ben isanın dinin denim

[cerezci]

ben isanın dinin denim .buyrun size bir konu .ben ölüleri diriltirim.alacayı iyileştiririm.ayrıca cinlerle de konuşurum.yorum bekliyorum .madem hanif sitesi bunlar burada yazılır ve tartışılır.selametle..

[Toslunba]

Biraz söylemek istediklerinizi açıp deliller getirebilirmisiniz?Tam anlayamadım ben.

[cerezci]

şu soruyla karşılık vereyim.senden öncekilerin üzerine yazıldığı gibi senin üzerinede namaz yazıldı.derken senden öncekiler kim di de onlarada namaz yazıldı.?

[islamci]

ölüyü diriltmekten kastın insanlara vahyi doğru ulaştırmak ve uyandırmaksa, gözleri kör olan yani görmekten yoksun olan değil gerçekleri göremeyense kastın yapabilirsin. ama hz.isa senin bahsettiğin gibi mecazi anlamda değil gerçek anlamda körü yani âmâyı iyileştiren, ölüleri dirilten kişiydi. başka bir ayette derki ben çamurdan kuş şeklinde bir heykel yapar ondan sonra Rabbin izniyle üflerim o çamur kuş oluverir. isayı Rab edinmelerinin ve Allah(c.c.) ın oğlu demelerinin sebebi neydi zannediyorsun. gerçek anlamda bu mucizeleri görenler onun ancak bir tanrı veya oğlu olduğunu düşündüler (tövbe haşa)...

selam ile..

[cerezci]

ruhumuzdan üfledik bir o da beşer şeklinde göründü ifadesi vardır.ölü iki manada kullanılmıştır kuranda birincisi vahye karşı duyarsız olanların ismidir diğeri ise bedenden allahın ruhunun çekilmesidir.her peygamber ruhul kudusle desteklenmiş ama insanlar ruhundan üflenmiştir.ileride anlatacağım inşallah hz. isa da çamurdan kuş yapmadı aslında ....kısa kısa inşallah devamı gelecek ..ekmeği tüm tüm yutanlardan değiliz inşallah..selametle.

[dost1]

Selamun Aleykum! Değerli Cerezci Kardeşim!

ben isanın dinin denim .buyrun size bir konu .ben ölüleri diriltirim.alacayı iyileştiririm.ayrıca cinlerle de konuşurum.yorum bekliyorum .madem hanif sitesi bunlar burada yazılır ve tartışılır.selametle..

Allah razı olsun. Sadece İsa 'nın(Allah'ın selamı üzerine olsun) dininden misiniz?

Bakara;136: Kulu amenna Billahi ve ma ünzile ileyna ve ma ünzile ila İbrahîyme ve İsmaıyle ve İshaka ve Ya'kube velEsbatı ve ma utiye Musa ve Iysa ve ma utiyen Nebîyyune min Rabbihim* la nüferriku beyne ehadin minhüm* ve nahnü leHu müslimun;
Deyin ki: “Biz, Allah’a; bize inzal olunana; İbrahim’e, İsmail’e, İshak’a, Yakub’a ve esbat’a /torunlara inzal olunana; Musa ve İsa’ya verilenlere; Rablerinden Nebîlere verilenlere iman ettik... Onlardan hiçbirini tefrik etmeyiz/ayırmayız... Biz, O’na teslim olmuşlarız”.

Nisa;162: LakinirRasihune fiyl ılmi minhüm vel mu'minune yu'minune bi ma ünzile ileyke ve ma ünzile min kablike vel mukıymiynes Salate vel mü'tunez Zekate vel mu'minune billahi vel yevmil ahır* ülaike senü'tiyhim ecren azîyma;

Fakat onlardan ilimde rasih olanlar ile mü’minler , sana inzal olunana ve senden önce inzal olunana iman ederler, salatı ikame edicidirler, zekatı vericidirler ve Allah’a ve ahir güne mü’minlerdir... İşte onlara aziym bir ecir vereceğiz.

Şura;13:Şeraa leküm mined diyni ma vassa bihi Nuhan velleziy evhayna ileyke ve ma vassayna bih İbrahiyme ve Musa ve Iysa en ekıymüddiyne ve la teteferreku fiyh* kebüre alel müşrikiyne ma ted'uhüm ileyh* Allahu yectebiy ileyHi men yeşau ve yehdiy ileyHi men yüniyb

“Dini ikame edin ve onda tefrikaya düşmeyin” diye, O tek Dinden Nuh’a vasiyet ettiğini, Sana vahyettiğimizi, İbrahim’e, Musa’ya ve İsa’ya vasiyyet ettiğimizi, (Allah) sizin için şeriatlaştırdı... Kendilerini çağırdığın bu şey, müşriklere büyük geldi... Allah dilediğini kendine ictiba eder/seçer ve kendine yönelenleri de maksada hidayet eder ”.

Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur.
Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır.
Sevgi,saygı ve muhabbetle.
Allah'a emanet olunuz.

[Toslunba]

Cerezci kardeşim, sanırım Kuranın manası ile ilgileniyosunuz.Manalar ayetlerin duygu boyutunda etki etmesi-duygularla düşüncelerin birleşmesi için, kişiye yeni ufuklar açıp farklı cevaplar bulmada yol göstermesi için faydalıdır. Ancak kişiye özeldir.Sizin dışınızda kimseyi bağlamaz ve sizde oluşturduğu büyüyü başkalarında oluşturmayabilir.Fazlaca haklı-haksız eleştiride alabilir.Sizin şahsınıza ait-şahsi manalandırmalarınızı sabırsızlıkla bekliyorum.Aslında herbir manınızı (eğer paylaşmakta kararlı iseniz) bütünlük içerisinde tek bir makale olarak yayınlarsanız hepimiz için daha faydalı olur kanısındayım.
Selametle kalın...

[Barış]

Selam Çerezci,

Alacadan kasıt nedir ve nasıl iyileştirirsiniz?

Cinlerle nasıl konuşursunuz?

Sanıyorum soru-cevap şeklinde bir paylaşımdan yanasınız. Doğal olarak yazınızdan sonra bu sorular insanın aklına geliyor.Ölülerin diriltilmesindeki ölü ifadesini mecazen algıladığınızı diğer başlıktan anladığımız için sormadım.

Cin demişken, sonunda medyum falan çıkmazsınız inşallah. :)

Esenlikler.

[islamci]

İz kâlellâhu yâ îsebne meryemezkur ni’metî aleyke ve alâ vâlidetike iz eyyedtuke bi rûhil kudusi tukellimun nâse fîl mehdi ve kehl(kehlen), ve iz allemtukel kitâbe vel hikmete vet tevrâte vel incîl(incîle), ve iz tahluku minet tîni ke hey’etit tayri bi iznî fe tenfuhu fîhâ fe tekûnu tayran bi iznî ve tubriul ekmehe vel ebrasa bi iznî, ve iz tuhricul mevtâ bi iznî, ve iz kefeftu benî isrâîle anke iz ci’tehum bil beyyinâti fe kâlellezîne keferû minhum in hâzâ illâ sihrun mubîn(mubînun). (maide 110)


O gün Allah, şöyle diyecek: “Ey Meryem oğlu İsa! Senin üzerindeki ve annen üzerindeki nimetimi düşün. Hani, seni Ruhu’l-Kudüs (Cebrail) ile desteklemiştim. Beşikte iken de, yetişkin iken de insanlara konuşuyordun. Hani, sana kitabı, hikmeti, Tevrat’ı, İncil’i de öğretmiştim. Hani iznimle çamurdan kuş şekline benzer bir şey yapıyordun da içine üflüyordun, benim iznimle hemen bir kuş oluyordu. Yine benim iznimle doğuştan körü ve alacalıyı(cüzzamlıyı) iyileştiriyordun. Hani benim iznimle ölüleri de (hayata) çıkarıyordun. Hani sen, İsrailoğullarına açık mucizeler getirdiğin zaman, ben seni onlardan kurtarmıştım da onlardan inkâr edenler, “Bu, ancak açık bir büyüdür” demişlerdi.
(maide 110)


ifadeye dikkat doğuştan körü diyor. aklı bali olmadan bile kör olandan bahsediyor ayet. yani bizzat bildiğimiz körden bahsediyor. selam ile..

[islamci]

Ve resûlen ilâ benî isrâîle ennî kad ci’tukum bi âyetin min rabbikum, ennî ehluku lekum minet tîni ke heyetit tayri fe enfuhu fîhi fe yekûnu tayran bi iznillâh(iznillâhi), ve ubriul ekmehe vel ebrasa ve uhyîl mevtâ bi iznillâh(iznillâhi), ve unebbiukum bi mâ te’kulûne ve mâ teddehırûne, fî buyûtikum inne fî zâlike le âyeten lekum in kuntum mu’minîn(mu’minîne). (ali imran 49)



Ve onu (Meryem oğlu Îsâ Mesih'i ), "Benî İsrâîl'e (İsrailoğulları'na)" resûl olarak gönderecek. (Onlara şöyle diyecek): "Muhakkak ki ben size Rabbiniz'den âyet (mucizeler) getirdim. Ben gerçekten size nemli topraktan kuş heykeli yaparım, sonra onun içine üflerim. O zaman o, Allah'ın izniyle kuş olur. Doğuştan kör olanı ve abraş(cüzzam) hastalığını iyileştiririm. Ve Allah'ın izniyle ölüyü diriltirim. Yediğiniz şeyleri ve evlerinizde biriktirdiğiniz şeyleri size haber veririm. Eğer siz mü'minler iseniz muhakkak ki bunlarda sizin için elbette âyetler (deliller) vardır.” (ali imran 49)


ifadeler hep doğuştan körü kastediyor. selam ile..

[cerezci]

hepinize saygı ve selam ederim.selamün alkm.doğuştan kör deki kasıt her insanın yaratılış sırrında enel hak kelimesi geçer fakat insanın doğumuyla birlikte bu tersine çevrilir ve bizlere saçma sapan öğterilen şu ruhlar yaratılırken rabbiniz kimdir hikayesidir. ama asıl olan o değil allahın bizleri yaratırken her zerremizin enel hakkım demesidir.aradaki fark şudur ruhlar yaratılıp sonra dünyaya gönderilmemiştir yani öyle olmuş olsa idi yaratan devemlı yaratma halindeyim demezdi.bu kısa bir not diğerlerine gelince bakın insanlar zannediyor ki peygamber (hz.muhammed.)doğduğundan beri peygamber veya doğmadan önce peygamber veya vahiyler gelmeden önce de peygamber zannediyor lar .halbuki o vahiyler gelmeden önce peygamberliği bırak müslüman bile değil di. burasını anladıktan sonra doğuştan kör manasına gelelim .sen yol bilmez yordam bilmezken biz seni doğru yola iletmedik mi ifadesi geçer kuranda...insanlar yaratılırken fıtrat üzere yaratılır ama yaşadığı çevre onları etkiler ve ergenlik çağına kadar devam eder ama burada ergenlik bizim anladığımız anlamda değil allahın anlattığı anlamda ergenlik bir insanın dinini seçmeye başlaması onun ergenlik zamanıdır.işte ergenlikteki kasıt doğuştan manasıdır.benimde şunu iyi bilmem gerekiyor ki bu karşımda bulunan insanlar yani sizlerin bir çok noktayı keşfetmiş ümmi olmayan bir insan topluluğu olduğunuz dur.yeri gelmişken onu da söylemeden geçemeyeceğim ümmi kavramı okuma yazma bilmeyen demek değildir.bizlere hep bu şekilde öğretildi ama okuma yazma bilmeyen bir kişi ticaret yapabilir mi size soruyorum. ordan burdan ne kadar uydurma yakıştırma var ise peygambere yakıştırmışlar halbu ki onların ki zandan öteye geçemez.bir şeyin delil olması için beyyine olması için yazılı olması gerekir .kuranda vadeli alışverişlerinizi yazınız daki kasıt ta işte delil beyyine olsun diyedir.hadisler hz. muhammed öldükten 150 sene sonra yazılmaya başlamıştır ki bunu bırakın aynı olayı on kişi aynı anda görseler bile hepsi de aynı olayı aynı derecede anlatamaz hepsi de gördüğü açıyı anlatabilir bu ise delil sayılmaz delil olması için kesinlik ifadesi gerekir.alaca kavramına gelince bu insanların kalbinde hastalık olanlarına verilen isim dir.yani kısaca munafıklık yolunda ilerleyen ama munafık ta olamayan müslümanda olamayan seçimini yapmamış seçimini yapmak üzere olan insanın adıdır.şunu iyi bilelim ki bu tip insanlar asla kafir değildir.şöyle etrafımıza baktığımızda bu tip insanları çook görürsünüzdür de yardım etmek istersiniz ama kimileri sizi dinler kimileri de topukları üzere ters çevrilir giderler işte sizi dinleyenlerin ismi alacadır.gelelim cin kavramına ben cinlerle konuşurum dedim bazıları buna inandı bazıları da medyum değilsiniz inşallah dedi şarlatanlık ayrı bir şey bildiğini ters açıdan anlatmak ayrı....size şunu sorayım...aynaya baktığınız zaman o siz misiniz sorusuna evet derseniz yalan söylemiş olursunuz çünkü o siz değilsiniz dir bu ben değilim deseniz de yalan söylemiş olursunuz çünkü o sizsiniz dir .işte burada cenabı allah ta her birimizin anlayacağı herbirimizin bakış açısına göre bir din göndermiş ama bunu her birimiz farklı yerlerden anlayabiliyoruz ama sonuç ta hepsi kuranın yani allahın dediği konusun da birleşince ortaya hanif dini çıkar.ayna ya hiç arkasın dan bakmayı denediniz mi ...? kimileri de işte arkasın dan bakar da kendilerini görürler işte ama onlar öyle olmasını istedikleri için kendilerini görürler halbu ki baktıkları zandan başkası değildir.benim yaptığım ise sadece beni bağlar ve bunlar sadece benim yorumum dur.doğru ise allahtandır ben yanlışımdır.ölülerle konuşmamı bir çoğunuz anladı gelelim cinlerle olan bölüme siz hiç cinlerin kuran dinlediğini duydunuz mu?cin ile can ayrıdır araştırın cannı dumansız ateşten yarattık der.cin değil.bu kitaptan hesaba çekeceğim diyor ama o zaman da böyle bir kitap yani kuran yok ki?hangi kitap o zaman işte tılsım bu furkan dediği de bu zaten yaşam biçimi fıtrat olan da bu .kısaca yabancı olan fıtrata yabancı olan banasın dadır .insanın diğer ismi ise cin dir ama fıtrata yabancı olanların ismidir.sizler demez misiniz turist diye işte fıtrata uzak olana da allah cin diyor.ben kısaca burada delilsiz olarak anlattım.fakat sizlere delillerini kuranda tek tek açıklayacağım.bir arkadaşımız da bana sadece isanın dininden misiniz diye sormuş.ben de ona şu soruyu sorayım siz sadece muhammedin dinin den misiniz yok sa ortada bir çok din vahyedildi de bizim mi haberimiz yok.?benim dinim de çelişki bulamazsınız ....her örnekten bir örnek verdik hiç bir eksik bırakmadık der.....kardeşim isanın dini ile musanın dini muhammedin dininden farklı değil bizler onları farklı olduğunu zannediyoruz..işte fark bu...selametle..

[islamci]

bir sürü şey açıklamışsın eyvallah ama ben aradığım yanıtı bulamadım. doğuştan körü diye ifade sizin dediğiniz gibi fıtrat değildir. kör diyince aklınıza ilk gelen şey gözleri görmeyendir. yani ışık nedir bilmez görmekten yoksun kişidir. zaten ayette doğuştan demesi bu yüzden. çünkü her insan doğarken müslüman olarak doğar gözleri açıktır. yani Allah(c.c.) ı tanımak ve ona ibadet etmek üzere yaratılmıştır. sonradan körleşir. yani müslüman doğan çocuk hristiyan toplumda hristiyan, putperest toplumda putperest olur. yani sonradan körleşir(ilk anda kör değildir). doğuştan kör gözleri görmeyendir. ki böyle mucizevi olaylara Allah(c.c.) sebebiyet verir. ki Allah(c.c.) kudretlidir(herşeyi yaratabilir).
hz.isa doğuştan körü Allah(c.c.)ın izniyle toplumun karşısında inanmaları için mucize olarak gösterdi ki onu Allah(c.c.) ın oğlu (tövbe haşa) eylediler. yani senin düşünüdüğün gibi olsaydı ona yalancı diyeceklerdi. böyle bir yakıştırma yapmıyacaklardı. selam ile..

[dost1]

Aleykum Selam ! Değerli Cerezci Kardeşim!

Allah Razı olsun. Allah'ın Vahyinin denetimindeki akıldan çıktığı belli olan düşüncelerinizi bizlerle paylaşıma açtınız. Sağolun. Rabbim ilminizi artırsın.



ben isanın dinin denim .buyrun size bir konu .ben ölüleri diriltirim.alacayı iyileştiririm.ayrıca cinlerle de konuşurum.yorum bekliyorum .madem hanif sitesi bunlar burada yazılır ve tartışılır.selametle.. ..

Bu yazınıza aşağıdaki soruyu sorarak ayetler asmıştım.

Allah razı olsun. Sadece İsa 'nın(Allah'ın selamı üzerine olsun) dininden misiniz?

Bakara;136: Kulu amenna billahi ve ma ünzile ileyna ve ma ünzile ila İbrahîyme ve İsmaıyle ve İshaka ve Ya'kube velEsbatı ve ma utiye Musa ve Iysa ve ma utiyen Nebîyyune min Rabbihim* la nüferriku beyne ehadin minhüm* ve nahnü leHu müslimun;
Deyin ki: “Biz, Allah’a; bize inzal olunana; İbrahim’e, İsmail’e, İshak’a, Yakub’a ve esbat’a /torunlara inzal olunana; Musa ve İsa’ya verilenlere; Rablerinden Nebîlere verilenlere iman ettik... Onlardan hiçbirini tefrik etmeyiz/ayırmayız... Biz, O’na teslim olmuşlarız”.

Nisa;162: LakinirRasihune fiyl ılmi minhüm vel mu'minune yu'minune bi ma ünzile ileyke ve ma ünzile min kablike vel mukıymiynes Salate vel mü'tunez Zekate vel mu'minune billahi vel yevmil ahır* ülaike senü'tiyhim ecren azîyma;

Fakat onlardan ilimde rasih olanlar ile mü’minler , sana inzal olunana ve senden önce inzal olunana iman ederler, salatı ikame edicidirler, zekatı vericidirler ve Allah’a ve ahir güne mü’minlerdir... İşte onlara aziym bir ecir vereceğiz.

Şura;13:Şeraa leküm mined diyni ma vassa bihi Nuhan velleziy evhayna ileyke ve ma vassayna bih İbrahiyme ve Musa ve Iysa en ekıymüddiyne ve la teteferreku fiyh* kebüre alel müşrikiyne ma ted'uhüm ileyh* Allahu yectebiy ileyHi men yeşau ve yehdiy ileyHi men yüniyb

“Dini ikame edin ve onda tefrikaya düşmeyin” diye, O tek Dinden Nuh’a vasiyet ettiğini, Sana vahyettiğimizi, İbrahim’e, Musa’ya ve İsa’ya vasiyyet ettiğimizi, (Allah) sizin için şeriatlaştırdı... Kendilerini çağırdığın bu şey, müşriklere büyük geldi... Allah dilediğini kendine ictiba eder/seçer ve kendine yönelenleri de maksada hidayet eder ”...

Bu cevabımda belirtilen ayetler


...bir arkadaşımız da bana sadece isanın dininden misiniz diye sormuş.ben de ona şu soruyu sorayım siz sadece muhammedin dinin den misiniz yok sa ortada bir çok din vahyedildi de bizim mi haberimiz yok.?benim dinim de çelişki bulamazsınız ....her örnekten bir örnek verdik hiç bir eksik bırakmadık der.....kardeşim isanın dini ile musanın dini muhammedin dininden farklı değil bizler onları farklı olduğunu zannediyoruz..işte fark bu...selametle..

Bu sorunuzun cevabı değil midir?

Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur.
Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır.
Sevgi,saygı ve muhabbetle.
Allah'a emanet olunuz.

[nuh]

ali imran 7. Sana Kitab'ı indiren O'dur. Onun (Kur'an'ın) bazı âyetleri muhkemdir ki, bunlar Kitab'ın esasıdır. Diğerleri de müteşâbihtir. Kalplerinde eğrilik olanlar, fitne çıkarmak ve onu tevil etmek için ondaki müteşâbih âyetlerin peşine düşerler. Halbuki Onun tevilini ancak Allah bilir. İlimde yüksek pâyeye erişenler ise: Ona inandık; hepsi Rabbimiz tarafındandır, derler. (Bu inceliği) ancak aklıselim sahipleri düşünüp anlar. 29. De ki: İçinizdekileri gizleseniz de açığa vursanız da Allah onu bilir. Göklerde ve yerde olanları da bilir. Allah her şeye kadirdir. 52. İsa, onlardaki inkârcılığı sezince: Allah yolunda bana yardımcı olacaklar kimlerdir? dedi. Havârîler: Biz, Allah yolunun yardımcılarıyız; Allah'a inandık, şahit ol ki bizler müslümanlarız, cevabını verdiler58. (Resûlüm!) Bu söylenenleri biz sana âyetlerden ve hikmet dolu Kur'an'dan okuyoruz. 66. İşte siz böyle kimselersiniz! Hadi hakkında bilgi sahibi olduğunuz konuda tartıştınız; fakat bilgi sahibi olmadığınız konuda niçin tartışıyorsunuz! Oysa ki Allah, her şeyi bilir, siz ise bilmezsiniz.70. Ey ehl-i kitap! (Gerçeği) görüp bildiğiniz halde niçin Allah'ın âyetlerini inkâr edersiniz? 79. Hiçbir insanın, Allah'ın kendisine Kitap, hikmet ve peygamberlik vermesinden sonra (kalkıp) insanlara: Allah'ı bırakıp bana kul olun! demesi mümkün değildir. Bilakis (şöyle demesi gerekir): Okutmakta ve öğretmekte olduğunuz Kitap uyarınca Rabbe hâlis kullar olunuz. en am 55. Böylece suçluların yolu belli olsun diye âyetleri iyice açıklıyoruz 83. İşte bu, kavmine karşı İbrahim'e verdiğimiz delillerimizdir. Biz dilediğimiz kimselerin derecelerini yükseltiriz. Şüphesiz ki senin Rabbin hikmet sahibidir, hakkıyle bilendir. maide 75. Meryem oğlu Mesîh ancak bir resûldür. Ondan önce de (birçok) resûller gelip geçmiştir. Anası da çok doğru bir kadındır. Her ikisi de yemek yerlerdi. Bak, onlara delilleri nasıl açıklıyoruz, sonra bak nasıl (haktan) yüz çeviriyorlar. 110. Allah o zaman şöyle diyecek: «Ey Meryem oğlu İsa! Sana ve annene (verdiğim) nimetimi hatırla! Hani seni mukaddes ruh (Cebrail) ile desteklemiştim; (bu sayede) sen beşikte iken de yetişkin çağında da insanlarla konuşuyordun. Sana kitabı (okuyup yazmayı), hikmeti, Tevrat ve İncil'i öğretmiştim. Benim iznimle çamurdan, kuş şeklinde bir şey yapıyordun da ona üflüyordun, hemen benim iznimle o bir kuş oluyordu. Yine benim iznimle anadan doğma körü ve alacalıyı iyileştiriyordun. Ölüleri benim iznimle (hayata) çıkarıyordun. Hani İsrailoğullarını (seni öldürmekten) engellemiştim; kendilerine apaçık deliller (mucizeler) getirdiğin zaman içlerinden inkâr edenler, «Bu, apaçık bir sihirden başka bir şey değildir» demişlerdi. 118. Eğer kendilerine azap edersen şüphesiz onlar senin kullarındır (dilediğini yaparsın). Eğer onları bağışlarsan şüphesiz sen izzet ve hikmet sahibisin» dedi nisa 85. Kim iyi bir işe aracılık ederse onun da o işten bir nasibi olur. Kim kötü bir işe aracılık ederse onun da ondan bir payı olur. Allah her şeyin karşılığını vericidir

[Ali Rıza Borazan]

Selamün aleyküm kardeşler çerezciyi yalnız buldunuz galiba,Peyghamberlerin diğer insanlardan farkı sadece Allahtan gelen vahiylerin muhataplığı ve onu cesurca hayatlarına uygalamışlığıdır. Diğer yönleri ile peygamberlerin olağan üstü harikulade gösterdikleri bir mucizeleri yoktur. Mucizeler sadece Allaha aittir. Kuranda geçen ayet ve kelimelerin mutlaka iki anlamı vardır. Gerçek ölüyü diriltme Allaha aittir dünyada böyle bir dirilme olmamış ve olmayacaktır.21/95- Yıkıma uğrattığımız bir ülkeye (tekrar dünya hayatı) imkansız (haram)dır; hiç şüphesiz onlar, (dünyaya) bir daha geri dönmeyecekler. Bu ayete göre eğer hazreti isa ölüleri gerçek anlamında diriltmiş olsaydı Kuranda çelişki olurdu. Allahtan başka kimse gerçek anlamında ölüyü diriltemez o da Ahiret aleminde Yeni bi yaratılış biçimi ile yaratılıp diriltilecekler. insanlar dünya hayatında yapmış oldukları iyi veya kötü davranışlardan hesaba çekileceklerdir. Hazreti isanın dirilttiği ölü mecazi anlamında olan ölüdür. Yani vahye karşı gözleri kör kulakları sağır kalpleri de mühürlü olanların vahyin güzel anlatılması ile duyarsız olanların duyarlı hale getirilmesi anlamındaki ölüdür o da kişi kendisi istiyecek allah da dileyecek ve müslüman olacak başka türlü mümkün değil. Kuranı Bütünsel olarak düşündüğümüz zaman o zaman Nuh peygamberin oğlunu yola getirememesi buna güzel bir örnek değil mi. Cinlerle Konuşurum diyor. Kardeşimiz. eğer cinleri beş duyularla algılanamayan varlıklar olarak beyini işgal ederseniz o zaman o sözcükler de size yabancı gelebilir Ama kuran Cinleri tanımlarken Nötür bir varlık olan insanın yaşam ve davranış biçimlerine göre yüklenen sıfatlar olarak algılanması gerekir. o zaman cinleri yabancı insan olarak alırsan Peygamber efendimizin konuştuğu gibi biz de konuşabiliriz neden olmasın. selam ve sevgilerimi sunarım.