışalım.

Alıntı:
galipyetkin Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster

HÜSEYİN HAYDAR / Sivas’a yakılan türkü

Ah ne olurdu, ben olsaydım iki gözünüz,
Konuşurken siz, ben olsaydım bal ağzınız.
..................

Gül biter kollarınızda, semah dönerken siz,
Kanat açarken siz, ben olsaydım akça bileğiniz,
...................

*****************************
*18 yıl önce Sivas katliamında yitirdiğimiz canların ölümsüz
anısına. Kaynak Yayınları’ndan çıkan Zor Günlerin Şiirleri’nden.
*****************************
Sayın yetkin,

Şiirde yukarıda alıntıladığım kısımların, yapılann yanlışın büyüklüğünü işaret etmesi ile ne ilgisi vardır?

Böyle bir olayda taraf olmadan, sadece olayın kimler tarafından yapılırsa yapılsın kabul edilemez olduğunun anlatılacağı bir yazı yada şiirle katılınmak gerekmezmiydi?

Bu olayın bile, bir görüş yada inanışın empoze edilmeye çalışılmasında aracı, tanıtıcı, reklam rolü oynamasına yol açan yukarıdaki şiirden alıntılara nasıl dikkat etmezsiniz?

Siz, burada sadece olayın yanlışını gösteren şiir yada yazı yazabilmeliyken;

1- nasıl olurda yananların yerine yanmak isteyebilir, neden onların ağzı olmak isteyebilirsiniz?

Eğer aynı düşüncenin, görüşlerin sahibi iseniz, bu olayları tarafsızca kınadığınıza kimi inandırabilirsiniz?

2- Siz burada semah'ın yer aldığı ritüelin hangi inanç unsuru olduğunu göremedenmi şiiri bütünüyle buraya alıntıladınız? Yoksa, bunu görüp, semah ritüleinin olduğu inancı sahiplendiğiniz içinmi yer verdiniz?
..........................

Madımak, maraş, sivas, çorum vb. olayların anması olmaz. Bunların kınanması olur. Hem de hiç bir içeriğine katılmaksızın kınama olur.

Sizde burada, bu tür olayların yanlışlığını göstermek için, sadece olayları kınayabilmeliydiniz. Ama, kınama yerine anmalar için, bu olayların bile reklam amaçlı kullanılmasına bilerek yada bilmeyerek rol üstlendiğinizi görmenizi umut ediyorum...

selamlarımla,
aorskaya
aorskaya isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla