Tekil Mesaj gösterimi
Alt 8. May 2010, 11:21 PM   #12
hiiic
Uzman Üye
 
hiiic - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2010
Mesajlar: 1.979
Tesekkür: 1.908
1.298 Mesajina 2.732 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 26
hiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud of
Standart

KULLARIN VAHDETİ VUCUTU

Tabiki, zaten bütün mesele algılamada bitiyor. İnsanlar ve inanışlar arası farklılıkların sebebi de algılama kaynaklı. Hiç bilenle bilmeyen bir olur mu? Bilmek yani tecrübe etmek, hiç yaşayanla (tecrübe edenle) yaşamayan (tecrübe etmeyen) bir olur mu? Yaşamadığımız bir konuyu bilmemiz mümkün değil...

Peki nedir yaşama katabileceğimiz vahdeti vucut

Algı farklılığına dayanarak şurası önemli mesele;, bütün insanları kendisi gibi görebilmek. Yani insanların vahdetçi bir anlayışla tüm insanları kendisi gibi görmesi gerekir. Böyle olunca adalet ortaya çıkar.

Bir Afrika Atasözüne göre; Gözlerimizin renkleri farklı olabilir ama gözyaşlarımızın rengi aynıdır.
Yani duygular ve maneviyatta vahdet söz konusudur. İşte bu kulun vahdetidir. Allah bizleri hırsız, kafir yada münafık yada katil yapabilirdi. O başına kötü şeyler gelen insanlar aslında biz olabilirdik, farklı anadan babadan doğduk farklı zamanda doğduk, aslında hepimiz biriz, yani ademden geliyoruz. O bir gün kendisine kızıp kalbini kırdığımız kişi biz olabilirdik, öyleyse neden sencilik bencilik var. Şeytanın tuzakları Allah korusun.

Şimdi biz yahudi anne babadan doğsaydık kendimizin ezilmesini istermiydik? Yahudiler bu gerçeği kendileri düşündüğünde zulmü kesecekler, ama düşünmüyorlar.Milliyetçilik şeytan işidir. Osmanlıyı parçalayan da milliyetçilikti, ilk milliyetçi şeytandır, ben ateştenim o çamurdan dedi. Bunu bir kenara bırakıp vahdetçi bir anlayışla etrafımızdaki insanların acılarını kendi acılarımız olarak almalıyız hatta onların sevinçleri bizim sevinçlerimiz olmalı. Kendimiz için istediğimiz iyi ve güzel şeyleri böylece onlar içinde isteyebiliriz. O sarp yokuşu bu şekilde aşabiliriz. kıtlık zamanında bir açı doyurmak ancak o açın bizim bir parçamız olduğunu bilmekle mutlu bir şekilde yapılabilir.

Her zaman ezilenden yana olmak işte bu şekilde olur, ezilenin kişinin bir başkası değil kendimiz olduğunu hissettiğimizde hegomanyaya karşı gelebiliriz. Üstün sınıf varsa düşük sınıf vardır. Eğer siz düşük sınıfı kaldırmak istiyorsanız, yüksek sınıfı yok edin. Yüksek sınıf yoksa düşük sınıfta yoktur. Herkes başkasını değil yaptıklarının cezasını çekecek, çünkü herkes dünyada kendisine zulmediyor, tek sorun karşısındaki kişinin algısını algılayamamak. Hayatı diğer insanların gözüyle görmeye başladığımızda sorunlar ortadan kalkacak.

Yani bütün insanları tek vücutta birleştirmek, herkesi kendisi gibi görmek.
İncinme, incitme demişler. İncinmeyen insan incitmez. Kendimiz adına incinmeye hakkımız yok. Bizim sahibimiz Allahtır, eğer biz başkaları adına incinir ve başkalarının dertlerine derman olmaya çalışırsak, Allah ta bizim dertlerimizin dermanı olur. Herkes sadece yaptığının karşılığını görecektir. O gün affeden affedilir, ihsan edene ihsan edilir, zaten bir başkasını affeden, merhamet eden, ihsan eden kendisine etmiştir. Zulmeden de kendisine etmiştir. Hepimiz birbirimiz üzerine gözcü olmalıyız. sırf dertlerimize derman olmak için. işte vahdeti vucut burda başlar.

ben aslında senim.

Buralarda kafa karışmaması lazım, bu haldir anlayıştır, bu anlayışa sahip değilsek zorlamaya gerek yok, tekrar başa dönüp mantık ve akıl çerçevesine dönmeliyiz. Kafa karışıyorsa bu zorlama olur, zorla güzellik olmaz. Anladıkça yaşadıkça gelişir herşey. Bilen farklı olur bilmeyen bilen gibi olamaz. Kuran çizgisinden taşmadan yaşamak bikmek lazım ama buda Allahın dilediğine kolay, yoksa şeytan karışır günah işleriz.

Yani algı ve mantık sınırlarında çok uçarı konuları (şeytanın vesveselerini) dışarı atarak tüm insanları kendimizin bir parçası gibi görmek ve onları sevmek gerekir. Böylece kimseyi kırmayız, çünkü kırdığımız kişi kendimiziz, ne yaparsak onu bulacağız. Herkes hatta biz o kişinin aynısı olabilirdik, kimseden üstünlüğümüz yok. Bu hataların
hiiic isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
hiiic Kullanicisina Bu Mesaji Için Tesekkür Edenler:
Miralay (14. May 2010)