Tekil Mesaj gösterimi
Alt 8. February 2011, 09:55 AM   #134
aşık74
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Feb 2009
Mesajlar: 297
Tesekkür: 328
166 Mesajina 472 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17
aşık74 will become famous soon enoughaşık74 will become famous soon enough
Standart

Alıntı:
FEDAKARADAM Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Sünnetler kapı dışarı edildi değil mi?Hani peygamberin yolundaydık, ne oldu, peygmber öldü de sünnetler onunla beraber mi gittiler?.

Yahu Allah aşkına şu İslam'ı adam gibi öğrenin hep sizinle mi uğraşacağız.

Resûlüne imân ve itâat olmadan Allah'a imân ve itâat olmaz. Çünkü Allahü teâlâ, kendine itâ'ati, bir çok âyette, Resûlü ile birlikte zikretmistir. Meselâ buyuruyor ki:

(Resûle itâ'at eden, Allah'a itâ'at etmis olur.) [Nisâ 80]

(Resûl, size ne verdiyse onu alin, size neyi yasakladiysa ondan sakinin!) [Haşr- 7]

(De ki "Eger Allah'i seviyorsaniz bana uyun ki Allah da sizi sevsin!") [Aliİmrân 31]


Allahü Teala, Peygamber efendimize itâati emrettigi gibi, ona muhâlefeti, isyâni da yasaklamistir:

(Kim Allah'a ve Resûlüne isyân eder ve hududullahi asarsa Allah onu, temelli kalacagi Cehenneme sokar.) [Nisâ 14]

(Dogru yol belli olduktan sonra, Peygambere karsi geleni ve mü'minlerin yolundan baska bir yola uyani, o yolda birakir ve cehenneme sokariz.) [Nisâ 115]

Allah'a, Resûlüne isyan hakkında

(Allah ve Resûlüne karsi gelen, bilsin ki Allah'in azâbi çetindir.) [Enfal 13]


Sünnet-i seniyyeye uymanin farz oldugunu yukarida âyet-i kerîmelerle bildirmistik. Bu konudaki hadîs-i serîflerden birkaçi da söyle:

(Bana uyan Cennete girer, isyân eden giremez.) [Buhârî]

(Resûlün harâm kilmasi, Allah'in harâm kilmasi gibidir.) [Tirmizî]

(Allah'in kitabina, Peygamberin sünnetine sarilan sapitmaz.) [Hâkim]

(Sünnetimden yüz çeviren benden degildir.) [Müslim]

(Benden sonra ihtilâflar çikar. O zaman sünnetime ve hülefa-i râsidînin sünnetine uyun!) [Tirmizî]

Kur'ân-i kerîm, Peygamber efendimize inmistir. Muhatabi odur. Eshâb-i kirâm, Peygamber efendimize, Kur'ân-i kerîmin açiklamasini suâl ederlerdi. Açiklamayi gerektirmiyen âyetler hariç, her âyetin açiklamasini bilen yalniz odur. Resûlullah efendimizin bildirdiginden baska türlü açiklamak yanlis olmakla kalmaz, Allah'a ve Resûlüne iftirâ olur. Hiç bir kimse, Peygamber efendimizden daha iyi bildigini söyleyemez. Çünkü Allahü teâlâ buyuruyor ki:

(Size kitabi, hikmeti getiren ve bilmediklerinizi ögreten bir Peygamber gönderdik.) [Bakara 151]

Demek ki, Peygamber efendimiz, Kitabin [Kur'ân-i kerîmin] disinda, bir de hikmet getirmistir.

Ayrica, Kurân-i kerîme ragmen, insanlarin bilmedigi seyleri de ögretmistir. Allahü teâlâ, hikme ehlini de övmüstür:

(Allah, hikmeti kime dilerse ona verir. Kime de hikmet verilmisse, muhakkak ona çok hayr verilmistir.) [Bakara- 269]

Hikmet, fen ma'nâsina geldigi gibi, fikih ilmi ma'nâsina da gelir. (Dürr-ül muhtâr)

Peygamber efendimiz, 0bin Abbâs hazretleri için, (Yâ Rabbî, bunu fakîh kil, hikmet sâhibi eyle ve buna Kur'ân-i kerîmin bilgilerini ihsân eyle) buyurdu. (Buhârî)

Selamlar ...

De ki “ Ben sizi ancak vahiy ile uyarıyorum.”
21-Enbiya Suresi 45

Böylece biz seni, kendilerinden önce nice ümmetlerin gelip geçtiği bir ümmete sana vahyettiklerimizi okuman için gönderdik.
13-Rad Suresi 30

Bu Kuran, bana, sizi ve ulaştığı kimseleri uyarmam için vahyolundu.
6-Enam Suresi 19

Onlara ayetlerimiz açık açık okununca, bizimle karşılaşmayı ummayanlar “Bize bundan başka bir Kuran getir veya bunu değiştir.” dediler. De ki “Onu kendiliğimden değiştirmem benim için söz konusu olamaz. Ben sadece vahyolunana uyuyorum.” 10-Yunus Suresi 15

Ayetlerde görüldüğü gibi, Peygamber’in açıkladığı ve uyduğu vahiy Kuran’dır.

İnanmayanların reddettiği, değiştirilmesini istedikleri de Kuran’dır.

Peygamber’in vazifesi kendisine vahiy olarak gelen Kuran’ı okumaktır.

Peygamber’e uymak; Kuran’a uymak, Kuran’ın sistemine göre inanmak, hareket etmek ve yaşamaktır.
Peygamber’imiz Kuran’da en çok “Resul” kelimesiyle tanıtılır. Resul Türkçe’de “elçi” kelimesinin karşılığıdır ki Allah bu kelimeyle, Peygamberimiz’in vazifesi olan Allah’tan aldığı mesajı insanlara iletmeyi vurgular.

Ayetlerden gördüğümüz gibi bu mesaj Kuran’dır. Başka hiçbir kaynağa, hiçbir kitaba gönderme yoktur. Allah, Kuran dışında başka uyulması gereken vahiyler, kaynaklar olsaydı, onları da belirtir, onlara da uymamızı isterdi.

Oysa bugünkü manzaraya baktığımızda yüzlerce cilt hadis ve fıkıh kitabının dinin kaynağı sayılarak Kuran’a eş koşulduğunu görüyoruz. Böylece Kuran’ın din konusundaki otoritesi ve kaynaklığı %100 iken, Kuran birçok kaynağın arasındaki bir kaynağa indirgeniyor.

Öyle ki Kuran’ın oluşturulan bu yeni yapıda hacim olarak payı %1’in bile çok altındadır. Gördüğümüz tüm bu ayetler, Kuran’ın değerini düşüren, Peygamber’e yalan sözler(hadisler) atfeden, Peygamber’e iftira eden bu mantığa karşı çıkar.

Bu yazı üzerine biraz düşünün fedakar kardeşim !!! Rica ediyorum ...

Selamlar..
aşık74 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
aşık74 Adli üyeye bu mesaji için Tesekkür Eden 4 Kisi:
Barış (8. February 2011), hiiic (8. February 2011), kamer (9. February 2011), Miralay (9. February 2011)