Şuradan başlayalım.
"....Şayet borçlu bir bunak veya küçük bir çocuk veya söyleyip yazdıramıyacak durumda biri ise velisi doğrusunu söyleyip yazdırsın. Erkeklerinizden hazırda olan iki kişiyi şahit de yapın. Şayet iki tane erkek hazırda yoksa, o zaman doğruluğuna güvendiğiniz şahitlerden bir erkekle iki kadın ki, birisi unutunca, öbürü hatırlatsın....."
Meal'cilerin gerekçeleri irinli vücutlarını dilleriyle temizleseler bile kocasının hayrını kazanamayacak kadınları aptal yerine koymak, kadınları dışlamak değilmiş de ev ve mutfak işleri dolayısı ile ticaret deneyimi olmadığından unutabileceği, olayları karıştırabileceği kaygısı imiş.
Yok canım!......
Talak Suresi 2. ayette boşanmak, evlilik hayatına son vermek gibi çok mühim bir olayda kadınlar şahit tutulabilirken, uç kuruşluk para borcu için kadınlar şahitlikten dışlanmakta .Gerekçesine dikkat edin: ticari işlerde tecrübesi olmaması. Sanki kadın şahitlik yapmıyor, olay hakkında görgüsünü bilgisini aktaracak değil de kendi ad ve namına uluslar arası ticaret yapacak.
Şahitliğin ticari olanı ticari olmayanı mı olurmuş? Bilirkişi değil ki ol. Tam tersine, şahitlik gibi hayatında belki ilk defa yapacağı bir işin her safhasını saniye saniye hatırlamaz mı o hatun kişi? Bunak mı o.
Ayeti dikkatli okuyun. "bunak, küçük çocuk ve dilsiz-sağır kişilerin borçlanması için şahit, diğer normal kişiler için ise yazılı belge". Bir tuhaflık sezinlemiyor musunuz?
Biz boşuna sormuyoruz. Ayette neden "kadın" anlamı verilen "nisa" kullanılmıyor da genele değil özele hitap eden bir kelime? "Emreatani"
Özür dilerim kesmek mecburiyetindeyim.
Devam edeceğim.
Saygılarımla.
Galip Yetkin
Konu galipyetkin tarafından (23. January 2016 Saat 04:16 PM ) değiştirilmiştir.
|