Tekil Mesaj gösterimi
Alt 5. January 2011, 10:33 AM   #9
ebu Maruf
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 111
Tesekkür: 18
39 Mesajina 55 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24
ebu Maruf has much to be proud ofebu Maruf has much to be proud ofebu Maruf has much to be proud ofebu Maruf has much to be proud ofebu Maruf has much to be proud ofebu Maruf has much to be proud ofebu Maruf has much to be proud ofebu Maruf has much to be proud of
Standart

Alıntı:
Miralay;7911Öncelikle burada duralım isterseniz. Hangi tasavvuf kitabını açıp okuyacak olsanız; Ricalül gaybın yani Gavsların ,kutupların,Allah dostu olarak bilinen zatların Haşa! Cenabı Allah'ın yardımcısı olarak tabiat olaylarına tasarrufları olduğu;Kur'anda "Biz" diye geçen yerlerde bu zatları kastettiğini görürsünüz.
[B
Nickli Üyeden Alıntı
Dostum bakın tasarrufla maliklik farklı şeylerdir.
Tasarrufu siz maliklik olarak algılarsanız o zaman bu düşüncenizde haklısınız.Lakin mülkiyet sahibi olmakla ona emanet edilen nimetin tasarrufunda olmak farklı şeylerdir.
ALLAHU TEALA 2. ilahdan bahsederken bakın ben bunu bir ayeti kerime ışığında izah etmeye çalışıyım.
Bakara 253
O peygamberlerin bir kısmını diğerlerinden üstün kıldık. Allah onlardan bir kısmı ile konuşmuş, bazılarını da derece derece yükseltmiştir. Meryem oğlu İsa'ya açık mucizeler verdik ve onu Ruhu'l-Kudüs ile güçlendirdik. Allah dileseydi o peygamberlerden sonra gelen milletler, kendilerine açık deliller geldikten sonra birbirleriyle savaşmazlardı. Fakat onlar ihtilafa düştüler de içlerinden kimi iman etti, kimi de inkar etti. Allah dileseydi onlar savaşmazlardı; lakin Allah dilediğini yapar
.
Bakın bu ayeti Kerimedede belirtildiği gibi ALLAH c.c peygamberine a.s mücizeler veriyor.
Bunu kullanmasa anlamı yoktur.Kullanırsa siz ilahlık taslama diyorsunuz ki bu yanlıştır.
Onun yaptığı şeylerden dolayıda onu ilah sanmakta yanlıştır.
İlahlık kavramı başka hiç bir şeye ihtiyac duymadan güçlere sahip olmak demektir.
Halbuki ne peygamberler nede evliyaullah o şekilde iddada bulunmaz aksine nimetin ALLAH dan geldiğini belirtir.Bu konu başlığı altındaki izahatta yapıldığı halde bunun ilahlık taslama olarak algılanmasının sebebini inanınki anlayamadım.
İnsan kendisi ALLAHın izni olmadıktan sonra yürüyebilirmi?Mümkün değildir.Fakat insanların bir çoğu yürüyor.Ve de yürüme yeteneği onlara ALLHU EALA istedikleri gibi tsarrufda bulunsun diye verilmiş.
Siz hiç diyebilirmisiniz şimdi insan yürüyerek ilahlık taslıyor.Lütfen biraz mantıklı bakalım olaylara.
Bize zahir olayların dışındaki kereamet yada mücizelerin yani olağan dışı algılanan meslelerin ilahlık olarak algılanması belki şunu atladığımızdan kaynaklanıyor olabilir.
Bizde öyle şeyler olmuyor ya bunlar olagan üstü insanlar olağan üstü insanlarda ilah olur haşa.
Halbuki bakın insan diyoruz.
İnsan ise yaratılmıştır.Yaratıln ilah olamaz.
[/b]
yada Falanca Şeyhe ibadet edin,secde edin v.s emirler duymadım.evet hiçbir tarikatte öyle bir emir verilmez. Ama nedense uygulamada hiç te öyle olmadığına siz bile şahit olmuşsunuzdur. Şeyhin huzurunda el pençe divan durmalar. Şeyhinin gözüne bakmaktan korkmalar (direkt gözlerine bakarsan,nazarıyla seni yakar,kül edermiş),şeyhin türbesinde yapılan sapkınlıklar,türbede (merkadda) ibadet ettikten sonra anarya vites geri geri çıkmalar...vs Size göre vesilelerin hepsine tutunmak şirk olabilir.Bana göre vesile sadece araçtır amaç için kullanılır.Sizin bakış açınızdan bakıldığı zaman para kullanmakda şirktir.Doğru söylüyorsunuz. Her neyi araç olmaktan çıkarıp,amaç haline getirmişsek; o bizim putumuz olmuştur. Tasavvuf kitaplarında geçer mi,geçmez mi yorumu size bırakıyorum ama; uygulamada acaba şeyh araç mıdır,yoksa amaç mıdır? Yorum sizin.
Dostum şeyhi araç olmaktan çıkarıp amaç yapan kişi ister tasavvufta olsun ister haniflerde olsun ister şu cemaatte farketmez o kişi şirke doğru ilerler ALLAH MUHAFAZA.
Rabbim bütün kardeşlerimizi ve bizleri korusun.
Lakin bu olayı genelleme öyle düşünüyor olarak algılayıp top yekun onları zan altına koymak niyet okuyuculuğudur.
Halbuki kalblere tam anlamıyla vakıf olan ancak ALLAH c.c dır.
Bizler için bağlayıcı olan şahsın söyledikleridir
.




Lat,menat,uzza,hubel'i de Kabe'ye getirenler de belki iyi niyetlilerdi."Ne var canım bunda bunlar para kazanma amacımız için araçtırlar" bile demişlerdir.
Sonuçta ne oldu? Gerçekten asıl amaç olan rant geliri araçları; başka insanlar için amaç oldular.
Dostum niyet okuyuculuğu yapmamak gerekli bunu ALLAH bilir asıl olan yol olarak tevhid yolunda olup olmamakdır.
Tevhid yolunda olupda sonra küfre giren Belamda Ayeti kerimede anlatılır.İş tevhid inancının belirlenmesindedir.Bize Göre Tevhid inancını açıklayan bir konu başlığında bu meseleyi daha detaylı müzakere edlim.Lakin inanki konumuz hadislerin gerekliliği yada gereksizliği olduğu halde döndü dolaştı akaide geldi.Konuları iyi müzakere edmiyoruz.Muallakda kalıyor
.

Put deyince hemen aklımıza heykeller gelmesin. Yukarıda da belirttiğim gibi; birşeyler bizim için araçsa sorun yok; amaaaa! eğer amaç haline dönüşmüşse o zaman farketmeden şirk bataklığına gömülüyoruz demektir.Bu ince çizgiyi kaybetmememiz lazımdır.
Haklısın dostum nefse tapmakda şirktir.Şeyhe tapmakta.İlmine tapmakda.heykele tapmakta.

Tarikatte her gün letaifleri çekerken sıkça tekrarlanan,"İLAHİ ENTE MAKSUDİ VE RIDAKE MATLUBİ" yani "İlah'ım,Allahım maksadım,amacım sensin ve rızana talibim" ilkesine sadık kalarak,sadece Allah'ı maksat yani amaç edinenlere ne mutlu. Onlara selam olsun.
selam

Dostum şeyhin tasarrufu noktasında bir örnek vereyim.
Ben şeyh değilim lakin başımdan geçen bir olayı anlatayım.
Bir ara bir kaç arkadaşla oturuyoruz.Bir pekmez kavanozu geldi.Yanımdaki arkadaşların bir kısmı hariç çoğunluğu benden fiziksel olarak daha iri ve güçlü hepsi uzun süre açmaya çalıştılar fakat bir türlü açılmadı.Sonra Hacı sende bir dene dediler.
Bende aynen şöyle düşündüm.
ALLAHın ismini duyan her varlık nasılki acziyete düşer ve nasılki her molekul ve atom Rabbimin ismine ve emrine itaat eder.
Bismilahil -Kadir dedim ve hiç zorlanmadan kavanoz açıldı.Belki elimi bile dokundurmamışımdır.Bunu bir kaç kez yaşadım.Kardeşlerimede tavsiyede bulundum.Sizede tavsiye ederim.
Şimdi ben insanlara göre olağan üstü olarak kabul edilen bu olayı yani keramet yada ismi her neyse kendi gücümlemi yaptım.Yoksa ALLAHU TEALA nın lutfuylamı.
ALLAHın lutfuyla olduğu aşikardır ki ALLAH ın ismini kullanıyorum.
Ben buna ALLAHın verdiği ilimden istifade etmek derim.Ben açıl kavanoz açıl sana emrediyorum deseydim kavanozda açılsaydı kendimden sanırdım ALLAH Muhafaza o zaman sakatlarda olurdum.
İşte evliyaullahda maddelere üzerinde tasarruf kullanırken Rabbimin isimlerini kullanırlar.Bunu kötü niyetle yapmaya kalkanlar ise Belam ibni Baura gibileridir.Nasılki ALLAHın ilmini hikmetini ismi azamı nefsani duyguları için kullandı başına gelenler ayetlerde sabit.
Fakat o dahi ilahlık taslamamıştır zira ALLAHın ismini kullanmıştır.
İsa a.s Ölüleri dirilmek için ne kullanırdı kun bi iznillah.
Şimdi İsa a.s Efendimiz ilahlıkmı tasladı.ALLAHU TEALAnın ona öğrettiği ilimden istifade ederek tasarrufta bulundu.

Konu ebu Maruf tarafından (5. January 2011 Saat 10:44 AM ) değiştirilmiştir.
ebu Maruf isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
ebu Maruf Kullanicisina Bu Mesaji Için Tesekkür Edenler:
Miralay (5. January 2011)