hanifler.com Kuran odaklı dindarlık

hanifler.com Kuran odaklı dindarlık (http://www.hanifler.com/index.php)
-   İsrail oğulları (http://www.hanifler.com/forumdisplay.php?f=428)
-   -   İnsanlıktan mı utanacaksın yoksa Rabbinden mi? (http://www.hanifler.com/showthread.php?t=1648)

hiiic 3. June 2010 02:03 AM

İnsanlıktan mı utanacaksın yoksa Rabbinden mi?
 
.....

Miralay 3. June 2010 05:28 AM

Hiiiç kardeşim sana hak vermemek ne mümkün.

Geçenlerde abdestli namazlı bir market işleten abimize neden İsrail mallarını sattığını sorduğumda; "müslümanlarda aynı kaliteden üretsin de, ben de onu satayım. Bir ara sırf müslüman malı satıyordum. Mallar hala rafımda duruyor. Hiç birisini satamıyorum." dedi.

Ne kadar manidar değil mi?
Eşimin elime verdiği alışveriş listesinde her zaman özellikle İsrail malı markaları yazar ve liste hep bunlardan oluşur.
Neden? diye sorduğumda ise, "müslüman malı kullandığımda; örneğin deterjanı ne kadar makinaya dökersem dökeyim güzel temizlemiyor. Ama İsrail malının en küçük ölçeği bile tertemiz yapıyor" diyor.

Ben diabet hastasıyım. Adamlar örneğin Coca... nın formülünü öyle bir yapmış ki, kafein-şeker orantısını mükemmel yapmış. Ondan bir bardak içsem kan şekerim ne kadar yüksek olursa olsun derhal normal seviyeye geliyor.

Bunları örnek vermemin sebebi; neden biz müslümanım diyenler her zaman işin hilesine gideriz. Biz de dürüst kimyagerler yok mu?
Biz aynısını, hatta daha mükemmelini yapamaz mıyız?
"Kısa günün karı" nı neden gözetiriz. Neden meseleyi uzun vadeli düşünmeyiz.
Kur'an bize "ölçüde tartıda hile yapma mamızı" emretmiyor mu? Dürüst üretici ve tüccar olmak o kadar mı zor?
Rızkı veren Cenab-ı Allah'tır. Buna neden iman etmeyiz de illaaaaa biriktirip te biriktirmek sevdasına düşeriz. Allah bizden zengin olmamızı değil, yeryüzünü düzene sokmamızı istiyor.

Selam,saygı ve muhabbetlerimle

Barış 3. June 2010 07:43 AM

Biz küçükken Yerli Malı Haftası olurdu. Şimdi de var galiba ama o zamanki kadar önemseniyor mu bilmiyorum. Ayrıca o zamanlar fazla ithal mal da yoktu zaten. Şimdikinden daha sade ve daha az ithal yaşardık.

Bir devletin ihtiyacı kadar üretmesi ve ihtiyacı kadar da tüketmesi gerekir. Mümkün olduğunca da kendi kendine yetmesi, kendi ürettiğini tüketmesi gerekir.

Ben mümkün olduğunca aldığım ürünlerin yerel olmasına dikkat ederim. Hatta bulunduğum şehrin üretimi olan ürünlere öncelik veririm. Benim dikkat etmemle ne değişecek ki düşüncesinde olmadan hepimiz elimizden geldiğince dikkatli olmalı ve çevremizi de bu konularda duyarlı olmaya çağırmalıyız.

Şu kara renkli gazlı ve acayip içecek var ya :) , o ve türevlerini eve almıyoruz. Sigarayı bırakmak gibi birşey bu da, alışkanlık yapmış. Güzelim ayranımız veya bir bardak buz gibi su varken aslında hiç ihtiyacımız yok. Bir yerden dikkat etmeye karar vererek başlayınca, daha derli toplu alışveriş yapma olanağı oluşuyor.

Ali Rıza Borazan 3. June 2010 09:41 AM

Miralay ve barış kardeşlerime ayrı ayrı şuurlanmaya doğru yazdıklarından dolayı teşekkür ediyorum. Evet Müslüman Rabbine teslim olan demektir. Allahın yeryüzüne yaydığı nimetlerin en güzeline onlar layıktırlar. onlar bu dünyanın öz sahipleridir. Ama Allah dünya hayatında çalışana gerekli gayreti gösterenlere dünyada veriyor. işte müslümanım diyenler bunu gayri müslimlere bıraktıkları için en büyük zulmü işlemektedirler.Gördünüz işte israilin yaptıklarını, bir avuç olasa da Allahın evrene koyduğu yasaları öğrenip Allahın yarattığı melekleri kendi hizmetinde kullandıkları için meydan okuyorlar. türkiyede her müslüman onlar tükürse tükrükle boğacak kadar azlar ama o çalışmalarıyla dünya desteğini zulüm yapsalar bile arkalarında sürükleyebiliyorlar. çalışmayaın kendi üzerine düşenlerin dik duruşunu onurluca gösteremeyenlerin gördüğünüz gibi bu dünyada yeri yok. müslümanlar iyi mal üretecek içki satan sigara satan yanlış iş yapan yerlerden alış veriş yapmayacaklar. harcadığın her kuruş sana kurşun olarak değil sana merhem ilaç olarak geri dönsün.

hiiic 3. June 2010 12:55 PM

Evet boykot konusunda haklısınız. Bu ürünler hayatımızın her alanında boy gösteren ürünler. Özellikle şu an kullandığım işletim sistemi.. olmazsa olmuyor.

Çok çocuksu bir uygulama olurdu. yapacak bişey yok, çok geri kalmış bir ülkeyiz çok...
Allaha sığınmaktan başka bir çaremiz kalmadı, çok planlı ve sistemli bir uygulamanın içerisindeyiz. Her yönden kafese alınıp köleleştirilmek üzere bir plan. Bakalım işin sonunda ne çıkacak. Allahtan hayırlısı.

khaos 28. April 2012 02:04 PM

Samimiyetinizden en küçük şüphe etmeden şunları söyleyebilirim ki dünyada hangi firma olursa olsun bir ürünü yüzde yüz yerli malı olarak üretmesi günümüz şartlarında imkansızdır.
Basit bir örnek;
Avrupa hatta dünya televizyon piyasasında pastadan büyük pay alan iki firmamız
var.Hatta birisi hemen hemen her yıl ihracat şampiyonu olur.Bu firmalarımızın ürettiği led televizyonların ön panelleri yani ekranları sadece dünyada bir iki yerde yapılır.Aynı panelleri firmanın kendiside yapıyor ama yaptığı üretimin yanında devede kulak.Panelleri üretmenin hem maliyeti yüksek hemde ürünü kusursuz üretmek zor.Gelelim televizyonun diğer kısımlarına.Ön arka kapaklar ve diğer plastik aksamların hammaddesi yurtdışından gelir.(petro kimya ürünüdür eee bizde petrol zengini bir ülke değiliz) enjeksiyon fabrikasında şekillendirilip üretime sunulur.Elektronik parçalarda aynı.
Ayrıca bir ürünü üretmeniz ve satabilmeniz için bazı şartların yerine getirilmesi gerekir.
Ar-ge ,lojistik,satınalma,pazar yaratma gibi organizasyonlarında eksiksiz çalışması lazımdır.Ülkenizde olmayan bir hammadeyi mecburen dışarıdan alacaksınız.Bunu yanında ucuz alacaksınız,üretim ve işçilik maliyetini düşük kaliteyi yüksek tutacaksınız.Yoksa pazar payınız olmaz.Üç ayda firmayı kapatırsınız..Bu iki firmayı örnek vermemin sebebi bunların en çok ihracat yapan firmalar olması.Yani ülkeye en çok para getiren firmalar.
Globalleşen (bu lafta çok klişe oldu) dünyada piyasa şartlarında tutunabilmeniz için ithal ürün kullanmanız olmazsa olmazdır.Ayrıca bir ürünü salt yerli imkanlarla üretmek yine imkansızdır.Tüm ürünü yerli imkanlarla yaptık deseniz bile kullandığınız enerjinin kaynağı bile yabancı menşeili.
Amerika Birleşik Devletlerinin kullandığı uzay mekiklerinin elektronik aksamlarının çoğusu tayvan malıdır.Böyle dünyanın kanını emen bir ülke bile herşeyi yerli üretimle karşılayamaz.
Diyelim ki %100 yerli üretim çikolata yapacağız.
Adama sorarlar....(kakao ağacın mı var?)

volkan 28. April 2012 08:05 PM

Merhaba Khaos!

[QUOTE=khaos;11447]Samimiyetinizden en küçük şüphe etmeden şunları söyleyebilirim ki dünyada hangi firma olursa olsun bir ürünü yüzde yüz yerli malı olarak üretmesi günümüz şartlarında imkansızdır.
Basit bir örnek;
Avrupa hatta dünya televizyon piyasasında pastadan büyük pay alan iki firmamız
var.Hatta birisi hemen hemen her yıl ihracat şampiyonu olur.Bu firmalarımızın ürettiği led televizyonların ön panelleri yani ekranları sadece dünyada bir iki yerde yapılır.Aynı panelleri firmanın kendiside yapıyor ama yaptığı üretimin yanında devede kulak.Panelleri üretmenin hem maliyeti yüksek hemde ürünü kusursuz üretmek zor.Gelelim televizyonun diğer kısımlarına.Ön arka kapaklar ve diğer plastik aksamların hammaddesi yurtdışından gelir.(petro kimya ürünüdür eee bizde petrol zengini bir ülke değiliz) enjeksiyon fabrikasında şekillendirilip üretime sunulur.Elektronik parçalarda aynı.
Ayrıca bir ürünü üretmeniz ve satabilmeniz için bazı şartların yerine getirilmesi gerekir.
Ar-ge ,lojistik,satınalma,pazar yaratma gibi organizasyonlarında eksiksiz çalışması lazımdır.Ülkenizde olmayan bir hammadeyi mecburen dışarıdan alacaksınız.Bunu yanında ucuz alacaksınız,üretim ve işçilik maliyetini düşük kaliteyi yüksek tutacaksınız.Yoksa pazar payınız olmaz.Üç ayda firmayı kapatırsınız..Bu iki firmayı örnek vermemin sebebi bunların en çok ihracat yapan firmalar olması.Yani ülkeye en çok para getiren firmalar.
Globalleşen (bu lafta çok klişe oldu) dünyada piyasa şartlarında tutunabilmeniz için ithal ürün kullanmanız olmazsa olmazdır.Ayrıca bir ürünü salt yerli imkanlarla üretmek yine imkansızdır.Tüm ürünü yerli imkanlarla yaptık deseniz bile kullandığınız enerjinin kaynağı bile yabancı menşeili.
Amerika Birleşik Devletlerinin kullandığı uzay mekiklerinin elektronik aksamlarının çoğusu tayvan malıdır.Böyle dünyanın kanını emen bir ülke bile herşeyi yerli üretimle karşılayamaz.
Diyelim ki %100 yerli üretim çikolata yapacağız.
Adama sorarlar....(kakao ağacın mı var?)[/QUOTE]

Aynen katılıyorum.

khaos 28. April 2012 09:11 PM

Teşekkürler Volkan
Üstteki yazım sadece bir tespit.Yoksa arkadaşların hangi niyetle yazdıklarını çok iyi biliyorum.
Yerli üretim yapan firmaların markalarını reklam olmasın diye vermedim.Ama hiiiç kardeşim ''Cola Turka''ismini verdiği için ordan bir örnek vereyim mesela;
Onun bağlı olduğu şirketler grubundaki aşırı taşeronlaşmayı hiç düşünmeyiz veya haberimiz bile olmaz.Anadolu sermayesi diye bilinen bazı şirket gruplarında sendikalaşma, hak arama yasaktır.İşçilerin kaderi patronun ağzından çıkacak iki kelimenin ucundadır.Yani yerli sanayii dediğimiz kısım aslında kapitalizm i en iyi uygulayan kısımdır.
Konudan uzaklaşmayalım mesela Cola Turca Türk patentiyle ismiyle üretilse bile kullanılan hammadde veya teknoloji yine o çok kızdığımız ülkelerin veya uzantılarının(şirketlerinin)tekelindedir.
Artık dünya sandığımız kadar küçük değil.Her ülke birbirine az veya çok muhtaç durumda.Kapalı kutu haline gelelim kendimiz pişirip kendimiz yiyelim dersek bu rekabetçi ve hergün yeni bir şeyin keşfinin yapıldığı dünyadan silinip gideriz.Mesele çarklar dönerken kendinize ne kadar avantaj sağladığınızda.Ne zaman rakibinizden daha iyi ve rekabetçi kola,televizyon,kompesör,diyaliz makinesi,tohum,harddisk vb üretebilirsek işte o zaman piyasayı kızdığımız ülkelerden ve uzantılarından kurtarabiliriz.

Miralay 30. April 2012 07:09 AM

Kolanın ham maddesi (Örneğin içindekiler bölümünde ...Cola özütü diye geçer) kolaya kırmızı rengini veren bir böcek var. Adını şimdi tam yazamayacağım. Cochional mıydı neydi. Bu böcek Meksika da yetişen bir kaktüsün üzerinde yaşayan bir asalak böcek.
Meksikalılar bu böceği ezerek kumaş boyası yapıyorlar.
Kola üretenler ise, hem kırmızı rengi versin,hem de kolayı cazip hale getiren kokuyu sağlasın diye bu böcekten faydalanıyorlar.
Ne kadar yerli malı olursa olsun, tüm kola üretenler bu böceği ithal etmek zorundalar.

Ayrıca bir dostum bahsettiğinde kulaklarıma inanamamıştım. Size de anlatayım. Ne kadar gerçek bilemiyorum.

Anlatılan o ki;kolanın hammaddelerinden birisi de ülkemizde de yetişen ve beğenerek içtiğimiz meyan köküymüş. Meyan kökü kola fabrikasının ambarında stoklanır. Farenin en büyük boyutlusu olarak bildiğimiz cardonlar için meyan kökü harika bir yuvaymış.
Kola üretileceği zaman greyderlerle meyan kökü kepçelere alınır ve öğütülmeye verildiğinde içinde ne var ne yok ezilir ve kolanın içine katılırmış.
Gerisini siz tahmin edin.

khaos 30. April 2012 07:45 PM

Miralay kardeşim anlattıklarının hepsi doğru maalesef.
Kendi ülkemizde ürettiğimiz ürünlerimizi kendi standartlarımızla üretip marka değeri yaratmalıyız.Ve bu markaları dünyanın her ülkesine,her şehrine ,her sokağına yayabilmeliyiz.Onlar bize böcekli su içireceğine biz onlara şalgam suyu içirelim :)


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 08:06 PM.

Powered by vBulletin® Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Hanifler - Kuran odaklı gerçek din islam