Tekil Mesaj gösterimi
Alt 12. July 2013, 10:20 AM   #37
merdem
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Nov 2012
Mesajlar: 1.606
Tesekkür: 667
710 Mesajina 1.305 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 23
merdem has much to be proud ofmerdem has much to be proud ofmerdem has much to be proud ofmerdem has much to be proud ofmerdem has much to be proud ofmerdem has much to be proud ofmerdem has much to be proud ofmerdem has much to be proud of
Standart Reddedıyorum-1




REDDEDİYORUM 1 (BU YAZI BİR REDDİYEDİR) / Muhittin BOZKURT
Yayınlandı: 30 Ekim 2012 / Muhittin Bozkurt, İktibaslar




“Modernistler’in ortak temel kanaatlerini oluşturan en esaslı argüman, Kur’an’dan başka güvenilecek bir kaynak olmadığı ve esasen böyle bir kaynak aramanın Kur’an’a aykırı olduğu tezidir.”

Bu yargıya varan arkadaşa soruyorum: “Allah’ın ortakları olmadan din olmaz değil mi?”

“…O, kendi hükümranlığına kimseyi ortak etmez.” (Kehf suresi, 26)

Bu yazı bir Reddiyedir. “Allah’ın dininin yegâne, tek ve temel kaynağının KUR’AN olduğu” gerçeğini İslam’dan ayrı yeni bir din olarak sunan ve Martin Luther’in Hıristiyanlık için yaptığı reformu bizim de İslam dini için yaptığımızı düşünen samimi ama eksik bilgili bir arkadaşımın yazısı üzerine kaleme alınmıştır. Ehl-i sünnet mensupları, Allah’ın dininden ayrı bir din ve teşekkül olan tasavvuf, tarikat, cemaat, mezhep üyeleri, akıl dinini nakil dinine çevirenler, akıllarını kiraya verenler, kafatasında sadece bir ağırlık olarak taşıdıkları beyinlerini kullanmamayı bir marifet sayanlar, IQ’su düşük olanlar bu yazıyı okumasalar da olur.

“Elif Lâm Râ. Bu Kur’an; ayetleri, hüküm ve hikmet sahibi (bulunan ve her şeyden) hakkıyla haberdar olan Allah tarafından muhkem (eksiksiz, sağlam ve açık) kılınmış, sonra da Allah’tan başkasına kulluk etmeyesiniz diye ayrı ayrı açıklanmış bir kitaptır. (De ki “Şüphesiz ben size O’nun tarafından gönderilmiş bir uyarıcı ve müjdeleyiciyim.” (HUD suresi, 1-2)

Hud suresinin bu iki ayetini görmelerine rağmen, peygamberin sünneti diye kurandan ayrı bir hüküm ileri sürüp kuran+sünnet diyenleri REDDEDİYORUM…

“Şüphesiz Allah, göklerin ve yerin gaybını bilir. Allah, yaptıklarınızı hakkıyla görendir “ (Hucurat suresi, 18)

“Şüphesiz Allah, göklerin ve yerin gaybını bilendir. Şüphesiz O, göğüslerin özünü (kalplerde olanı) hakkıyla bilendir.” (Fatır suresi, 38)

Size ben, “Allah’ın hazineleri yanımdadır”, demiyorum; gaybı da bilmem. “Ben bir meleğim” de demiyorum. Sizin hor gördüğünüz kimseler için, “Allah, onlara asla hiçbir hayır vermez” de diyemem. Allah, onların içlerindekini daha iyi bilir. Böyle bir şey söylersem, o zaman ben gerçekten zalimlerden olurum. (Hud suresi, 31)


Elçi adına gaybi konuları haber verenleri de REDDEDİYORUM…

“İnkârcılar: “Ona Rabbinden mucizeler indirilmesi gerekmez miydi?” derler. De ki: “Mucizeler ancak Rabbimin katındadır. Doğrusu ben, sadece apaçık bir uyarıcıyım.” Kendilerine okunan kitabı sana indirmiş olmamız onlara yetmedi mi? Şüphesiz bunda inanan bir kavim için bir rahmet ve bir öğüt vardır. (Ankebut suresi, 50-51)

“Eğer onların yüz çevirmesi sana ağır geldiyse, haydi (yapabilirsen) yerin içine (inebileceğin) bir delik, ya da göğe (çıkabileceğin) bir merdiven ara ki onlara bir mucize getiresin! Allah dileseydi elbette onları hidayet üzerinde toplardı. O halde cahillerden olma!” (En`am suresi, 35)

“Mucizeler göndermekten bizi alıkoyan husus, öncekilerin onları yalanlamış olmasıdır. Semudlulara, gözle görülebilen bir dişi deve vermiştik de ona zulmetmişlerdi. Oysa Biz mucizeleri yalnız korkutmak için göndeririz. ” (İsra suresi, 59)


Diğer peygamberlere(Musa, İsa vs) mucizeler verilmediğini söyleyen ve kendilerine hanif diyenleri de, “Muhammed peygambere de Kur’an dışında mucizeler verilmiştir.” diyen ehl-i sünnetçileri de REDDEDİYORUM…

O, kendi heva ve hevesinden konuşmaz, onun konuşması ancak bildirilen bir vahiyledir. (Necm suresi, 3-4)

Eğer bazı lafları bizim sözlerimiz diye ortaya sürseydi, Andolsun ondan sağ elini koparırdık. Sonra ondan can damarını mutlaka keserdik. Sizin hiçbiriniz ona siper de olamazdınız. (Hakka suresi, 44-47)

Onlara bir ayet getirmediğinde, “onu da şuradan buradan derleseydin ya,” diye konuşurlar. De ki: “Ben sadece Rabbimden bana vahyedilene uyuyorum. Bu, Rabbinizden gelen basiretlerdir(bakış açıları), doğruya kılavuzdur, iman eden bir toplum için rahmettir.” (Araf suresi, 203)


Sünneti (peygamberin yaşantısını) Kuran’dan ayrı görenleri de, Muhammed peygamberin bütün söz hal ve hareketlerinin vahiy olduğunu söyleyenleri de REDDEDİYORUM…

Elif Lâm Râ. Bu Kur’an; ayetleri, hüküm ve hikmet sahibi (bulunan ve her şeyden) hakkıyla haberdar olan Allah tarafından muhkem (eksiksiz, sağlam ve açık) kılınmış, sonra da Allah’tan başkasına kulluk etmeyesiniz diye ayrı ayrı açıklanmış bir kitaptır. (De ki “Şüphesiz ben size O’nun tarafından gönderilmiş bir uyarıcı ve müjdeleyiciyim.” (HUD suresi 1-2)

Onlar sana hiçbir misal getirmezler ki (buna karşılık) sana gerçeği ve en güzel açıklamayı getirmiş olmayalım. (Furkan suresi, 33)

Bu indirdiğimiz ve uygulanmasını farz kıldığımız bir suredir. Düşünüp öğüt almanız için onda açık açık ayetler indirdik. (Nur suresi, 1)

Allah size ayetleri iyice açıklıyor. Allah Âlim’dir, Hâkim’dir. (Nur suresi, 18)

Andolsun ki size, açıklayıcı ayetler ve sizden önce gelip geçenlerden bir temsil ve korunanlar için bir öğüt indirdik. (Nur suresi, 34)

Böylece biz Kur’an’ı apaçık ayetler hâlinde indirdik. Şüphesiz Allah, dilediğini doğru yola iletir. (Hacc suresi, 16)


Muhammed peygamberin görevinin uyarıcı, müjdeleyici ve tebyin (beyan etme)olduğu gerçeğini göz ardı ederek; Kur’an’ın açıklama ve yorumlamasını Muhammed peygamberin ya da başkasının yaptığını söyleyenleri de REDDEDİYORUM…

Ve işte sana böyle emrimizden bir ruh vahyettirdik, sen kitab nedir? İman nedir? Bilmiyordun ve lâkin biz onu bir nur kıldık. Onunla kullarımızdan dilediğimize hidayet vereceğiz ve emin ol sen her halde doğru bir yola çağırıyorsun. (Şura suresi, 52)

Ve seni bir şaşırmış halde buldu da doğru yolu göstermedi mi? (Duha suresi, 7)

“Muhammed peygambere nebilik-elçilik verilmeden önce İbrahim peygamberin dinindendi.” diyenleri de REDDEDİYORUM…

Ey iman edenler! Allah’a, Peygamberine, Peygamberine indirdiği kitaba ve daha önce indirdiği kitaba iman edin. Kim Allah’ı, meleklerini, kitaplarını, peygamberlerini ve ahiret gününü inkâr ederse, derin bir sapıklığa düşmüş olur. (Nisa suresi, 136)

Yüzlerinizi doğu ve batı yönüne çevirmeniz zafer ve mutluluğa ermek değildir. Zafer ve mutluluğa ermek o kişinin hakkıdır ki, Allah’a, ahiret gününe, meleklere, kitaplara, peygamberlere inanır; akrabaya, yetimlere, çaresizlere, yolda kalmışa, yoksullara, özgürlüğüne kavuşmak gayretinde olanlara malı seve seve verir, namazı kılar, zekâtı öder. Böyleleri söz verdiklerinde ahitlerine vefalıdırlar; bolluk ve bereket zamanı kadar, zorluk, sıkıntı ve şiddet zamanında da sabırlıdırlar. İşte bunlardır özüyle sözü bir olanlar. Ve işte bunlardır korunan takva sahipleri. (Bakara suresi, 177)

Kader, Allah’ın her şeyi bir ölçüyle yaratmasıdır. Yani sünnetullah dediğimiz kavramın ta kendisidir. Allah, bu kâinatı yaratırken belli bir düzen, mizan, denge ile yaratmıştır. Kader, doğa yasaları dediğimiz durumdur. Geleneksel Sünni inancına göre kader hayatta başımıza gelen her şeydir. Oysaki insanlar kendi hayatlarına kendileri yön verirler. Yaptıkları iyilik ve kötülükten tamamen kendileri sorumludur.

Bu ayetler, açık şekilde “kadere iman” diye bir şeyin olmadığını söylerken, siyasi çekişmeler nedeniyle “kadere iman” diye bir şeyi ortaya koyup savunanları da REDDEDİYORUM…

Elif, lâm, mîm. İşte bu kitap ki, bunda bir şüphe yoktur. Muttakiler için bir hidayettir. (kitap=mehdi) (Bakara suresi, 1-2)

Hz İsa ve Mehdi’yi bekleyip önlerinde duran apaçık kitabı görmeyen körleri de REDDEDİYORUM…

Ne oluyor size, o nasıl hüküm veriyorsunuz?

Hiç düşünmüyor musunuz?

Yoksa sizin apaçık bir deliliniz mi var?

Eğer doğru iseniz kitabınızı getirin. (Saffat suresi, 154-157)

Yoksa size ait bir kitabınız var da (bu batıl hükümleri) ondan mı okuyorsunuz?

Onda, keyfinize uyan her şeyi rahatça buluyorsunuz. (Kalem suresi, 37-38)


Ellerinde hiçbir delilleri olmadığı halde saptıranları da, “Kur’an’da örtü yoktur” diyenleri de, “Kur’an’da recm vardır, hatta recm ayetini de mübarek keçi yedi.” diyenleri de, “mürtedleri öldürmek lazım, Allah böyle buyuruyor.” diyenleri de REDDEDİYORUM…
merdem isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
merdem Adli üyeye bu mesaji için Tesekkür Eden 2 Kisi:
dost1 (12. July 2013), taylan (7. May 2014)