hanifler.com Kuran odaklı dindarlık

hanifler.com Kuran odaklı dindarlık (http://www.hanifler.com/index.php)
-   Kadın Hakları (http://www.hanifler.com/forumdisplay.php?f=317)
-   -   Kadınların evden çıkmaları izne tabidir kaidesi bir hakikattir. (http://www.hanifler.com/showthread.php?t=3021)

sevginur 9. November 2012 02:39 PM

Kadınların evden çıkmaları izne tabidir kaidesi bir hakikattir.
 
Kadınların evden çıkmaları izne tabidir kaidesi bir hakikattir. Ancak bazı durumlarda eşinden izin almadan çıkabilir.
Erkek hanımının mehri muaccelini vermemiş ise kadın ondan izinsiz çıkabilir. Mehri muaccelini vermişse izinsiz çıkamaz. Eğer kadın ebe ise veya cenaze yıkayıcı ise bu işler için çıkar. Zevc isterse ebe veya cenaze yıkayıcısı olan hanımını bu işlerden men edebilir. Çünkü zevcin hakkı farz-ı kifayeden öncedir. Farz-ı ayın ise zevcin hakkından öncedir.[1]
Anne ve babasını ziyaret için her Cuma gider. Yakın akrabalarını ziyaret için senede bir defa gider. Bunun dışında yabancıları ziyaret için, yabancı hastaları ziyaret için ve düğünler için kocasının izniyle de olsa çıkamaz. Hamam için çıkmasında ihtilaf olundu. Mutemet olan caiz olmasıdır. Ancak süslenip kokulanmamak şartıyla çıkar.[2]
Erkek, hanımının ana ve babasını ziyarete gitmesine mani olamaz (erkek izin vermese de haftada bir gidebilir). Aynı şekilde ana ve babasının kızlarını görmek için evine gelmelerinede mani olamaz. Ancak ana babasının kızlarının yanında kalmasına mani olabilir. Kadının senede bir defa mahrem olan yakın akrabalarını ziyaret etmesine de mani olamaz. Fetva bunun üzerinedir. Kadının babası veya anası felçli olup kızının hizmetine muhtaç olsa (yani başka bakacak kimse olmasa) kocası babasının yanına gidip hizmet etmesine mani olsa, o kadın kocasına asi olup (onu dinlemeyip) babasına hizmet etmesi lazım olur.
Babası ister müslüman olsun isterse kafir olsun. Kadın dini bilgisini arttırmak için ilim meclisine gitmek istediğinde kocası izin vermezse gidemez. Ancak kadının öğrenmesi lazım olan bir meselesi olur, kocası bilmez başkasına da sorup öğrenemezse o zaman izinsiz çıkıp o meseleyi öğrenir. Eğer kocası onu bilirse veya bilenden öğrenip hanımına haber verirse o zaman izinsiz çıkamaz.
Eğer kadın öğrenmesi lazım olan bir meselesi olmaz da abdest, namaz ve sair dini bilgisini arttırmak için ilim meclislerine gitmek isterse; bu durumda zevc dini meseleleri hıfz edip ona öğretebilirse gitmesine mani olur. Eğer buna muktedir değil ise evla olan bazı zamanlar izin vermesidir. Eğer izin vermezse öğrenmesi lazım olan bir meselesi olmadıkça izinsiz çıkması caiz olmaz.[3]



[1] Bahrıraik C.4 S.212

[2] Bahriıraik C.4 S.212 - Eşbah S.178

[3] Bahrıraik C.4 S.212

Araştırma adına ekliyorum kadının eşine eşinin kadına sorumlulukları hakkında kur'andaki ayetleri daha iyi anlamamıza vesile olacaktır..

aorskaya 9. November 2012 02:58 PM

[QUOTE=sevginur;14211]Kadınların evden çıkmaları izne tabidir kaidesi bir hakikattir. Ancak bazı durumlarda eşinden izin almadan çıkabilir.
Erkek hanımının mehri muaccelini vermemiş ise kadın ondan izinsiz çıkabilir. Mehri muaccelini vermişse izinsiz çıkamaz. Eğer kadın ebe ise veya cenaze yıkayıcı ise bu işler için çıkar. Zevc isterse ebe veya cenaze yıkayıcısı olan hanımını bu işlerden men edebilir. Çünkü zevcin hakkı farz-ı kifayeden öncedir. Farz-ı ayın ise zevcin hakkından öncedir.[1]
Anne ve babasını ziyaret için her Cuma gider. Yakın akrabalarını ziyaret için senede bir defa gider. Bunun dışında yabancıları ziyaret için, yabancı hastaları ziyaret için ve düğünler için kocasının izniyle de olsa çıkamaz. Hamam için çıkmasında ihtilaf olundu. Mutemet olan caiz olmasıdır. Ancak süslenip kokulanmamak şartıyla çıkar.[2]
Erkek, hanımının ana ve babasını ziyarete gitmesine mani olamaz (erkek izin vermese de haftada bir gidebilir). Aynı şekilde ana ve babasının kızlarını görmek için evine gelmelerinede mani olamaz. Ancak ana babasının kızlarının yanında kalmasına mani olabilir. Kadının senede bir defa mahrem olan yakın akrabalarını ziyaret etmesine de mani olamaz. Fetva bunun üzerinedir. Kadının babası veya anası felçli olup kızının hizmetine muhtaç olsa (yani başka bakacak kimse olmasa) kocası babasının yanına gidip hizmet etmesine mani olsa, o kadın kocasına asi olup (onu dinlemeyip) babasına hizmet etmesi lazım olur.
Babası ister müslüman olsun isterse kafir olsun. Kadın dini bilgisini arttırmak için ilim meclisine gitmek istediğinde kocası izin vermezse gidemez. Ancak kadının öğrenmesi lazım olan bir meselesi olur, kocası bilmez başkasına da sorup öğrenemezse o zaman izinsiz çıkıp o meseleyi öğrenir. Eğer kocası onu bilirse veya bilenden öğrenip hanımına haber verirse o zaman izinsiz çıkamaz.
Eğer kadın öğrenmesi lazım olan bir meselesi olmaz da abdest, namaz ve sair dini bilgisini arttırmak için ilim meclislerine gitmek isterse; bu durumda zevc dini meseleleri hıfz edip ona öğretebilirse gitmesine mani olur. Eğer buna muktedir değil ise evla olan bazı zamanlar izin vermesidir. Eğer izin vermezse öğrenmesi lazım olan bir meselesi olmadıkça izinsiz çıkması caiz olmaz.[3]



[1] Bahrıraik C.4 S.212

[2] Bahriıraik C.4 S.212 - Eşbah S.178

[3] Bahrıraik C.4 S.212

Araştırma adına ekliyorum kadının eşine eşinin kadına sorumlulukları hakkında kur'andaki ayetleri daha iyi anlamamıza vesile olacaktır..[/QUOTE]

Sayın sevginur,

Nereden tutsanız elinizde kalacak olan, kadını (lütfen insan kabul eden) zavallı çözümlerle dolu bir yazı sunmuşsunuz.

[COLOR="Red"][U][I]Bu yazı sahibi şahıs olan Bahrıraik, bizlere örnek olacak çok büyük erkek, en büyük müslüman(!) biri olmalı![/I][/U][/COLOR]

Ne bileyim, hani ipi otomatik uzayıp kısılabilen tasma falan alalım da birlikte biryerelere giderkende kadını kontrolden mahrum kalmasın. Bu müstesna erkek büyüğümüze, kadınlara nasıl davranmamızı öğrettiği için hediye edelim.

SİZ, HERHALDE BU YAZIYA ÇOK GÜLMÜŞ OLMALISINIZ.

Sonra da, burada gerilen kardeşleriniz için ortamı rahatlatacak bir şaka yapmaya karar verdiniz herhalde...

selamlar,
aorskaya

sevginur 9. November 2012 03:16 PM

şaka demeyelimden acıdım bu bilgiyle eşlerine zulum yapanlara.. hani bir okuyan olursa dogrusunu anlatalım babında idi ..yinede tepkiniz bile yeter. teşekür ederim..

khaos 9. November 2012 07:42 PM

Katı ve kadim arap gelenekleri bu gün din diye yaşadığımız ...?şeyin içine o kadar çok sirayet etmiştir ki 2012 yılında Afganistan da evinin kapısının önünde erkeklerle konuştuğu gerekçesiyle bir genç kız anne ve babasının üzerine döktüğü kezzabla hayatını acılar içinde kaybetmiştir.
Kadını bir meta olarak gören, 12-13 yaşındaki kızları dedeleri yaşındaki adamlarla evlendiren bu zihniyet üzülerek söylemeliyim ki referans olarak yüce dinimizi ve Tanrı nın emirlerini göstermektedir.Bir kaç kadınla evli olmayı şeref sayan bedevi zihniyeti ülkemizde ''İslamcı'' diye geçinen aklı evvellerede örnek olmaktadırlar.Kadının sırtından sopayı karnından sıpayı eksik etmeyeceksin düsturuyla hareket eden bu zavallılar kendilerini doğuran kutsal varlığında bir kadın olduğunu unutuyor olmalılar.
Fiziksel olarak kendini kadınlardan üstün gören erkekler kadınların ağrı eşiğinin erkeklerden daha fazla olduğunu biliyorlar mı acaba?Yada elektrik akımına daha dayanıklı olduklarını.
Kadının düşünen bir birey olduğunu kabul etmeyen örümcek kafalılar aslında kendilerinin ne kadar zayıf olduklarını ortaya çıkarıyorlar.Karısını kızını dışarıya salmayan bu ağaç kütükleri dışarıda gördükleri başkalarının hanımlarına ağızlarından salyalar akarak bakarlar.Aslında bu kendilerine ne kadar az güvendiklerininde göstergesidir.Karısını dışarı çıkarırsa erkeklerin karısına bakmasından değil, karısının başka erkeklere bakmasından korkar.Kendi iffetsizliğini karısının üstüne yıkar aslında.Kadını malı gibi görür, malını asla kaybetmek istemez bu yüzden.
Yukarıda örnek verilen yazı islamın emirleri değil arap töresidir.Tanrı kadını ve erkeği eşit yaratmamıştır.Kadını anne olmakla da şereflendirmiştir.

merdem 9. November 2012 11:43 PM

kula kulluk olmaz
 
Kadinda erkekte Allah'in kullaridir, kula kulluk yapilmaz.

Bu insanlar cahilliye devrinden daha da geridirler.

Beni üzen, bir gayri-müslimi Islam'a davet etmeye kalksam, hani ne yüzle, hangi özelliklerle onlari Islam'a davet edebilirim. Heriflerde göz var kulak var, her gün cevrelerinde olan biten olaylara bizzat sahit olanlarmi dersiniz, her gün gazetelerde, tv-lerde yayinlanan olaylar mi dersiniz.... daha neler neler. Insanin yüregi agliyor. Hangisine yüregi daha fazla yanabilir insanin. Olamaz böyle sey.

Kim bu Islam'in düsmanlari. Kimler biz Müslümanlari bu duruma düsürde. Yani zamaninda hic mi akli basinda bir alim yoktu ki, böyle sacma sapan fetvalarla, hükümlerle bizleri rezil rüsva eylediler.

Bu dünyada erkeklik ehliyetlerini ellerinden kacirmak istemeyenler, yarin yüce Rabbimizin huzurunda ne bahaneler uyduracaklar, tabii ki yüce Rabbim onlara babayigit misali cenelerini actiracak firsat verecek olursa.

Bunlar seytanin ta kendisi.

En cahilinden en yüksek okul mezununa kadar böyle kaideleri dinlerine esas aldiktan sonra hepsini ayni kabin icine koymak lazim.

Allah'im, cahiliyye devrinde kiz cocuklarini diri diri gömdükleri yetmiyormus gibi, günümüzde halen kadinlar (manevi) diri diri gömülüyorlar. Peygamberimizin ve sahabelerinin zamaninda cektikleri eziyetler, yaptiklari savaslar acaba bugünkü sonuclar icinmiydi.

Düsünebiliyormusunuz saygideger kardeslerim, su basörtüsü, carsaf diye baslattiklari davanin artniyetini????? Her bir adim hesaplanmis, kadin asirlar sonrasi dahi ilk cahiliyye zamanina mahkum edilmistir.

Söyleyecek söz bulamiyorum.

merdem 10. November 2012 12:17 PM

Peygamber hanimlarini örnek alsinlar
 
Günümüzde halen uyugulanan, kadinlara "disari cikma" yasagi koyanlar, tarihten örnek alsinlar.

Kadinlarin evde oturmalari hususunda ilk önde gelen Peygamber hanimlari degilmidir Ayet'lerden anlasilacak olursa, (Yanlisim var ise lütfen düzeltiniz) nasil olurda Aise Anamiz ( Allah ondan razi olsun ) deve üzerine atlayip bilhassa savalara katilmistir. Evinde oturmasi lazim gelmezmiydi bizim sofularin Islam anlayisinina göre.

Islami yayma ve ögretme hangi imkanlar haricinde gerceklestirebilinirdi, bu yanliz erkek sahabiler yoluyla mi yapilmistir, mü'min hanimlar hic bir katkida bulunmamislarmi?

Ehl-i Kitab'a böyle örnek olunmaz. Onlar kadinlari atese atmayi gerilerde biraktilar. Merkel buna acikca bir örnek, kirmizimsi saclariyle onu yakmaya kalkan yok bugün. Bilhassa Ehl-i Kitab bizlere bir iki güzel örnek sunuyor kendilerinden, cocuklari koruma bakimindan, kimsesiz hanimlara hususi korunma yurdlari actirarak, dünya suzusuzluguna tüm cabalariyle katilmak, üzerinde bir dam bulunmayan kimsesizlere belli yerlerde günlük yemek ikramlari, kisin donmamalari icin ayriyeten faaliyetleri.....sayilmak ile bitmez.

Islam'a bugün katilan cok kisiler var, yalan degil bu bir gercektir, ama Islam'i kabul edenler bunu Kur'an yoluyla gerceklestiriyorlar. Yoksa sagdan soldan gördükleri duyduklari yasadiklari olaylar degildir onlari Islam'a iten. Hurafelerden uzak bir sekilde Islam'i temiz yoldan tercih ediyorlar. Ve Islam ülkeleriyle temasta bulunduklari zaman sok geciriyorlar. Kur'an'da bulunmayan bin türlü durumlarla karsilasiyorlar.

Cihad'i yanlis uygulayan Müslümanlar Islam'i yanlis tanitiyorlar dünyaya. Islam'i manevi yönden gerileme devrine sokuyorlar.

Ayiptir. Allah en iyi istinen, gören ve bilendir. Bunu nasil unutabiliyorlar.

Allah'in Selami ve Rahmeti üzerimize olsun.

aRaYaN 10. November 2012 02:01 PM

Toprağa gömmek, eve gömmek.

hiiic 10. November 2012 09:10 PM

....

merdem 10. November 2012 11:05 PM

O din adamlari her iki durumda da seytan sinifindadir
 
İbn Kayyim de el-Cevabu’l-vafî adlı aserinde (s.136) şu ifadelere yer vermiştir:

“Batıl / yanlış şeyleri söyleyerek insanlara nasihat eden, konuşan şeytandır. Hakkı söylemekten sakınan ise dilsiz şeytandır.”

merdem 11. November 2012 02:41 AM

Sürücü raporunda yeni yönetmelik tek gözü görmeyen
 
Kiymetli Kardeslerim,

hani dünyanin bin bir hali var, carsafli hanim kardeslerimiz, ki burada bahsettigim hanimlar tek bir gözlerine kadar hertraflarini kapatanlarlardan bahsediyorum, nasil araba kullanabiliyorlar, yoksa araba, arac kullanmalarida mi yasak "bebek arbasi"ndan baska??? Insanlik mi yani bu? Ya ben cok ince düsünüslüyüm, veyahutta dünyanin umuru degil bu hatunlarin nasil yasadiklari (!) Gerci benim ehliyetim yok, dogrusu bu güne kadar ihtiyacim olmadi. Ama, herkesi kendimle karsilastiramam, benim yoksa onlarin da olmasin diyemem.

[COLOR="Red"]SÜRÜCÜ RAPORUNDA YENİ YÖNETMELİK
TEK GÖZÜ GÖRMEYEN



Göz muayenesine ilişkin esaslar




(15) Şahsın tek gözü var, diğer gözü yok ise veya sadece bir gözünü kullanabiliyor diğer gözde görme yeterli değilse (Bu maddenin ikinci fıkrasının (a) bendi); (Monoküler vizyon var ise)


a) Görme gücü kriteri, gören gözün en az 1.0 görme keskinliği olmalıdır.


b) Görme alanı, şahsın yatay görüş alanı 120 dereceden daha az olamaz.


c) Eğer şahıs herhangi bir nedenle hayatının herhangi bir durumunda tek gözlü (monoküler) olma durumuna gelmiş ise; olayın üzerinden en az 1 yıllık adaptasyon süreci geçmeli ve sonunda şahsın 120 dereceden daha az olmamak koşuluyla görüş alanına sahip olduğu saptanmış olmalıdır.


ç) Monoküler kişiler;


1) A1, A2, B ve F sınıfı sürücü belgesi alabilir.


2) Ticari araç kullanamaz.


3) Kendileri açısından konulan kurallara uyup uymadıklarının denetlenebilmesi için sürücü belgelerine monoküler ibaresi yazılır.


4) Kullanacakları araçların içinde, sağında ve solunda olmak üzere en az 3 ayna bulunması zorunludur.


5) Sürücü belgesi aldıktan sonra her yıl bir göz hekiminden sağlık raporu almaları zorunludur. [/COLOR]


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 05:01 PM.

Powered by vBulletin® Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Hanifler - Kuran odaklı gerçek din islam