Tekil Mesaj gösterimi
Alt 9. April 2010, 05:39 AM   #4
hiiic
Uzman Üye
 
hiiic - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2010
Mesajlar: 1.979
Tesekkür: 1.908
1.298 Mesajina 2.732 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 26
hiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud of
Standart

Yukarıdaki yazıda zihinsel ve mali yönü olan salata odaklanıp, aklıma takılanları sormak istiyorum:

1. Yapısı : Salatın topluluk ile bir araya gelerek uygulanan yapısından bahsediliyor. Bu çerçevede, ideal durumda, Kuran'ın emrettiği salatın sadece camilerde / toplanma alanlarında uygulanabileceğini, evde fiziksel namaz / niyaz yapılabileceğini ancak bunun Kuran'da emredilen salatın karşılığı olmadığını söyleyebilir miyiz?
İstersen evde tek başına sorunlara çözüm yolu ara istersen cemaat halinde istişare yaparak ara. Ama cemaat halinde yapılan daha faydalıdır çünkü farklı görüş ve fikirler ve bilmediklerin ortaya çıkar.

2. Zamanlama : Yazıda üç vakit beş vakit olarak geçmesini vaktin öneminden çok içeriğin önemi açısından ele aldım. Güneşin fiziksel ışıklarına sıkı sıkıya bağlı kalındığında, sabahın 04:30'unda bu toplantının yapılması mali boyut / eğitim - zihinsel boyut ya da sorun çözmek konusunda ne derece etkili olur kafamda oturmuyor. Saatin olmadığı bir toplumun Kuran'da bahsedilen vakitleri bu şekilde yorumladığı ve kullandığı düşüncesinden yola çıkarak, ortalama bir toplum ferdi için gün başı - gün sonu vakitleri olarak algılanması ve salatın toplumca bu şekilde uygulanması mümkün müdür?
Bazı ülkelerde sabahın erken saatlerinde hayat başlıyor. bizim uyuduğumuz saatlerde onlar çalışma masalarının başına geçiyorlar. Sabah erkenden başlayan bir çözüm arayışı elbette gündüzün erken saatlerinde hallolur ve güneşten daha fazla yararlanılmış olunur. Güneşi üzerine doğdurmamak dolayısıyla maddi ve manevi rızıkların dağıtıldığı saat ve şahitli olan bir zaman dilimi elbette müslümanlara güç kazandıracaktır.

3. Şekil : Sonuca dönük bir uygulama olarak salatın şeklinin serbest olduğu, salat içinde gerçekleştirilen fiziksel namaz / niyazın, bildiğimiz ayakta durmak - eğilmek - secdeye varmak olarak, diğer detaylarından arındırılmış şekliyle üç hareketle gerçekleştirilebileceği söylenebilir mi?
Evet diyebiliriz. Ayakta kuran meallerini hatırlayarak yada ayetleri bizzat okuyarak mesajı pekiştirir, rükuda rabbi över, secdede ise dua ile yardım dileriz. Salatımızda bize yardımcı olmasını ve bilmediklerimizi bize öğretip işimizi yoluna koymasını talep ederiz. Ayetlerin sıra ile okunmasınada gerek yok. Ve gönlünüzce dua edebilirsiniz. bu konuda hadisler bölümünde kutubisitteden bile alınmış örnek hadisler bulabilirsiniz. içiniz rahat olsun.

4. Dil : Topluluğun kendi aralarında sonuca dönük bir uygulama olarak kullanacakları salatın dilinin de doğal olarak o topluluğun dili olması gerektiği açık gözüküyor.
Kuranı kendi anladığı dilde okumak ve onu okuyarak öğüt almak, gelen ayetleri katipler ve diğer insanlarla tartışıp daha geniş ölçekli anlamaya çalışmak, ayetleri anlayıp hatata hakim kılmak peygamberimizin sünnetidir. Peygamberimiz bunları yapmış, kendi dilinde ibadet etmiştir. Peygamberimiz hiç bir zaman kuranı anlamadan okumamıştır, onu bir türkü gibi okumamıştır. Ehli sünnet inancını yaşamak isteyenler bu sünneti ayakta tutmalılar.

5. Abdest : Kuran'da belirtilen abdestin, eklemeler olmadan Kuran'ın belirttiği hali ile, salat toplantısına gelinmeden uygulanması gerektiği, tek başına evde yapılacak namaz / niyaz faaliyetinde bunun gerekli olmadığı söylenebilir mi?
Bir rivayete göre, peygamberimiz; eğer zor geleceğini bilmesem, dişlerini misvaklamalarını (fırçalamalarını) sünnet yapacaktım der. Abdeste ekleme olarak diş fırçalama, güzel koku sürmek ve güzelce giyinmekde var. Çünkü namaza durmadan önce güzel elbiselerle giyinmekte namaz adetidir.
Ey Âdemoğulları, namaz kılacağınız her vakit, elbisenizi giyin, süslenin ve yiyin, için, israf etmeyin, şüphe yok ki o, müsrifleri sevmez.

(Araf Suresi, 31.Ayet)
Kendi başınıza namaz kılarken, süslenip giyiniyor musunuz?

Bu onuda farklı yorumları bende almak istiyorum...
hiiic isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla