Tekil Mesaj gösterimi
Alt 10. February 2010, 12:00 AM   #9
dost1
Site Yöneticisi
 
dost1 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Sep 2008
Mesajlar: 3.016
Tesekkür: 3.567
1.083 Mesajina 2.384 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 100000
dost1 is on a distinguished road
Standart

Selamun Aleykum! Değerli Müslümanlardan KArdeşim!

Alıntı:
müslümanlardan Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster

...
DOST1 KARDEŞE SAYGILAR,

Halkı İSLAM dini inananlarından oluşan hiçbir devlette YÖNETİCİLER ne yazık ki,KUR’AN’IN ilkelerine göre değil kendi istek ve ihtiyaçlarına göre -KENDİ deyimlerince KULLARINI;TEBALARINI - yönetmişler.

Burda gerçektekten sizinle hemen hemen hemfikirim,ebubekr,ömer,osman,ali,
dönemi hariç.Evet bunlarda hatalı veya eksiklikleri olmuştur ve bundan dolayıda hesaplarını[cevaplarını] kendileri verecektir.

İnsanlar binkusur yıldan beri ilk defa TÜRKİYE CUMHURİYETİ’n de YÖNETİCİLERİN KULU ve TEBASI olmaktan çıkarılarak İnandığı ALLAH’ın KULU ve içinde yaşadığı devletin kanunları önünde eşit yurttaşları olmuşlardır. (KUR’AN’a göre olması gereken de bu değil midir? Üstünlük sadece TAKVAda değil midir?)[dost1 alıntı].gerçekten buna siz inanıyormusunuz yani kurulan türkiye cumhuriyetinin kanunları önünde insanlar eşitmiydiler.türkiye cumhuriyetinin kurucusuda insanları osmanlı tağutundan kurtarıp KENDİ TAĞUTLUĞUNA HİLE VE CEBREN TÜRLÜ OyUNLARLA VE KURANIN BAZI KAVRAMLARINI TEVİL VE TAKİYYE EDEREK insanları kendine kul etmiş.Karşı gelenleride hapsedip astırmıştır.MEHMET AKİF ERSOYUN[KİTAPLARINA BAKIN VE ATATÜRKÜN NUTUK KİTAPLARINDA BUNU NET GÖRE BİLİRSİNİZ].

Türkiye Cumhuriyetinin Kanunları önünde eşit sayılmayan sınıf,zümre ve kişi var mıdır?
Anayasa ve yasa maddesi ile belirtirsiniz sevinirim.
Türkiye Cumhuriyeti Türkiye Büyük Millet Meclisinde kabul edilerek ilan edilmiştir. Anayasa ve yasaların kabul edilmesi ile ilgili Meclis Tutanaklarını okumanızı öneririm.
Türkiye Cumhuriyetini kuranları ki, O zamanın Büyük Millet Meclisi Başkan ve üyeleri dahil “tağut” olmakla suçladığınızın farkında mısınız?

طاغوت Tağut, azgın, sapık, kötülük ve sapıklık önderi, zorba, şeytan, put, puthane, kâhin, sihirbaz, Allah`ın hükümlerine sırt çeviren kişi ve kuruluşların tümü, anlamlarına gelir.
Şimdi Türkiye Cumhuriyetini kuran Büyük Millet Meclisi tümüyle “tağut”tur öyle mi? Üstelik milleti de kendine “kul “ etmiş ve “kul” olmak istemeyenleri de astırmıştır öyle mi? El İnsaf…

Allah hepsine de Rahmet eylesin.Mehmet Akif Ersoy’un kitaplarını da, mektuplarını da, O dönemde yaşamış olan kişilerin anılarını da Mustafa Kemal’in “Nutuk” adlı kitabını da okudum. Türkiye Cumhuriyetini kuran Büyük Millet Meclisinin Başkan ve üyelerine yaptığınız “tağut” ve “insanları kendilerine kul etme” suçlamanızı reddediyorum ve sizi nefsinizle vicdanınızla baş başa bırakıyorum.

Alıntı:
müslümanlardan Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster

TÜRKİYE CUMHURİYET’inin kurucuları ki, DİNDEN aldığını ileri sürerek KUTSALA bürünüp kendi heva ve hevasını İLAH edinenlerden oluşacak YÖNETİMİN oluşmasını engellemek için LAİKLİK denilen bir ilkeyi ANAYASASINA koyarak bu yolu tıkamışlardır. [DOST1 ALINTI.]

Kardeş İSLAM DİNİNDE DEVLETLE DİN AYRILMAZ,VE EN ÖNEMLİSİDE,DİN DEVLETİN EGEMENLİĞİNDE DEĞİL,DEVLET DİNİN EGEMENLİĞİNİ KABUL ETMESİ İSLAMIN OLMASSA OLMAZIDIR..
Değerli Kardeşim!
Bu söylediklerinizin cevabı “Tavuk mu yumurtadan çıkar , yumurta mı tavuktan çıkar” sözünün cevabı gibidir. Devlet nedir? Sorusuna cevap aradığımızda karşımıza bir çok “devlet” tanımı çıkmaktadır.Tarih boyunca da çokça tanımı yapılmış olan bir kavramdır. Ancak tüm “devlet” tanımlarında genel olarak dört ana unsur vardır ki, bunlar:
1- Kamu binaları
2- Kamu görevlileri
3- Anayasa ve yasalar da denilen normlar/davranış kuralları
4- Her türlü kamu araçlarıdır.
Bu unsurlara dikkat ettiğimizde Önemli olan ana unsurun kamu görevlileri ile Anayasa ve yasalar olduğu görülmektedir. Anayasa ve yasalar da “MİLLETİN MECLİSİNDE “ olmaktadır. Milletin Meclisine seçilecek olanları da bu millet seçmektedir. Seçim sistemler ile ilgili adaletsizlik yok mudur? Şüphesiz vardır. Düzeltecek olan da yine Milletin kendisidir.
İlk astığınız yazıdan beri konumuz Türkiye Cumhuriyeti Devletidir.
Allahın selamı üzerine olsun Allah Resulundan sonraki kurulan hangi devlette “devleti kuran millet” söz sahibi olabilmiştir? Devletin başında olanların hangisi “devleti oluşturan millet”çe seçilmiştir?

Tarihte İlk kez Türkiye Cumhuriyeti ile “devleti oluşturan millet” “kendini yönetecek olanları seçebilme ve yasalar çıkarabilme” hakkını edinmiştir. Aksayan yönleri yok mudur? Elbette vardır.Daha iyiye ulaşılamaz mı? Elbette ulaşılabilir.Ancak bunun yolu Devlete ve devleti kuranlara söğmek olmamalı. Sahip olduğu bu devleti daha iyiye daha güzele götürmek için çabalamak olmalıdır.
İnanıyorum ki, “devleti oluşturan millet” inandım dediği “dini” “Kur’an’dan” öğrendikçe KUR’AN’ı kendisine yaşam kitabı edinecektir ve ALLAH’LA ALDATILANLARDAN olmayacaktır.

İnanıyorum ki, “aklını vahyin denetiminde” işleten insanlar, milletin emeğini sömürerek yoksullaştıran “Riba”yı ve Aileri perişan eden “zina”yı “kumar” ı yasaklayan yasalar çıkararak inandığı yaşam kitabına uygun “ekonomi modellerini” oluşturacaktır.
Bunlar vb lerinin “millet egemenliğinin “ olmadığı bir devlet modelinde olabilmesi mümkün değildir.
Devletimize tüm kurumlarıyla sahip çıkmalıyız. O kurumların işleyişindeki ana unsur olan insanın “kur’an ahlakı” ile ahlaklanması için elimizden gelen çabayı göstermeliyiz.

Alemlerin Rabbi olan Yüce Allah;
Ali İmran;31: Kul in küntüm tuhıbbunAllahe fettebiuniy yuhbibkümullahu ve yağfir leküm zünubeküm* vAllahu Ğafur’un Rahîym;
De ki: “Eğer Allah’ı seviyorsanız bana tabi olun; ki Allah da sizi sevsin ve zenblerinizi mağfiret etsin. Allah Ğafur’dur, Rahıym’dir”.
Ahzab;21: Lekad kâne leküm fiy Rasûlillahi üsvetün hasenetün limen kâne yercullahe vel yevmel ahıre ve zekerAllahe kesiyra;
Andolsun ki, Rasûlullah’da sizin için, Allah’ı ve Ahir Günü umanlar ve Allah’ı çok zikreden için üsve-i hasene/güzel bir örnek; vardır .Ali İmran;139: “Ve la tehinu ve la tahzenu ve entümül a'levne in küntüm mu’miniyn”
Gevşemeyin, mahzun olmayın; eğer mü’min iseniz siz en üstünlersiniz.

Rad;11: LeHu muakkıbatün min beyni yedeyhi ve min halfihı yahfezunehu min emrillah* innAllahe la yuğayyiru ma bi kavmin hatta yuğayyiru ma bi enfüsihim* ve iza eradAllahu bi kavmin suen fela meradde leh* ve ma lehüm min dunihi min val;
Onun önünden de, arkasından da kendisini Allah Emri’nden muhafaza eden muakkıbat/ izleyenler vardır. Muhakkak ki Allah, bir kavmin halini , onlar kendi nefslerini değiştirmedikçe değiştirmez. Allah bir kavme kötülük irade etti mi, artık onun geri çevrilmesi yoktur. Onlar için O’ndan başka yardım edici dost yoktur.

Mümtehin;12: Ya eyyühenNebîyyu iza caekelmu’minatu yubayı'neke alâ en la yüşrikne billahi şey'en ve la yesrıkne ve la yezniyne ve la yaktulne evladehünne ve la ye'tiyne bibuhtanin yefteriynehu beyne eydiyhinne ve erculihinne ve la ya'sıyneke fiy ma'rufin febayı'hünne vestağfir lehunnAllah* innAllahe Ğafurun Rahıym;
Ey O Nebî ! Mü’min kadınlar: “Allah’a hiçbir şeyi ortak koşmamaları, hırsızlık yapmamaları, zina etmemeleri, çocuklarını katletmemeleri, elleri ve ayakları arasında bir buhtan uydurup getirmemeleri ve hiçbir MA’RUFda sana ısyan etmemeleri” üzerine sana bey’atlaşmaya geldiklerinde, onlarla bey’atlaş ve onlar için Allah’dan mağfiret dile... Muhakkak ki Allah Ğafur’dur, Rahıym’dir.

Tevbe;24: Kul in kâne abaüküm ve ebnaüküm ve ıhvanüküm ve ezvacüküm ve aşiyretüküm ve emvalü nıktereftümuha ve ticaratün tahşevne kesadeha ve mesakinü terdavneha ehabbe ileyküm minAllahi ve RasûliHi ve cihadin fiy sebiyliHİ feterabbesu hatta ye'tiyAllahu bi emriHi, vAllahu la yehdil kavmel fasikıyn;
De ki: “Eğer babalarınız, oğullarınız, kardeşleriniz, eşleriniz, aşiretiniz, elde ettiğiniz mallar, kesad gitmesinden korktuğunuz ticaret ve hoşlandığınız meskenler, size Allah’dan, O’nun Rasûlü’nden ve O’nun yolunda cihad’dan daha sevimli ise, artık Allah’ın Biemrihi gelmesini bekleyin... Allah fasıklar kavmine hidayet etmez”.

Tevbe;71: Vel mu'minune vel mu'minatu ba'duhüm evliyau ba'd* ye'murune bil ma'rufi ve yenhevne anilmünkeri ve yukıymunes Salate ve yü'tunez Zekate ve yutıy'unAllahe ve RasûleHu, ülaike seyerhamühumullah* innAllahe Azîyzun Hakiym;
Mü’min erkekler ve mü’min kadınlar birbirlerinin evliyasıdırlar... Ma’ruf’u emrederler, münker’den nehyederler, salat’ı ikame ederler, zekat’ı verirler, Allah’a ve O’nun Rasûlü’ne itaat ederler. İşte bunlara Allah rahmet edecektir. Muhakkak ki Allah Aziyz’dir, Hakiym’dir.Demiyor mu?



Alıntı:
müslümanlardan Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster

Bari sizin gibi kuranla içiçe olan biri laikliğin İSLAMDA OLDUĞUNU SÖYLEMEMESİ LAZIM.
İsimlere takılmadan ön yargısız olarak aşağıdaki ayetleri tefekkür edince ne anlıyorsunuz?
BAKARA;256: La ikrahe fid Diyni kad tebeyyenerrüşdü minel ğayy* femen yekfür bittağuti ve yu'min billahi fekadistemseke bil urvetil vüska, lenfisame leha* vAllahu Semi’un ‘Aliym;
Dinde zorlama yoktur. Gerçekten rüşd ğayy’dan apaçık ayrılmıştır . Artık her kim Tağut’u inkar edip Allah’a iman ederse muhakkak o kopması/ayrılması olmayan sapasağlam bir kulpa yapışmış olur. Allah Semi’dir, Aliym’dir.
Yunus;41:Ve in kezzebuke fe kul liy ameliy ve leküm amelüküm* entüm beriyune mimma a'melü ve ene beriy’ün mimma ta'melun;
Eğer seni yalanladılar ise de ki: “Benim amelim bana, sizin ameliniz size aittir. Siz benim yaptığımdan uzaksınız ben de sizin yaptığınızdan beriyim”.

SEBE;25:Kul la tüs'elune amma ecramna ve la nüs'elü amma ta'melun;
De ki: “İşlediğimiz suçlardan siz sorumlu olmazsınız. Sizin yaptıklarınızdan da biz sorumlu olmayız ”.

KEHF;29: Ve kulil Hakku min Rabbiküm femen şae felyu'min ve men şae felyekfür* inna a'tedna lizzalimiyne naren, ehata bihim süradikuha* ve in yesteğıysu yüğasu bi main kelmühli yeşvil vucuh* bi'seşşerab* ve saet murtefeka;
De ki: “Hak Rabbinizdendir. İsteyen iman etsin/güvensin isteyen inkar edip gerçeği örtsün”. Doğrusu biz, zalimler için öyle bir ateş hazırlamışız ki duvarı/çadırı onları çepe çevre kuşatmıştır. Eğer yardıma çağırsalar, erimiş maden gibi yüzleri pişiren bir su ile yardımlarına koşulur. O ne kötü içecek, o ne kötü dayanma yeri.

NAHL;106: Men kefera billahi min ba'di imanihi illâ men ükrihe ve kalbuhu mutmeinnun bil iymani ve lâkin men şereha bil küfri sadren fealeyhim ğadabün minAllah* ve lehüm azâbün azîym;
Kalbi imanla mutmain olduğu halde, zorlanan müstesna, kim imanından sonra Allah’a kafir oldu ve küfre sadr açtı ise, işte onlar üzerine Allah’dan bir gadab. Ve kendilerine aziym azab vardır.

ŞURA;48: Fein a'redu fema erselnake aleyhim hafiyza* in aleyke illel belağ* ve inna iza ezâknel İnsane minNa rahmeten feriha biha* ve in tusıbhüm seyyietün bima kaddemet eydiyhim feinnel İnsane kefur;
Eğer yüz çevirirlerse, seni onlar üzerine bir hafiyz /koruyup kollayan, irsal etmedik. Sana düşen ancak tebliğdir. Doğrusu biz insana bizden bir rahmet tattırdığımızda, onunla ferahlar. Eğer ellerinin takdim ettiği dolayısıyla kendilerine bir kötülük isabet ederse, muhakkak ki insan kefurdur.

MAİDE;99:Ma aler Rasûli illel belağ* vAllahu ya’lemü ma tübdune ve ma tektümun;
Rasûl’e düşen ancak tebliğ etmektir. Allah, açığa vurduklarınızı da sakladıklarınızı da bilir.

KAF;45: Nahnu a'lemu bi ma yekulune ve ma ente aleyhim bi cebbarin fe zekkir bil Kur’âni men yehafu veıyd;
Biz onların neler söylediklerini daha iyi biliriz. Sen onlar üzerinde bir cebbar değilsin. Veiydimden/tehdidimden korkanı Kur’an ile tezkir et !.

Değerli Müslümanlardan Kardeşim!


Alıntı:
müslümanlardan Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Birde islamda islamı kabul etmeyene evet zorlama yoktur,ama FİTNE ÇIKARMAMAK ŞARTI İLE.
İSLAMI KABUL EDENDE İSLAMIN BÜTÜN HÜKÜMLERİNİ,GÜCÜ NİSBETİNCE AYETİNİN İSTİKAMETİNDE HEPSİNİ YEPMAK ZORUNDADIR..
Amenna saddakna.

Alıntı:
müslümanlardan Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
NOT.Konu uzun ama kılavyeden bu kadar yazıla biliniyor.SAYGILAR.
VE ZATEN YENİ YENİ ÇIKAN KAVRAMLARA YÜKLENEN MANALAR YÜZÜNDEN AYRIŞMALAR GURUPLAR ,HİZİPLER OLUŞUR,VE OLUŞMUŞTUR.

VE BU AYRIŞMALARA GURUPLARA KARŞIDA ŞU ŞEKİLDE DAVRANMAK LAZIM KANAATİNDEYİM,
ENAM.159. Şu dinlerini parça parça edenler ve kendileri de grup grup ayrılmış olanlar var ya, (senin) onlarla hiçbir ilişiğin yoktur. Onların işi ancak Allah’a kalmıştır. Sonra (O), yapmakta olduklarını kendilerine haber verecektir.
Allah razı olsun. Aynen katılıyorum.

Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur.
Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır.
Sevgi,saygı ve muhabbetle.
Allah'a emanet olunuz.
__________________
Halil Ay
dost1 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
dost1 Adli üyeye bu mesaji için Tesekkür Eden 2 Kisi:
hiiic (8. October 2010), Miralay (19. July 2010)