İflah olmam ben bu dertten ölürüm
İflah olmam ben bu dertten ölürüm
Derdime bir çare bul kara gözlüm
Korkarım ki gurbet ilde kalırım
Bana görünmüyor yol kara gözlüm
Ayrılık belâsı geçti başımdan
Uzak düştüm sevgilimden eşimden
Günde kaç çift mendil dolar yaşımdan
N'olur bu yaşım sil kara gözlüm
İnliyor derdinle bu gönül sazı
Ayrı yerde ettik baharı yazı
İnanma gel buna bu düşman sözü
Bize hasettirler bil kara gözlüm
Gönül behçesinden güller dermişsin
Yârim beni düşmanlara vermişsin
Duydum yine ele gönül vermişsin
Ya nice söylersin gel kara gözlüm
Gurbet illerinde gönül yâr ister
Usandı bu yerde başka yer ister
Kem gözlerden ırak bir diyar ister
Bizleri görmesin el kara gözlüm
Dilde âşık diye söylenir adım
Sana kavuşmaktı bütün muradım
Hasretin güç imiş şimdi anladım
İşte böyle böyle hal kara gözlüm
Ömrümün belirsiz gece gündüzü
Canıma kâr etti ellerin sözü
Düşmanlar bakıyor ayıra bizi
Gel uyma onlara gel kara gözlüm
Gelen yoktur seni kimden sorayım
Bilen yoktur sağlığını alayım
çok isterim bir yol yüzün göreyim
Aramızda dağ var bil kara gözlüm
Sümmani kaç yıldır yüzün görmedi
Senden bana doğru haber gelmedi
Korkma henüz gonca gülüm solmadı
Nasıl derse desin el kara gözlüm...>>
İkaz ol ey ehl-i iman
İkaz ol ey ehl-i iman
Bu demlerde delâlet var
Bu yolda çün halk-ı cihan
Fikirlerde nedamet var
Ne kardeş kardeşe ülfet
Ne kaldı doğru Cinsiyet
Ne nebatta da bereket
Ne dimağda bir lezzet var
Ne bayda Hac ile zekât
Ne yoksulda var kanaat
Ne âşıkta doğru hizmet
Ne avamda merhamet var
Ne vaiz sürer düz râhı
Ne dinleyen eder âhı
Ne silahşorun silahı
Ne hedefe isabet var
Ne pehlivanda var kisbet
Ne erlerde şecaat var
Ne hükümette nerhamet var
Ne mazlumda müracaat var
Ne yolda var ehl-i hüner
Olanlarda kesti kenar
Ne şavk üzre yanan fener
Ne yakanda halâvet var
Ne evlat ataya bakar
Ne ona ciğerin yakar
Ne çiçekte koku kokar
Ne koklayanda kuvvet var
Ne kaldı erbâb-ı namus
Ne âyâl mülkünde mahbus
Ne muhipte kaldı hulus
Ne akrayaba hürmet var
Sûmmani sen senden ara
Gayriyi çekme berdara
Hele n'oldu bundan sonra
Günden güne rezalet var...>>
İlde arif çoktur methetme ânı
İlde arif çoktur methetme ânı
Sen de o ahvalde boyanmak lâzım
Onlar ne veçhile buldu cananı
Cananın çevrine dayanmak lâzım
Fikrinden devreyle bu ham hayali
İller kapısında bulmazsın malı
Âlimler ki olur ayardan hâli
Huzur-i Bâri'de uyanmak lâzım
Elde baki değil aldanma varlık
Varlık pazarında çekersin darlık
Serdar huzurunda olmaz serdarlık
Serdarın emrine inanmak lâzım
Sâkîden mest almış mestane isen
Terk-i ziynet eyle divâne isen
Gönül semâsına pervane isen
0 yârin uğrunda hep yanmak lâzım
Fakir Sümmani'nin nedir efkârı
Acep fehm etti mi perverdigârı
Eğer bulam dersen vasl-ı dildârı
Ondan gayrısından usanmak lâzım...>>
Kahpe felek sana n'ettim n'eyledim
Kahpe felek sana n'ettim n'eyledim
Gelen günüm giden günden kem geldi
Cehd ettim kurtaram gamdan kederden
Felek her gün üzerine zam geldi
Vasfetmek imkânsız çektiğim zarı
Hicran yatağıyam gam tarumarı
Gönül mahbusunun gözleri sarı
Ah çektikçe gözlerimden nem geldi
Bu benim mahlasım Sümmani bîçâre
Açıldı sinemde bin türlü yâre
Ervâhi ezelde bu bahtım kare
Dertlilere bu gözlerim tam geldi...>>
Kalkın verin şu âşığın sazını
Kalkın verin şu âşığın sazını
Nasihat eylerse tutun sözünü
Ejderha misali açmış ağzını
Korkarım yutacak yer beni beni
Şimdi menzilimiz yüceden yüce
Çok mesârif edip gireyim borca
Malımdan bir altın üstüme harca
Zemzemli kefene sar beni beni
Yaktı yüreğimi şu hasret âbı
Akıttım gözümden kan ile âbı
Avuçlayıp yerden alın türabı
Savurun başıma vay beni beni
Sümmani dünyadan uçmuş gidiyor
Ecel şerbetinden içmiş gidiyor
Cümle yaranların kalmış gidiyor
Mahşer'de görürsüz siz beni beni...>>
Kemâline erer her nebatatı
Kemâline erer her nebatatı
Kalmaz güzelliğin şanı şöhreti
Dokuz mâh ekilir olur kıymeti
Devletten dûr olan kazana döner
Bülbülü kondurmaz gazelli bağlar
Güzeller goncası âh eder ağlar
Çimeni bozarır sefalı dağlar
Sürüsün kurt yemiş çobana döner
Sümmani ne güne söylüyor destan
Bir yanı ukbâdır bir yanı cihan
Asılsız güzellik temelsiz mekân
Kabulü kıt olan insana döner...>>
Kendinden bî haber dem vuran insan
Kendinden bî haber dem vuran insan
Bilmez misin bende ne ham hayal var
Etme bir kimseye kadirli ziyan
Havf eyle Allah'tan bunda vebal var
Sen seni yazıkla var ise pfrlik
Pîrlik menzilinden uzaktır dirlik
Kimsenin hakkında etme kadirlik
Hakkı hak edecek Cebbar celâl var
Sümmani düşüben bu şem'e yanma
Kabulü kıt isen işit inanma
Bu meşrep demini vefalı sanma
Şimdi nihai amma sonu melil var...>>
Keşfin damarına nazar eyledim
Keşfin damarına nazar eyledim
Bir makamda ruhi revan yedidir
Sırrı gaybı ile pazar eyledim
Bir hacerde mahpus var can yedidir
Çün kâbedir bu cihanın binası
Vefasızdır bu dünyanın hanesi
Yeşil zebercetten nûr âlem nurdan
Ziynetlenmiş ta asuman yedidir
Dünya bir melekte melek hacerde
Hacer serde sersem nerde ne yerde
Semek deryada da derya rüzgârda
Bağlanmıştır anda mesken yedidir
Altından gümüşten ne güzel dürden
İnciden mercandan lâl ü gevherden
Yeşil zebercetten nur âlem nurdan
Ziynetlenmiş ta asuman yedidir
Yedi kat üstedir yedi kat gökler
Yedi kat gök oldu yedi de yerler
Yerler mahlûkuna gör ki ne derler
Her birinde yurdu mesken yedidir
Sümmani bir gedâ kırklar göçünde
Altı yedi hesabım var içinde
Altı bin altı yüz altmış altı içinde
Hangi başta harfi noksan yedidir...>>
Kimden aldın veren kimdir
Kimden aldın veren kimdir
Sohbeti teslim edersin
Gel adû ekberin sindir
Şöhreti teslim edersin
Tanıdın mı yâr-i garın
Bildin mi zararın kârın
Elden çıkar ihtiyarın
Kuvveti teslim edersin
Anın farzı sünnetinde
Karşı gelir ahretinde
Hain olma hizmetinde
Nöbeti teslim edersin
Sülük etme haram kâra
Götürür düşürür dara
Kabirde akrebe mâra
Ceseti teslim edersin
Yılan akrep yer tenini
Çürütür nazik bedeni
Çekerler mizana seni
Sirkati teslim edersin
Sirkat çeker mizanına
Çıkarsın dost divanına
Senin sana isyanına
Isbatı teslim edersin
Isbat olursa isyana
İtiraz kalmaz lisana
Tamuda ceza-yı cana
Zahmeti teslim edersin
Zahmette Sümmân günahkâr
Yetişse Ahmed-i Muhtar
Sevdiği kuluna Gaffar
Cenneti teslim edersin...>>
Kimden sual edem kimden öğrenem
Kimden sual edem kimden öğrenem
Canana ulaşan yol kapısını
Cananım var iken ben kande gidem
Canandır gösteren hal kapısını
Bir dilber sevmişem göze görünmez
Bahçıvansız bağın gülü derilmez
Yağma yoktur sır şehrine girilmez
Girmek ister isen bul kapısını
Fazilet kemâlat maksuda yoldur
Halk eden Haliktır halk olan kuldur
Muhabbet aşkıyla gönlünü doldur
Kapa kemlik denen sol kapısını
Hissemend olmazsan ehl-i ariften
Her zaman çıkarsın doğru tarikten
Bihaber gezersin şer'i şeriften
Ya nerden öğrendin yol kapısını
Âşıklar maşuka boyun eğerler
Ahd ile sadakat gösterir erler
Bir olur gelir kapın döverler
Eğer dövmüş isen el kapısını
özün dûr eyleme sahip kemâlden
Rıza talep eyle ol Zülcelâl'den
Kesbf ticaret et daim helâlden
Uzatma harama el kapısını
Her belâya tahammül kıl şükreyle
Her nefeste Yaradan'ı zikreyle
Her kelâmı derununda fikreyle
Açma mâlâyânî dil kapısını
Sümmani bihaber gezdiği râhtan
Asla kurtulmadı hicrandan ahtan
Her ne ister isen iste Allah'tan
Yanılıp da çalma el kapısını...>>
Kuru dava ile irfanlık olmaz
Kuru dava ile irfanlık olmaz
Huzuru arife irfana karşı
Candan geçmeyince canan bulunmaz
Bezl-i can etmeli irfana karşı
Güzel güzel gerek ezel ezeli
Güzelin kadrini bilenler veli
Hâsılı olur mu kirşan güzeli
Şevki lâ değil mi hûbana karşı
Bülbülsüz deminde gülün mahbus et
Uzatma harama elin mahbus et
Âlem huzurunda dilin mahbus et
Katre dalga vurmaz ummana karşı
Maşuktan âşığa bulunmaz hile
Velâkin çektirir babından bile
Ne kadar bulunsa kevkepte bile
şavlu ziya vermez tâbâna karşı
Sümmani ezelden neye bahsin var
Ya neye meftunsun ne hevesin var
Dilbere müştaksın elde nesin var
Desti boş gidilmez cânâna karşı...>>
Lâle sümbül mor menekşe
Lâle sümbül mor menekşe
Kokusu yârime benzer
Al giyinmiş baştan başa
Nakısın yârime benzer
Sevdiğim şahin bakışlı
Sfmâsı nevruz nakışlı
Kalem kaş keklik sekişli
Yürüyüşün yârime benzer
Yârim kaşların hilâli
Mest eder lebîzülâli
Gözleri şahin misâli
Bakışın yârime benzer
Seni gördüm oldum kârlı
Sensin şehr-i Bedahşanlı
Sevdiğim Mina gerdanlı
Duruşun yârime benzer
Kimi yaya kimi atlı
Sfması günden suratlı
Olmuş Sümmaniden dertli
Ağlasın yârime benzer...>>
Layık mı ta idrâkine
Layık mı ta idrâkine
İftihar gele hâr gele
Ciğeri hûn bahar çeşmine
Belki dar gele dar gele
Elverir gezdim bihaber
Konmadı gûşuma eser
Bağ bozuk perişan şecer
Nice bâr gele bâr gele
Hûn oldu bağrım büsbütün
Eflâke dayandı tütün
Aldandım bulması çetin
Nice zâr gele zâr gele
Gönül gözler mahbub hani
Mahbub der maşukun tanı
Dolaşma yanlış gülşeni
Sanma hâr gele hâr gele
Bilmem zahir nihânını
Ararım tercümanını
Beklerim hem kapanını
Belki kâr gele kâr gele
Sümmaniiçtin aşk badesin
Sever misin âh abasın
Beklersin seher meyvasın
Belki yâr gele yâr gele...>>
Lütfeyle efendim sen benim şahım
Lütfeyle efendim sen benim şahım
Bir kul azat etsen n'olur efendim
Tütünü eflâke dayandı ahım
Herkes ettiğini bilir efendim
Bunca sefa nedir ne dem hanedir
Babında biçâre kul divânedir
Benim derdim bana hapishanedir
Hasrette bir kulun ölür efendim
Kulundur Sümmani koyma zahmete
Sahavet kânfsın gel merhamete
Yamandır sultanım söyleme hata
Gaybını illallah bilir efendim...>>
Merhem kabul etmez aşkın dikeni
Merhem kabul etmez aşkın dikeni
Ten içinde cana bata göresin
Damlasa dimağa bir katre nemi
Dalgası ummana kata göresin
Neden fark edersin nâmert cömerdi
Bilen fikir yüz bin renge bölendi
Gel ey dertsiz kolay sanma bu derdi
Derdin dert ehline çata göresin
Şıtâ bulmaz bizim bağın sümbülü
Nevrağını tebdil etmez var gülü
Gönül bahçesinde aşkın bülbülü
Ah u efgan ede öte göresin
Bir dilber sevmişim misl-i lâ-nazir
Edalı cilveli hükümdar vezir
İlm-i ledünnfnin bahridir Hızır
Yed'inden ol yed'i tuta göresin
Bu halde esrar ne göster nişane
Bilmem sermest mi var yoksa divane
Ademî Safiyullah cedden bu yana
Âdet mi bu günü nasıl göresin
Bu ticaret hangi kârda bulunur
Az avratta çoğu erde bulunur
Ne aselde ne sükkârda bulunur
Bağında bir yemiş bite göresin
Sümmâniyem her mesleğim harâbî
Ne Acemem ne Türkem ne de Arabf
Beni serhaş etti aşkın şarabı
Sen de bu lezzete yete göresin...>>
Metaımdan alan gelsin
Metaımdan alan gelsin
Dersim deryadan almışım
Bu gün aşkın pazarıdır
Veren Mevlâ'dan almışım
Salâtı farzı sünneti
İmanı dini gayreti
Cümle mezhebi milleti
Açan künyâdan almışım
Ziyansız söyleyen dilden
Seherlerde esen yelden
şâd-ı Fırat akan Nil'den
Gelen dalgadan almışım
Dilde fikrettigin zaman
Demesinler ki bu noksan
Ben bu dersi tamam doksan
Dokuz Esma'dan almışım
Sümmani cemâlim cimdir
Muradın elifi mimdir
Sorsalar mürşidin kimdir
Hızır Baba'dan almışım...>>
Mevlâm ikrar etti geldim cihana
Mevlâm ikrar etti geldim cihana
Gözüm açtım nail oldum o burca
Kâmil oldum Hak kelâmlar okudum
Elifi hat ile yazdı o burca
Yazılmış alnıma kara yazılar
Talip olan kalkar nam arzular
Yeryüzünde yol kalkmıştır gaziler
Arş yüzünden bir yol çıkar o burca
Sümmaniyim ben de Hakk'a tapmışım
Kırklar meclisinden hisse kapmışım
Eğer Kabe ise ben de yapmışım
Muhammet miracı çıkar o burca...>>
Meyl-i haris olma âdu ekbere
Meyl-i haris olma âdu ekbere
Kalır can bedelin tu kapısında
Bezl-i vücut eyle nûr-i muhtara
Gönül aynasını yu kapısında
İbret için nazar eyle cihana
Ebe ecdadına n'oldu efsane
İblisini bağla Gani Yezdan'a
Gezme felan filan su kapısında
Kalbi pâk olanın hulûsu hastır
Âşığı mâşuğa çeken ihlâstır
Nefse aldananın aynası pastır
İsyanı pâk olmaz su kapısında
Sümmani bu bahre dalmak istersen
Derûnan bir merhem çalmak istersen
Canın yananını görmek istersen
Teceli gösterir Hu kapısında...>>
Muhabbet şehrinde açtım bir tarih
Muhabbet şehrinde açtım bir tarih
Dediler anlasan ne pazarlık var
Âdet mi müştaklar olalar farık
Aşk şehrinde gör ne bergüzarlık var
Ben zarından ezel aldım yaramı
Yâr yaremden izhar etti çâremi
Dost babında yok değildir hâremi
Kim kurtarsa kendin nâmurdarlık var
Aşk şehrinin gulamları boş değil
Boş olanın arzumânı aşk değil
Râhı sermset olmayanlar hoş değil
Garibin dağında rûzigârlık var
Sen senin âdûyu hacalet eyle
Âdûnun hasmiyle muhabbet eyle
Gençliğinde yatma ticaret eyle
Devran elden çıkar ihtiyarlık var
Kâh dert nutkunu çıban zannetme
Gösterdiği yolu kaban zannetme
Her gördüğün hûbu hubân zannetme
Sonra hesabında zehr-i mârlık var
Her binaya ezel temel isterler
Temele münasip kemâl isterler
Haset nesep sormaz âmel isterler
Der Sümmani sanma sîm ü zârlık var...>>
Mürşid-i kâmile eyledim hizmet
Mürşid-i kâmile eyledim hizmet
Kâh olur ki cüz'i erkân bizde var
Erenler babından olursa himmet
Kâhi zahir kâhi pünhan bizde var
Tarih seksen dokuz aşkım aşikâr
Kudretin rahiyle eylerim tayyar
Ve kendi malımla olmuşum tüccar
Hikmet-i pîr lütf-i ihsan bizde var
Baki mahbup sevmek aşk ile bu can
Elimden ne gelir Mevlâ'dan ihsan
Ben şeref gözlemem söyleye cihan
Bana kalsa üç beş yaran bizde var
Cümleden ednadır geda-yı Sümmân
Elimden ne gelir Mevlâ'dan ihsan
Katreden katreyim değilim umman
Bazı olur cüz'i umman bizde var...>>
Nasihat alana edem bir öğüt
Nasihat alana edem bir öğüt
Kendini bilmeyen kuldan uzak ol
Yoklamadan geçme dere tepeyi
Dibi görünmeyen gölden uzak ol
Yiğit isen bozuk ahvalde kalma
Meslek buldum diye fakiri yolma
Nasihat istersen hiç göğüs dövme
Bir karıdan gelen maldan uzak ol
Bazı köşeleri sevmezdim hele
İhtiyar sakallı başa bir belâ
Daima getirir işine (bir) hile
Aslı veled başı kelden uzak ol
Sümmani sen kendin doğru ize düş
Âşık isen bir alışkın saza düş
Evlenmek istersen bekâr kıza düş
Yıldızı sararmış duldan uzak ol...>>
Ne mekândan geldin ne mekândasın
Ne mekândan geldin ne mekândasın
Evvel gözünü aç özünü tanı
Masiva deminden ne devrandasın
Saptırma râhını izini tanı
Hidâyet eliften lütuf mimdendir
Zihnin ikaz eden fehmet cimdendir
Nutuk nerden gelir cevap kimdendir
Derununda hallet sözünü tanı
Varıp nadan ile söz söze çakma
Meyl-i ağyar olup ciğerin yakma
Dosta can feda kıl gayriye bakma
Yâri gösterenin gözünü tanı
Hiç kimseye yoktur hilesi yârin
Şimsiden şuleli şulesi yârin
Mest eder müştakı cilvesi yârin
Agâh ol sırrına razını tanı
Sevdiğim mahbuba arzu can isen
Sümmani sevenin sen kurbanıysan
Misl-i lâ dilberin âşıkânıysan
Var pîr-i mugânın kızını tanı...>>
Ne yüzden terk ettik mülk-i irfanı
Ne yüzden terk ettik mülk-i irfanı
Muhabbet ne oldu vefa nic'oldu
Onuncun unuttum cümle cihanı
O yerde sürdüğüm sefa nic'oldu
Nice deryalarda pazar açardım
Nice demler ile devran geçirdim
Nice ahbablarla kondum göçerdim
Eğer sefa eğer cefâ nic'oldu
Sümmaniyim düştüm âh u figâna
İtibar olur mu aklı noksana
Adûlar elinden kaldık amana
Cümle demler oldu hava nic'oldu...>>
Nesine aldanam fani dünyanın
Nesine aldanam fani dünyanın
Daha bundan böyle rahat mı kaldı
Tutalım babını vahdet hanenin
Andan başkasında lezzet mi kaldı
Tenden çıkan ruhlar nerde saklandı
Herkes derecesini aldı laflandı
Usûl inceldikçe din zayıfladı
Erkânına doğru millet mi kaldı
Gün be gün devroldu bu devr-i cihan
Gelen konar konan göçmekte neman
Kime iyilik etsen o olur düşman
Hiç kimsede helâl nimet mi kaldı
Binde bir varan ilimin bendine
Cihan dökülmüştür igva fendine
Erdem kalan der ki benim kendine
Arife kâmile rağbet mi kaldı
Çok İslâm terketti savm-u salâtı
Baylar işlemezler hac u zekâtı
Yalnız dilde kaldı bir şahadeti
Ona hulus ile dikkat mi kaldı
Cevabın izhar et gûş-i ağyara
Hava vü hevese olma tayyare
Tarih bin üç yüz müddetten sonra
Ataya hayreden evlat mı kaldı
Sümmani dünyadan aldın mı şikâr
Eyvah ömrüm geçti esti rüzigâr
Dedim vahdet köşeyi kılam ihtiyar
Bilmem yenilmemiş kısmet mi kaldı...>>
Nice odlanayım nice yanayım
Nice odlanayım nice yanayım
Deli gönül bir elaya bağlıdır
Özü şirin kindisi bir nevcivan
Kirpikler ok kaşı yaya bağlıdır
Oturmuş şâd verir kendi özüne
Can dayanmış cilvesine nazına
Taramiş zülfünü dökülmüş yüzüne
Gözleri gülerken aya bağlıdır
Cana yetti o cilveler eğmeler
Tarif etsem anlayamaz değmeler
Kılaptanlı gömlek beyaz düğmeler
Sanırsın ki bulut aya bağlıdır
Sümmani yenice buldu bir devlet
Gönül değmelerle eylemez ülfet
Eski bir vefadan kalktı muhabbet
Gönül şimdi bir dâvaya bağlıdır...>>