hanifler.com Kuran odaklı dindarlık

hanifler.com Kuran odaklı dindarlık (http://www.hanifler.com/index.php)
-   Meyveler (http://www.hanifler.com/forumdisplay.php?f=138)
-   -   Huri (http://www.hanifler.com/showthread.php?t=1411)

Korkut 27. December 2009 09:47 PM

Huri
 
Selam,

arapcada bir esyayi TEKLİK, İKİLİK, ÇOKLUK olarak vurgulayabiliriz. Türkcemizde sadece tekli ve cokluk vurgulaabiliriz.

Bu bilgilerle Rahman suresinde gecen Huri sözcügnü arastirdikmiydi, Hurinin, cennete muminlere verilen bir es degil de, bir meyve oldugnu görecegiz.

Aralarda gecen "55:47 Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?" ayetini tekrarlandigi icin eklemiyorum.


[B]55:46 Rabbinin görkeminden korkan lar için iki cennet ([COLOR="DarkGreen"]cennetani [U]ikili[/U][/COLOR]) vardır.

55:48 Türlü besinlerle [COLOR="Navy"](efnanin [U]coklu[/U]) [/COLOR]doludur her ikisi [COLOR="DarkGreen"](Zevata [U]ikili[/U])[/COLOR].

55:50 İçlerinde [COLOR="DarkGreen"](Fiyhima [U]ikili[/U])[/COLOR] akan pınarlar [COLOR="Navy"](aynani [U]coklu[/U])[/COLOR] vardır.

55:52 İkisinde de [COLOR="DarkGreen"](Fiyhima [U]ikili[/U][/COLOR]) her meyveden iki çeşit vardır [COLOR="DarkGreen"](zevcani [U]ikili[/U])[/COLOR].

55:54 Astarları atlastan yataklara yaslanırlar, her iki cennetin [COLOR="DarkGreen"] (cenneteyni [U]ikili[/U])[/COLOR] meyveleri [COLOR="Navy"](cenel [U]coklu[/U]l)[/COLOR] pek yakındır.

[COLOR="Red"]Dikat burda kandirmaca basliyor![/COLOR]
E.Y. 55:56 Oralarda [COLOR="Navy"](Fihinne [U]coklu[/U])[/COLOR], daha önce ne bir insan ne de bir cin tarafından dokunulmamış, bakışlarını dikmiş (eşler) vardır.
Y.N.Ö 55:56 O cennetlerde, bakışlarını eşlerine dikmiş öyle dilberler vardır ki, daha önce onları ne cin kirletmiştir ne de insan.
[/B]

"Fihinna" cokul olarak kullanildiysa, yukarda anlatilan iki cennet icin referas alinamaz! O iki cenneti deginilmek istenseydi, 55:52. ayetinde kullanildigi gibi "Fiyhima" kullanilmasi gerekiyordu! 55:56. ayetteki "Fihinna" 55:54. ayetindeki mevelerin (hasatin) icinde bulunan bir cesit meyveye vurgu yapiyor!

55:56. ayette "es" veyahut "kadin" kelimesi gecmiyor!
[B]
55:58 Onlar yakut ve mercan gibidirler.
Tarif caha cok bir meyveye uyumlu degilmi?

55:60 İyiliğin karşılığı, yalnız iyilik değil midir?

55:62 O ikisinin ötesinde iki cennet [COLOR="DarkGreen"](cennetan [U]ikili[/U])[/COLOR] daha var.

55:64 Yemyeşildirler ([COLOR="DarkGreen"]Mudhammetan [U]ikili[/U][/COLOR]).

55:66 İkisinde ([COLOR="DarkGreen"]Fihima [U]ikili[/U][/COLOR]) de fışkıran iki kaynak ([COLOR="DarkGreen"]neddahatan[U] ikili[/U][/COLOR]) vardır.

55:68 Her ikisinde ([COLOR="DarkGreen"]Fihima [U]ikili[/U][/COLOR]) de meyveler ([COLOR="Navy"]fakihetuv [U]coklu[/U][/COLOR]), hurmalar ve narlar vardır.

[COLOR="Red"]Dikat burda kandirmaca devam ediyor![/COLOR]
E.Y 55:70 Her ikisinde [COLOR="Navy"](Fihinne [U]coklu[/U])[/COLOR]de iyilikler, güzellikler vardır.
Y.N.Ö 55:70 İçlerinde iyi mi iyi, güzel mi güzel hanımlar var. (orjinal metinde kadinlar kelimesi yoktur)

E.Y. 55:72 Çadırlara kapanmış güzeller
Y.N.Ö 55:72 Çadırlar içinde bekletilen huriler var

[/B]

Ali Rıza Borazan 28. December 2009 06:22 AM

Kuranın Bütünlüğü içerisinde Bir şey değerlenmezsse Akıl ilim Kuran Ve pratik hayatla da özdeşleştirilmezse. böyle yanlış sonuçlar çıkar.( Namaz yok peygamber yok içki haram değil. baş örtüsü yok müteşabih ayet yok vs.) Allah akıl fikir versin ne diyelim

Ali Rıza Borazan 28. December 2009 06:32 AM

Biz HUri Kelimesini erkeklere verilecek demiyoruz. Dünya hayatında kadınlar ve erkek olanlar sadece bir rol ve imtihan üzerine yaratıldığını kim dünya hayatında kendi rolünü Allahın tanımladığı şekilde yaparsa Kadın ve erkek farketmez. ahiret aleminde tek bir cins olarak yaratılıp onlara allah tarif edilen baldan ırmaklar ve sevdiği her çeşit meyvelerden ve eş olarak da huriler verileceğini anlıyoruz ne var bunda? Huri Kelimesi nimet olarak ödül olarak dünyada iman eden erkek ve kadın içiin verilen bir eştir. Tutarda bunu meyve olarak değerlendirirsen senin ağzını kimse engelleyemez kimsenin sana neden böyle düşünüyorsun da diyemez.
56/17- Çevrelerinde ölümsüzlüğe ulaşmış gençler dönüp dolaşır;

18- Kaynağından (doldurulmuş) testiler, ibrikler ve kadehler,

19- Ki bundan ne başlarını bir ağrı tutar, ne de kendilerinden geçip akılları çelinir.

20- Arzulayıp-seçecekleri meyveler,

21- Canlarının çektiği kuş eti.

22- Ve iri gözlü huriler,

23- Sanki saklı inciler gibi;

24- Yaptıklarına bir karşılık olmak üzere (onlara sunulur);
Diğerlerini sayıp da hurilerde meyve olarak adlandırırsan ne diyelim

Ali Rıza Borazan 28. December 2009 10:02 AM

Kuranda Huri Geçen ayetler

(Nuzül Yeri/Nuzül Sırası) AYETLER
Duhân 54
(Mekkî 64) İşte böyle; biz onları iri gözlü hurilerle evlendirmişizdir.
Tûr 20
(Mekkî 76) Özenle dizilmiş tahtlar üzerinde yaslanmışlardır. Ve Biz onları iri-ceylan gözlü hurilerle evlendirmişiz.
Rahmân 72
(Mekkî 97) Otağlar içinde korunmuş huri kadınlar.
Vâkı’a 22
(Mekkî 46) Ve iri gözlü huriler,

dost1 28. December 2009 09:37 PM

Selamun Aleykum! Değerli Kardeşlerim.
Allah razı olsun. Düşüncelerinizi paylaşıma asıyorsunuz. RAbbim cümlemizin de ilmini artırsın.

Kadın ve erkekler fiziksel ve psikolojik özellikler itibariyle fıtraten birbirlerinden farklıdırlar. Ama kesin olarak biri diğerinden fıtraten üstün değildir. Üstünlük hem cinsler arasında hem fertler arasında hem hemcinsler arasında “takva” ölçüsündedir. Takvaya yönelik hasletler ruha yönelik hasletlerdir. Ruhun erkeği-dişisi, beyazı-zencisi olmaz.

Emir ve yasaklara uyma, cezalandırma ve mükafatlandırma açısından kadın ve erkek eşittir.

Al-i Imran suresi âyet 195:

“Rableri onlara cevap verdi: “Ben sizden, erkek-kadın hiçbir çalışanın ürettiğini boşa çıkarmayacağım.Hep birbirinizdensiniz. Göç edenler, yurtlarından çıkarılanlar, yolumda işkenceye uğratılanlar, çarpışıp da öldürülenler var ya, onların kötülüklerini yemin olsun örteceğim. Ve yemin olsun ki onları, Allah katından bir karşılık olarak altlarından ırmaklar akan cennetlere koyacağım.” Allah katındadır karşılıkların en güzeli.”

Nisa suresi âyet 124:

“Erkek ve kadın, inanmış olarak ameli salih (barışa yönelik iş, İslâm’a ters olan her şeyin düzeltilmesine gayret) işleyenler cennete gireceklerdir. Ve zerre kadar zulme uğratılmayacaklardır.”

Nahl suresi âyet 97:

“Erkek yahut kadın, her kim inanmış olarak ameli salih işlerse, onu tertemiz bir hayatla yaşatırız. Ve böylelerinin ücretlerini, işleyip ürettiklerinin en güzelleriyle karşılarız.”

Ahzap suresi âyet 35:

“Allah şu kişiler için bir affediş ve büyük bir ödül hazırlamıştır: Müslüman erkekler, Müslüman kadınlar, mümin erkekler, mümin kadınlar, itaat eden erkekler, itaat eden kadınlar, özü-sözü doğru erkekler, özü-sözü doğru kadınlar, sabreden erkekler, sabreden kadınlar, Allah korkusuyla ürperen erkekler, Allah korkusuyla ürperen kadınlar, sadaka veren erkekler, sadaka veren kadınlar, oruç tutan erkekler, oruç tutan kadınlar, ırz ve iffetlerini koruyan erkekler, ırz ve iffetlerini koruyan kadınlar, Allah’ı çok anan erkekler, Allah’ı çok anan kadınlar.”

Nebe suresi âyet :31-35

“Kesinlikle Müttekîler (kadın erkek Allah’a saygılı hayat yaşayanlar )için, Rabbinden bir karşılık ve yeterli bir bağış olarak korunaklar/kurtuluş mekanları; sulak bağlar- bahçeler, üzümler; hepsi bir seviye tomurcuklar(çiçek bahçeleri); dolu dolu su kapları vardır. Orada boş söz ve yalan duymazlar.”



Vakıa suresi âyet 22, 23:

“İri parlak gözlü (eş)ler ,
Korunmuş inciler misali.”

Vakıa suresi âyet 35-37:

“Ve biz onları özenli bir işleyişle işledik.
Sonra onlar hiç dokunulmamış yaptık.
Eşlerine düşkün ve hepsi bir yaşta.”

Rahman suresi âyet 56:

“Oralarda, daha önce ne bir insan ne de bir cin tarafından dokunulmamış/elle, gözle değinilmemiş, bakışlarını eşine dikmiş eşler vardır.”

Rahman suresi âyet 70-72:

“70-Oralarda iyilikler, güzellikler vardır.
72-çadırlara kapanmış parlak gözlü(eş)ler.
74- Onlardan önce onlara ins ve cin dokunmamıştır.”

Buradaki anlatılan eşler, cinsel manadaki eşler değildir. Aşağıdaki âyetlere bakarsak Cenab-ı Hakk, ahirette, her Müslümanı yeni yaratılmış, daha önce insanın eliyle, gözüyle, aklıyla dokunamadığı, aklını erdiremediği nitelikte, parlak iri gözlü, sağlıklı, emre hazır eşler ile eşleştirecektir. Bu eşlerin cinsiyetle ve seksle alakası yoktur.Âyetteki çarpıtılmış, din kültürüne yanlış geçmiş olan “hûri” sözcüğünü iyi anlayabilmemiz için işin biraz köküne inebiliriz. Önce şu âyetleri dikkate alalım.

Duhan suresi 54. âyet:

“İşte böyle: Onları parlak iri gözlülerle de eşleştirdik.”

bu âyeti 51-55. âyetleri, pasaj bütünlüğü içinde okursak daha iyi anlaşılacaktır.

Tur suresi âyet 20:

“Ardarda dizilmiş koltuklar üzerine yaslanmış olarak. Ve biz onları parlak iri gözlülerle eşleştirdik.”

Siz 17-28. âyetleri bir bütün halinde okuyunuz.

Saffat suresi 48, 49. âyet :

“Yanlarında gözlerini onlara dikmiş, iri gözlüler vardır.
Korunmuş yumurtalar gibidir onlar.” (Bu âyette “hûr” parlak sözcüğü yoktur.)

bu kısmı, 40-49. âyetler olarak, pasajın tamamını değerlendirmek gerekir.

Not: (Bu göz tipleri Arapların çok beğendiği göz tipleri olup, kadın ve erkeğin güzelliğini ifadede kullanırlar.)

Şimdi âyetlerde geçen “Hûr”ve “Iyn” sözcüklerinin gerçek anlamlarını sunalım. Siz de bu gerçek anlamları bu sözcüklerin geçtiği tüm âyet ve hadislere uygulayınız.

“Hûr” sözcüğü, yapı olarak cem’/çoğul bir sözcüktür. Bu sözcük hem müzekker/eril “haver” sözcüğünün çoğulu, hem de müennes/dişil “havrâ” sözcüğünün çoğuludur.
Yani hem erkekleri hem de kadınları ifade eder.
Anlamı ise; parlak siyah göz demektir. Sığır gözü, ceylan gözü gibi. Ayrıca gözün akının çok ak, karasının da çok kara olması(parlak, ferli) anlamındadır da.
“Iyn” sözcüğü, büyük gözlüler anlamındadır. Bu sözcük de yapı olarak hem müzekker “a’yün” kelimesinin, hem de müennes “aynâ’” kelimesinin çoğuludur. Her iki cins manayı da tezammün etmektedir. Araplar iri gözlü kadınlara “imreetün aynâün”, iri gözlü erkeklere de “racülün a’yünün” derler.
Bu iki sözcük beraber “Hûrun ıynün” gibi kullanıldığında anlam, “iri parlak gözlüler anlamında olur ki, orada verilen eşleri nitelediğinden “iri parlak gözlü eşler” anlamı kazanır. Tefsir ve meallerde “iri parlak gözlü hûriler” ifadeleri yanlıştır. Böyle anlam verildiğinde sıfatlar kişileştirilmiş olur. “İri parlak gözlüler” denince “hûr” sözcüğünü lafızdan yok etmek gerekir.Bu günkü yanlış inancın kaynağı da budur. Bu yanlış anlayış, yani Hûr ve ıyn sözcüklerinin dişi olarak algılanması eski tefsircilerin hatalarıdır. Eldeki bilgi ve belgelere göre de ilk hata Hasan Basrî ile başlamıştır. Arkadan da yüzlerce yalan ve tutarsız rivayet ile bu fikir desteklenmiştir.
Kaynak: İşte Kur'an(Hakkı Yılmaz)

Kusursuzluk Sadece Allah'a mahsusdur.
Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır.
Sevgi,saygı ve muhabbetle.
Allah'a emanet olunuz.

Ali Rıza Borazan 29. December 2009 06:38 AM

Teşekür Halil Kardeş. Kurandaki bir arapça kelime Kuranın bütünlüğü ile bağlantısı vardır. Bir Kan damlası vucudun bütün özelliklerini taşımaktadır. kan damlası Vucudun tamamı değil vücudun dışında da değildir. İşte Kuranda geçen bir kelime de aynen vücuttaki kan damlası gibidir. Kurandaki Bir kelimenin ne anlama geldiği sadece onun arapça manasının bilinmesi yeterli değildir. Kuranın içerisindeki bütün onunla ilgili ayetlerden süzülüp gelen onunla ilgili sunumu alıp ve orada kastedilen mananın yakalanması gerekmektedir.
Dünya hayatında erkek ve kadın neyi ifade ediyorsa Ahiiret hayatında cennetlikler için de onu ifade eder. Cennet iman eden sizinde anlattığınız gibi kadın ve erkek için hiç bir ayırım gözetilmeksizin verilecek olan mükafaat yeri ise, Ki öyledir. Onların yeni bir yaratışla yaratılarak onlara tek bir cins olarak verilen eş anlamında huri kelimesini veyea nimetini neden yadırgıyorsunuz?29/20 De ki: 'Yeryüzünde gezip dolaşın da, böylelikle yaratmaya nasıl başladığına bir bakın, sonra Allah ahiret yaratmasını (veya son yaratmayı) da inşa edip yaratacaktır. Şüphesiz Allah her şeye güç yetirendir.

Korkut 29. December 2009 02:19 PM

Selam Ali bey,

sizin anlayisinz dogru ise, Allah arabpca gramerini kullanmasini bilmiyormus!

Iyi niyetle yanlis bilgiler üzerine bir sonuc edinmissiniz, bu sonuc kendi icerisinde celismese bile, bütünsel olarak dogru olamaz, cünki zemini hatali!

Ali Rıza Borazan 30. December 2009 12:32 PM

Birşeyin aksini iddia ederken elde belge olması gerekiyor korkut kardeş. Namazla ilgili mekanik olarak namaz kılınnacağına dair ayetin olmadığını söylüyorsun. kılınmayacağına dair sen ayet getir. Hurilerin meyve olduğunu söylüyorsun. neden allah meyveyi kullanıp da bir de huri kullansın. meyve olarak Şunu iyi bil ki kuranda hiç bir kelime hiç bir kelime yerine kullanılmamıştır. Kainatta yaratılan şeylerin bir birlerinden farklı oluşu gibi. dünya üzerinde yedi milyara yakın insan olduğu halde hiç birinin parmak izi biribirini tutmuyor.selametle kalın

Korkut 1. January 2010 11:01 PM

[QUOTE=Ali Rıza Borazan;4377]Birşeyin aksini iddia ederken elde belge olması gerekiyor korkut kardeş. [/QUOTE]
Bu konnuda Kurandaki gramer belge olarak yeterli..... Belgeyi görmezlikten gelirseniz elimde yapabilecek bir sey yok!

Ali Rıza Borazan 2. January 2010 06:41 AM

Herkes kendisi nasıl anlamışsa eğer bütün cehdinide gösterdikten sonra sorumlu değildir.ama doğru olup olmadığı konusunda allah ahiret aleminde karar verecektir. kerkes kendi düşündüğü ile ve yaşadığı ile yargılanacak korkut kardeş. selamlar.


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 07:04 PM.

Powered by vBulletin® Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Hanifler - Kuran odaklı gerçek din islam