PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Allah'ın Resulu/Nebisi Muhammedin Evlilikleri


dost1
20. October 2008, 02:50 AM
Selamun Aleykum! Değerli Kardeşlerim!

Allah Resulu Muhammed'in (Allah'ın selamı üzerine olsun) evlilikleri ile ilgili Prof Dr.Rıza SAVAŞ'ın "İlk Dönem İslam Toplumunda Kadının Konumu" adlı makalesinden aldığım bir bölümü sizlerle paylaşmak istiyorum.

A- Hz.Peygamber’in Mekke’de Yaptığı Evlilikler

a- Hz. Hatice bint Huveylid

Tarihçilerin bildirdiğine göre Hz. Hatice, henüz yirmi beş yaşında olan Hz. Peygamber’le evlenirken, yirmi sekiz yaşlarında bir dul olup, iki çocuk annesidir. Hz.Hatice’nin, Hz.Peygamberle evlenirken kırk yaşlarında olduğu rivayeti de vardır. Ancak biz, yirmi sekiz yaş rivayetinin doğru olduğunu düşünüyoruz. Hz. Peygamber, nübüvvetin onuncu senesinde (yaklaşık 619 m.) Hz. Hatice’nin vefatına kadar yirmi beş yıl onunla evli kalmış ve ondan el-Kâsım ve Abdullah adlarında iki oğlu; Zeyneb, Rukayye, Fatıma ve Ummu Kulsûm adlarında dört kızı olmuştur [227]

b- Sevde bint Zem’a (öl: 54 h.)

Hz. Hatice öldüğü zaman, Mekke devrinin çilekeş müslümanlarından olan Havle bint Hakîm isimli bir kadın, Hz. Peygamber’e gelir ve ona “çocuklarına anne ve evi idare” edecek bir kadınla evlenmesi gerektiğini söyler. Havle bu özelliklerde bir kadın araştırır ve Sevde’yi Hz. Peygamber’e ister [228]. Mekke devrinin ilk yıllarında müslüman olan Sevde ve kocası, Habeşistan’a hicret etmiş ve et-Taberî’nin kaydına göre kocası orada Hıristiyan olmuş ve ölmüştür [229]. Dul kalan Sevde’nin, Mekke’ye döndüğü ve İslâm’ı kabul etmeyen babası ve kardeşi Abd ile yaşamaya mecbur olduğu anlaşılmaktadır [230]. Hz. Peygamber’le nübüvvetin onuncu yılında (yaklaşık 619 m.) evlenen Sevde, bu olumsuz ortamdan kurtulduğu gibi onun çocuklarının da yetiştiricisi olur [231].

dost1
20. October 2008, 02:51 AM
B- Hz.Peygamber’in Medine’de Yaptığı Evlilikler
26.
27. Hz.Peygamber’in Medine devrinde yaptığı evlilikleri yukarıda ileri sürdüğümüz yaklaşımlar çerçevesinde iki gruba ayırabiliriz:
28.
a- Kureyş kabilesi ile yakınlık kurmak için gerçekleştirilen evlilikler
29.
Kureyş kabilesi Arabistan’ın en önemli kabilelerinden biri idi ve yarımadanın merkezi diyebileceğimiz Mekke’de yaşıyordu. İslam’ın geldiği yedinci yüzyılda Mekke, Arabistan’ın ticarî faaliyetlerinin şekillendiği önemli bir konuma gelmişti. Bu yönüyle Kureyş’in, hem Arap kabileleri hem de komşu milletlerle yakın ilişkileri vardı. Bu sebeplerle Hz.Peygamber, Arabistan’a ve komşu memleketlere İslam mesajını ulaştırmanın yolunun, Kureyş’ten geçtiğini biliyordu. Hz.Peygamber, Kureyş’i kendi tarafına çektiği zaman, diğer kabilelerin fazla direnemeyeceklerini tahmin ediyordu diyebiliriz.
Tarih kaynakları, Hz.Peygamber’in, Kureyş kabilesinden olan değişik altı aileye mensup kadınlarla evlilik yaptığını bildirmektedir. [232]

dost1
20. October 2008, 02:51 AM
Hz.Peygamber’in Kureyş Kabilesinden Aldığı Hanımlar:

KADININ ADI KABİLESİ

1- Hatice Esed b. Abdiluzza
2- Sevde Amir b. Lüey
3- Aişe bint Ebibekr Teym
4 -Hafsa bint Ömer ‘Adi
5- Ummu Habibe bint Ebi Süfyan Ümeyye
6- Ummu Seleme Mahzun

Müslümanlar Medine’ye hicret ettikten sonra Kureyş, Hz.Peygamber’i yine rahat bırakmadı. Düşmanca tavırlarını her geçen gün daha da artırdı. Hz.Peygamber, on üç yıldan beri denediği bütün yollar kapanınca başka çabalarla beraber Kureyş’in değişik kollarına mensup kadınlarla evlenme yolunu denedi. Böylece Kureyş kabilesinin düşmanlıklarını azaltmayı düşündü diyebiliriz.

dost1
20. October 2008, 02:53 AM
(1) Âişe bint Ebîbekir (öl: 58 h.)

Sevde’de olduğu gibi Havle bint Hakîm, Âişe’yi de ailesinden, Hz. Peygamber’e ister [233]. Yaklaşık olarak hicretten iki yıl evvel nikâh kıyılmasına rağmen, düğün Medine döneminde gerçekleştirilir.
İslâm’ı kabul eden birkaç kişiden biri olan ve bu uğurda malıyla canıyla çalışan Hz.Ebûbekir’le Hz.Peygamber arasındaki dostluk ve yakınlık bu evlilikle daha da artar.
Hz. Âişe’nin İslâm’ı doğru anlayıp ve doğru aktarmadaki başarısına bakarak, Hz. Peygamber’in onunla evlenmekle ne kadar isabetli bir karar verdiğini kolayca görebiliriz [234].
30. Aişe, Kureyş’in Teym oğullarına mensup bir hanımdır. Kaynakların belirttiğine göre bu kabileye mensup olan Abdullah b. Cüd’an, İslam öncesi dönemde “Kureyş’in efendisi” idi. [235] Zulmü ortadan kaldırmayı hedefleyen “Hilfü’l-Fudül Cemiyeti”, onun evinde toplanmıştı. Abdullah b. Cüd’an’uın oğlu Amr’ın Bedir savaşında Kureyş ordusu içinde müslümanların karşısına çıktığı ve öldürüldüğü rivayet edildiğine göre [236] Teym oğullarının önemli kişilerinin henüz müslüman olmadığı ve İslam düşmanlığında ön saflarda yer aldığı anlaşılmaktadır.
31. Hz.Peygamber, Hz.Aişe ile hicretin birinci yılında evlenince Kureyş içinde önemli bir yeri olan, Teym oğulları ile akraba oldu. O böylece Teym oğullarının İslam’a karşı düşmanlıklarını azaltmayı, dolayısıyla Kureyş’in müslümanlara karşı direncini kırmayı hedefledi diyebiliriz.
32.

dost1
20. October 2008, 02:53 AM
(2) Hafsa bint Ömer (45 h.)

Sire kaynakları Hz.Peygamber’in Hafsa ile hicretin üçüncü yılında evlendiğini bildirmektedir. Hafsa İslam’dan önce Kureyş’in “Sifare” işlerini yürüten ‘Adî oğullarına mensup dul bir hanımdır. Sifare, Mekke şehir devletinin dış işlerini yürütme anlamında kullanılabilir. [237] Bu sebeple ‘adî oğulları, hem Kureyş hem de diğer Arap kabileleri üzerinde ağırlığı olan önemli bir kabiledir.
Hz.Peygamber, Hafsa ile evlenerek ‘Adî oğullarının tamamını İslam’a çekmek, böylece hem Kureyş hem de başka kabilelere mesajlar göndermek gibi bir olumlu adımı atmıştır.
Hafsa’nın kocası üçüncü hicrî senede cereyan eden Uhud savaşında aldığı yaradan şehit olur [238]. Hz. Ömer, kızını ileri gelen müslümanlardan biriyle evlendirmek için, Hz. Peygamber’in kızı olan eşi Rukayye’yi henüz kaybetmiş bulunan Hz. Osman’a teklif eder. Hz. Osman, Hafsa ile evlenmeyi kabul etmeyince Hz. Ömer, aynı teklifi bu defa Hz. Ebûbekir’e yapar, fakat ondan da olumlu cevap alamayınca çok üzülür. Bütün bunları öğrenen Hz. Peygamber, Hafsa ile evlenmek istediğini Hz. Ömer’e haber verir. Bu evlilik sayesinde, Hz. Peygamber’den sonra, hilafet makamına geçecek olan ilk üç halifesinin dostlukları bozulmak üzere iken düzelir ve Hz. Ömer’le Hz. Peygamber arasındaki yakınlık daha da artar.
O devirde okuma yazma bilen pek ender kültürlü kadınlardan biri olan Hafsa, üçüncü hicrî yılda Hz. Peygamber ailesine katılır [239].

dost1
20. October 2008, 02:54 AM
(3) Ummu Habîbe bint Ebî Sufyân (öl: 44 h.)

Ebû Sufyân’ın kızı olan Ummu Habîbe’nin, kocası Ubeydullah b. Cahş’la beraber Mekke devrinde İslâm’ı kabul ettiği ve Habeşistan’a sığındığı rivayet edilmektedir. Ubeydullah, orada Hıristiyanlığa girer ve Habeşistan’da ölür. Hz.Peygamber, dininde sebat eden Ummu Habîbe ile evlenmek için bir elçi gönderir. Ummu Habîbe de bu teklifi kabul edince nikah kıyılır.
Hz.Peygamber’in bu hanımla hicretin yedinci yılında evlendiğini kaydedenler [240] bulunmakla birlikte İbn İshak, bu evliliğin, Zeyneb bint Huzeyme’nin Hz.Peygamber’le evliliğinden sonra ve Ummu Seleme’nin Hz.Peygamber’le evlenmesinden önce gerçekleştiğini kaydeder. [241] Diğer yandan kaynaklar, Hz.Peygamber’in, Bedir savaşından sonra Amr b. Umeyye ed-Damrî’yi Habeşistan’a gönderdiğini [242] ve buradaki müslümanların bir kısmının Medine’ye döndüğünü bildirmektedir. [243] Bu durumda Hz.Peygamber’in, Ummu Habibe ile evliliğinin üç veya dördüncü hicrî yıllarda gerçekleştiğini ifade eden rivayetlerin doğru olduğu kabul edilebilir. Dönemin tarihî olaylarına uygun düşmesi sebebiyle biz de bu rivayeti doğru kabul ediyoruz.
Bedir savaşından sonra Mekke reisliğini ele geçirmiş olan Ebu Süfyan’ın kızı Ummu Habibe ile Hz.Peygamber’in evliliği, hem çok eski dönemlere giden Haşim oğulları ile Ümeyye oğullarının arasındaki düşmanlığı ortadan kaldırmayı hem de Kureyş’in İslam’a yakınlaşmasını sağlamayı kolaylaştırdığı söylenebilir. Dönemin olaylarının canlı şahidi olan İbn Abbas, “Olabilir ki Allah, aranızda düşmanlık bulunan kimselerle sizin aranızda dostluk meydana getirir” [244] ayetinin, Hz.Peygamber’in Ummu Habibe ile evlenmesi konusuyla ilgili olduğunu söyler. [245] Esasen tarihçiler de bu evliliğin bahsedilen yakınlığı sağladığını ifade ederler [246].

dost1
20. October 2008, 02:54 AM
(4) Ummu Seleme (öl: 59 h.)

Tarih kaynakları, ilk müslümanlar arasında yer alan Ummu Seleme’nin, bu uğurda çektiği sıkıntılara ve katlandığı eziyetlere yer vermektedir. Medine’de bu sıkıntılarını tam unutmuşken, kocasını kaybeden Ummu Seleme, tekrar üzüntüye düşer. Hz. Peygamber, onunla evlenerek üzüntülerine son verir.
Ummu Seleme, Mahzûm kabilesine mensup olduğu için, bu kabileden inanmayanların, müslümanlara yakınlaşması hicrî dördüncü yılda yapılan bu evlilikle sağlanmıştır denebilir. Kültürlü bir kadın olan Ummu Seleme’nin [247], ilme büyük hizmetleri olduğu bilinmektedir. Bunda, onun Hz. Peygamber’le evliliğinin, çok önemli katkıları olduğu açıktır.
Hz.Peygamber’in en büyük düşmanlarından biri olan Ebu Cehil Mahzum oğullarına mensup birisi idi. O, Bedir savaşında öldü. Bu evlilik, Mahzum oğullarıyla olan düşmanlığı azaltmış, hatta yakınlaşmalar meydana getirmiştir. Uhud savaşında müslümanların savaşı kaybetmelerinde önemli rolü olan meşhur komutan Halit b. el-Velid de bu kabileye mensup bir kimsedir. Halit b. el-Velid’in İslam’ı kabul etmesi, Hz.Peygamber’in Ummu Seleme ile evlenmesinden sonradır. [248] Demek ki bu evlilik de beklenen sonuca ulaşmada gerekli katkıyı sağlamıştır.

[239] İbn Sa’d, et-Tabakât, VIII, 81-86; el-Buhârî, Sahîh, VI, 130 (Nikâh, 33).
[240] İbn Sa’d, et-Tabakat, Beyrut 1968, VIII,99.
[241] İbn İshak, Sîre, Konya 1981, s.241-242.
[242] M.Hamidullah, el-Vesaiku’s-Siyasiyye, Beyrut 1985, s.99
[243] İbn Hişam, es-Sîre, Mısır, 1955, II,362.
[244] Mumtehine(60),7.
[245] Rıza Savaş, Hz.Muhammed Devrinde Kadın, s.196.
[246] el-Ferrâ, Maani’l-Kur’an, III, 150; İbn Habîb, el-Muhabbar, 88-89; el-Belâzurî, Ensâb, I, 439.
[247] İbn Sa’d, et-Tabakât, VIII, 86-96; el-Belâzurî, Futûhu’l-Buldân, 458 (Türkçe T., 693); Hamidullah, İslâm Peygamberi, II; 734-755.

dost1
20. October 2008, 02:54 AM
(5) Zeyneb bint Cahş (öl: 20 h.)

Hz. Peygamber’in halası Umeyme bint Abdilmuttalib’in kızı olan Zeyneb, evlilik konusunda fikir sorunca, Hz. Peygamber ona, azatlı kölesi (mevlâ) ve evlatlık edindiği Zeyd b. Hârise ile evlenmesini tavsiye eder [249].
İnsanların köle ve hür diye ikiye ayrılıp, kölelerin toplumda aşağılanıp horlanmasına karşı çıkan Hz. Peygamber, her fırsatta seviyelerini yükselterek onları hür insanlarla eşit yapmaya çalışır.
Azatlı köle Zeyd, hür ve ileri gelen bir aileden olan Zeyneb’le evlenir, fakat bu evlilik iyi yürümez. Zeyd, Hz.Peygamber’e gelerek Zeyneb’le geçinemediklerini söyler. Bunun üzerine Hz. Peygamber ona: “Allah’tan kork. Hanımını boşama...” [250] der. Muhtemelen bu geçimsizliğin sebeplerini iyice öğrenmek için Hz. Peygamber, Zeyd’in evine gider, fakat Zeyd evde bulunmadığı veya Zeyneb uygun durumda olmadığı için içeri girmez ve geri dönerken “Kalbleri bir halden diğer bir hale çeviren Allah ne yücedir” der [251]. Acaba Hz. Peygamber, bu sözlerle şunu mu kastetmektedir? Bu kadar güzel ve soylu bir kadınla Zeyd neden geçinemez? Zeyd’in ondan bu kadar nefret etmesi, ancak onun kalbini Allah’ın, bir halden başka bir hale çevirmesiyle mümkün olabilir.
İddetini bekledikten sonra beşinci hicrî yılda Hz. Peygamber’in Zeyneb’le evlenmesini emreden ayet nazil olur. Arap örf ve adetine göre bir kimsenin, evlatlığının dul kalan eşi ile evlenmesi yasaktır. Hz. Peygamber’in Zeyneb’le evlenmesi bu yasağı fiilî olarak ortadan kaldırır [252]. Bu sebeple “Muhammed oğlunun karısı ile evlendi” diyenler bulunduğu ve “Muhammed, sizlerden hiç birinizin babası değildir...” [253] ayetinin bu konuda nazil olduğu rivayet edilmektedir [254].
Muhtemelen Hz.Peygamber, çıkan bu dedikoduları önceden tahmin ettiği için bu evliliği istemediği anlaşılmaktadır. Ancak vahiy gelince artık yapacak bir şey yoktur.
Bu evlilikle ilgili rivayetler, genelde bu konu etrafında dolaşır. Biz olayın başka bir boyutuna değinmek istiyoruz. Zeyneb bint Cahş’ın mensup olduğu aile [255], Ebu Süfyan b. Harb ailesinin antlaşmalısı(Halîf) idi. [256] Yukarıda da işaret edildiği üzere Hz.Peygamber, Mekke reisi olan Ebu Süfyan’la yakınlık kurmak için onun kızı olan Ummu Habibe ile evlenmişti. Hz.Peygamber, Zeyneb bint Cahş’la evlenmek suretiyle ikinci bir adım daha atmış oldu.

Hz.Peygamber’in, Kureyşli kadınlarla yaptığı bu evlilikler, gerekli yakınlaşmayı sağladı. Diğer gelişmelerle birlikte bu evlilikler de müslümanlarla Kureyş arasındaki buzları eritti ve Hz.Peygamber, hicretin altıncı yılında Hudeybiye’de Kureyş’le on yıllık bir barış antlaşması yapmayı başardı. Bu İslam’ın önündeki engellerin kalkmasına çok olumlu katkılar sağladı.

[248] Mustafa Fayda, Allah’ın Kılıcı Halit b. Velid, İstanbul 1990, s.120
[249] Ebû Nuaym, Hilyetu’l-Evliyâ, II, 52.
[250] el-Ahzâb, (33), 37.
[251] İbn Sa’d, et-Tabakât, VIII, 101.
[252] el-Ahzâb, (33), 36-40.
[253] el-Ahzâb, (33), 40.
[254] İbn Sa’d, a.g.e., III, 42-43, VIII, 114.
[255] Zeyneb, Hz.Peygamber’in halası Ümeyme bint Abdilmuttalib’in kızıdır. Zeynebin babası Cahş, Huzeyme kabilesine mensuptur. Bkz.İbn Sa’d, et-Tabakat, VIII,101.
[256] İbn Sa’d, et-Tabakat, VIII,45-46.

dost1
20. October 2008, 02:55 AM
b- b- Hz.Peygamber’in Diğer Kabilelerden Aldığı Hanımlar:

KADININ ADI KABİLESİ

1- Zeyneb bint Huzeyme Amir b. Sa’saa
2-Reyhane Yahudi
3- Cuveyriyye bint el-Hâris Mustalik
4- Safiyye bint Huyey Yahudi
5-Meymûne bint el-Hâris Amir b. Sa’saa

Hudeybiye antlaşmasından sonra Hz.Peygamber’in, Kureyş kabilesine mensup hiçbir hanımla evlenmemesi, onun evliliklerinin belli bir siyasî amacının olduğunu açıkça ortaya koymaktadır.
Hz.Peygamber, Kureyş kabilesiyle yakınlaşmayı sağlamak için evlilikler yaparken, diğer kabileleri tamamen ihmal etmemiştir. Fakat bu konuda Hudeybiye antlaşmasına kadar asıl hedefin Kureyş’le yakınlaşmak olduğu dikkatimizi çekmektedir. Aşağıda isimlerini vereceğimiz hanımlarla Hz.Peygamber’in yaptığı evlilikleri bu çerçeve içinde değerlendirmek daha uygun olacaktır.

dost1
20. October 2008, 02:55 AM
(1) Zeyneb bint Huzeyme (öl: 4 h.)

Necd bölgesinde yaşayan ve Arabistan’ın en güçlü kabilelerinden biri olan Âmir b. Sa’sa’a kabilesine mensup olan Zeyneb, kocası Bedir savaşında şehit olduğu için dul kalmış bir hanımdır [257].
Hz. Peygamber, Medine’ye hicret ettikten sonra, Mekkeli düşmanlarının kuzeye geçiş yollarını kontrol altına almak ve İslâm’ın yayılmasını sağlamak gibi gayelerle Medine’nin güney batı bölgelerine seriyye ve gazveler düzenler ve bölgedeki bazı kabilelerle antlaşmalar yapmayı bile başarır [258].
33. Bedir savaşından sonra, Medine’nin batısından geçen kuzeye giden Kureyş’in en işlek ticaret yolu, müslümanların denetimi altına geçti diyebiliriz. Kureyş, artık kuzeye gitmek için Medine’nin doğusundan geçen yolu kullanmaya başlayınca, Hz.Peygamber de askerî hareketlerini doğuya yönlendirdi.
34. Hz.Peygamber’in, bahsettiğimiz bu dönemlerde Medine’nin doğu bölgelerinde yaşayan Amir b. Sa’saa kabilesine mensup bir hanım olan Zeyneb bint Huzeyme ile evlendiği anlaşılmaktadır. Hz.Peygamber’in, Zeyneb’le evlenmeden önce Medine’nin doğu bölgelerine dört askerî sefer yaptığı ve bunlardan üçünün başında bizzat kendisinin bulunduğu gelen rivayetlerden anlaşılmaktadır [259].
35.
Bahsedilen askerî hareketler şunlardır:

36. Seferin Adı 37. Komutanı 38. Yılı 39. Ayı
40. 1-Karkaratu’l-Kudr Gazvesi: 41. Hz.Muhammed 42. 3 43. Muharrem
44. 2-Gatafan Gazvesi 45. Hz.Muhammed 46. 3 47. Rebiu’l-Evvel
48. 3-Benu Süleym Gazvesi 49. Hz.Muhammed 50. 3 51. Cümade’l-Ula
52. 4-Zeyd b. Harise Seriyyesi 53. Zeyd b. Harise 54. 3 55. Cümade’l-Ahire
56.
57. Bu dört seferden sonra Hz.Peygamber’in, Zeyneb bint Huzeyme ile hicretin üçüncü yılı Ramazan ayında evlendiği nakledilmektedir [260].
58. İslam öncesi dönemde Zeyneb bint Huzeyme’ye “Miskinlerin annesi” dendiği rivayetini dikkate aldığımız zaman, Hz.Peygamber’in, bu hanımla evlenmesi, hem Amir b. Sa’saa kabilesini hem de Zeyneb’in iyi ilişkiler içinde olduğu kabileleri etkilemiştir diyebiliriz.
59. Bu evlilikten sonra Amir b. Sa’saa kabilesinin İslam’a ilgisinin arttığı anlaşılmaktadır. Hz.Peygamber’in, Zeyneb bint Huzeyme ile evlenmesinden birkaç ay sonra Amir b. Sa’saa kabilesinin başkanı, Hz.Peygamber’e gelerek kabilesine İslam’ı anlatmaları için öğretmenler göndermesini ister. Hz.Peygamber de bu isteği yerine getirir. Ancak Hz.Peygamber’in, gönderdiği yaklaşık yetmiş kişi Bi’ru Maune denilen bir yerde kılıçtan geçirildiler. [261] Bunu yapanların, bahsedilen yakınlaşmayı istemeyen aynı kabilenin bir başka kolu olduğu anlaşılmaktadır.
60. Zeyneb de bu olaydan birkaç ay sonra vefat eder. Bundan sonra bu kabilenin İslam’a mesafeli durduğu söylenebilir. Çünkü Amir b. Sa’saa kabilesi, Huneyn gazvesinden sonra ancak hicretin dokuzuncu yılında Müslümanlığı kabul etmiştir.
61.

[257] İbn Sa’d, et-Tabakât, VIII, 115.
[258] İbn Sa’d, a.g.e., II; 6-11.
[259] İbn Sa’d, et-Tabakat, II,31-36.

dost1
20. October 2008, 02:56 AM
(2) Reyhane( öl:10 h.)
62.
63. Bilindiği üzere Kureyş, hicretin beşinci yılının Şevval ayında Müslümanların diğer düşmanlarıyla birleşerek oluşturduğu on bin kişilik bir ordu(Çeşitli gruplardan oluştuğu için Kur’an bu orduya “Ahzab” adını verir) ile yaklaşık bir ay müddetle Medine’yi kuşatma altında tuttu. Medine içindeki Kurayza Yahudileri de kandırılarak müslümanları arkadan vurmaya ikna edildi. Ancak bu çabalar, müslümanların güçlü savunmaları ve daha başka sebeplerle Kureyş’in istediği sonucu sağlamadı. Kuşatma kaldırıldı. Hz.Peygamber çeşitli hiziplerden oluşturulan düşman ordusunun dağılan parçaları üzerine hiç vakit kaybetmeden gitmeye başladı. Evvela içerdeki Kurayza Yahudileri üzerine yürüyen Hz.Peygamber, onları saf dışı etti. Bunlardan alınan esirler arasında Reyhane ile evlenmek isteyen Hz.Peygamber’in bu isteği Reyhane tarafından kabul edilmez. Reyhane Yahudilik dininde kalıp cariye olarak yaşamayı tercih eder. Çok geçmeden Reyhane’nin Müslüman olduğu ve hürriyete kavuşturulduğu rivayet edilmektedir. [262]

dost1
20. October 2008, 02:56 AM
(3) Cuveyriyye bint el-Hâris (öl: 50 h.)
65.
66. Hendek savaşı için düşmanların harekete geçtiği bir devrede, el-Mustalik oğulları da müslümanlara karşı savaşmak için hazırlıklara başlar ve Kureyş’e destek verir. Hz. Peygamber, onlara anî bir baskın yapar ve çoğunluğunu kadın ve çocukların oluşturduğu yüzlerce esir alır. Bu gazvenin tarihi konusunda farklı rivayetler bulunmaktadır. Biz, bu gazvenin hicretin altıncı yılının Şaban ayında olduğu şeklindeki rivayete katılıyoruz. [263]
Esirler savaşa katılan müslümanlara dağıtılır. Kabile başkanının kızı olan Cuveyriyye, Hz. Peygamber’in huzuruna giderek ondan esirlikten kurtulmak için ödeyeceği fidye için yardım ister ve bu arada müslüman olduğunu da söyler. Hz. Peygamber, onun fidyesini öder ve ona evlilik teklifinde bulunur. Cuveyriyye bu teklifi kabul edip Hz. Peygamber’le evlenince müslüman askerler, ellerindeki Hz. Peygamber’in Cuveyriyye tarafından olan yeni akrabalarını, yani el-Mustalik oğullarının esirlerini serbest bırakırlar.
67. Bu evlilik, müslümanlarla el-Mustalik oğulları arasındaki düşmanlığı dostluğa dönüştürür [264]. Hz.Peygamber, bu dul hanımla evlenerek dostluk için önemli bir adım attı. Çok geçmeden bu kabilenin İslam’ı kabul ettiğini dönemin tarih kaynaklarından öğreniyoruz.
68.

[260] İbn Sa’d, et-Tabakat, VIII,115.
[261] Bu olayın hicretin dördüncü yılında olduğu rivayet edilmektedir. Bakınız: İbn Sa’d, et-Tabakat, II,51-54. İbn Hazm, Cemheretu’l-Ensâb, 261; Hamidullah, İslâm Peygamberi, II, 733-734.
[262] İbn Sa’d, et-Tabakat, VIII,129-131.

dost1
20. October 2008, 02:56 AM
(4) Safiyye bint Huyey (öl: 50 h.)

Yedinci hicrî yılda Hayber’i fetheden müslümanlar oradan ayrılmadan, Hz. Peygamber, Yahudilerin başkanlarının (melik) kızı olan Safiyye ile evlenir. el-Mustalik oğullarında olduğu gibi Hz. Peygamber’in bu evliliği yaparak, Yahudilerle dostluk kurmak niyetinde olduğu söylenebilir [265]. Ayrıca Safiyye’nin, Kurayza ve en-Nadîr Yahudilerinin efendisinin kızı olduğu için onun diğer esirler gibi kabul edilip bir şahsa verilmesinin uygun olmadığı ileri sürülmektedir [266].
69. İslam geldiği çağda Arabistan’da önemli miktarda Yahudi bulunduğu anlaşılmaktadır. Hz.Peygamber, Medine’ye hicret ettikten sonra burada bulunan Kaynuka, en-Nadîr ve Kurayza Yahudilerini de içine alan Medine halkının durumunu hukukî çerçeveye sokan bir yazılı belge imzalamayı başardı. Ancak Yahudiler, kendi hür iradeleri ile kabul ettikleri bu antlaşmaya aykırı hareket etmeye başladılar.
70. Bedir savaşından sonra, antlaşma metnine aykırı olarak Kureyş lehine adımlar atan Kaynuka Yahudileri ile müslümanlar arasında savaş çıktı. Savaşı kaybeden Kaynukalılar, kuzeyde bulunan bir başka Yahudi halkın yaşadığı Hayber’e göç ettiler. En-Nadîr Yahudileri de bu olaydan ders almadan yaptıkları savaşı kaybedince onlar da aynı yere gittiler. Kuzeydeki bu oluşum, çok geçmeden Kureyş’le birleşerek Hendek savaşını çıkardı.
71. Hz.Peygamber, bu adımı atarak Yahudilerle yakınlık kurmak ister. Ancak bunun mümkün olmadığını gören Hz.Peygamber’in, Hudeybiye’den hemen sonra Hayber üzerine yürüyerek bu şehri aldığı ve civar yerlerdeki Yahudilerle de antlaşmalar yaptığı bilinmektedir. Bu antlaşmalara rağmen Hz.Peygamber, Yahudilerin Müslümanlara yakınlık hissetmediklerini fark ediyordu. Hz.Peygamber, istenen yakınlığı sağlamak için önemli bir adım atarak Yahudilerin önemli bir ailesine mensup olan Safiiye ile evlenir.
72.

dost1
20. October 2008, 02:57 AM
(5) Meymûne bint el-Hâris (öl: 61 h.)

Yukarıda zikrettiğimiz Hz. Peygamber’in eşlerinden olan Zeyneb bint Huzeyme’nin üvey kız kardeşi olan Meymûne’nin, hepsi de değişik kabilelerin ileri gelenleriyle evli sekiz kız kardeşi bulunduğu rivayet edilmektedir [267]. Yedinci hicrî senede umre yapmak için Mekke’ye giden Hz. Peygamber, yaptığı antlaşmaya göre orada üç gün kalma hakkına sahiptir. Hz. Peygamber’in Meymûne ile evlenerek, hem Mekkeliler hem de Meymûne’nin değişik kabilelerden olan akrabalarıyla yakınlık ve dostluk kurmak istediği söylenebilir [268].
Hz.Peygamber, Meymune ile hicretin yedinci yılının sonlarında evlenmek suretiyle, Amir b. Sa’saa kabilesiyle bozulan ilişkileri düzeltmek istemiştir diyebiliriz.
Amir b. Sa’saa kabilesinin İslam’ı kabulü bu olaydan sonra gerçekleştiğine göre, Hz.Peygamber’in, Meymune ile evlenmesinin de buna olumlu katkıları olmuştur dememiz yanlış olmaz.
Amir b. Sa’saa heyetinin Huneyn gazvesinden sonra Medine’ye geldikleri ve bu heyetin içindeki Meymune’nin yakın akrabalarının Meymune’yi ziyaret ettikleri konuyla ilgili rivayetlerde genişçe anlatılmaktadır. [269]

[263] İbn Hişam, es-Sîre, II,289.
[264] İbn Sa’d, et-Tabakât, II, 63-65, VIII, 116-117; İbn Habîb, el-Muhabbar, 89-90.
[265] et-Taberî, Târîh, III, 18.
[266] el-Buhârî, Sahîh, I, 98 (Salât, 12); Muslim, Sahîh, II, 1044 (Nikâh, 14/84).
[267] İbn Habîb, a.g.e., 91.

dost1
20. October 2008, 02:59 AM
4- SONUÇ

Aşağıdaki tablodan da anlaşılacağı üzere, Hz.Peygamber, Medine döneminde Kureyş kabilesiyle Hudeybiye antlaşmasını imzaladığı zamana kadar ilk beş yıl içinde Kureyş kabilesinin değişik kollarına mensup hanımlarla evlilikler yapmıştır. Bu antlaşmadan sonra hiçbir Kureyşli kadınla evlenmemesi, Hz.Peygamber’in, bu evlilikleri Kureyş’le dostluk kurmak için yaptığını açıkça ortaya koymaktadır. Buna göre Kureyş’in düşmanlıkları sona erdirmesine ve barış antlaşması yapılmasına bahsettiğimiz evliliklerin olumlu katkıları olmuştur diyebiliriz. Hz.Peygamber, bu evlilikleri yaparken hanımların seçiminde dikkatli olmuş ve Kureyş’in en önemli kollarına mensup olanları tercih etmiştir. Bu seçimin bilinçli yapıldığı anlaşılmaktadır.
Bu adımların, Mekke’nin fethine ve Kureyş’in İslam’ı kabul etmesine sebep olduğunu tarih doğrulamaktadır.
Aşağıdaki tabloda da görüleceği üzere, Hudeybiye antlaşmasından sonra Hz.Peygamber’in yaptığı evliliklere bakınca, artık sıranın diğer Arap kabileleriyle akrabalık kurmaya geldiği ve buna göre bir yol izlendiği açıkça görülür. Hz.Peygamber’in, Hudeybiye antlaşmasından hemen sonra Hayber üzerine gittiği ve buranın ele geçirilmesinden sonra Safiyye ile evlendiğine yukarıda temas edilmiştir. Hz.Peygamber’in, bu evlilik sayesinde Yahudilerle bozulan ilişkileri düzeltmek istediğini izaha gerek yoktur.
Diğer yandan Hz.Peygamber, Amir b. Sa’saa kabilesine mensup olan Meymune ile evlenmek suretiyle, onun kız kardeşlerinin gelin olduğu sekiz ayrı önemli aile ile de akrabalık kurmuştur. Hz.Peygamber’in, Kureyş’in dışındaki kabilelerle kurduğu akrabalıklar, meyvesini vermiş ve gerekli yakınlaşmayı sağlamıştır. Mesela Mustalik oğulları örneğinde olduğu gibi daha önce İslam düşmanı olan kabileler, evliliklerden sonra gelip İslam’ı kabul etmişlerdir.
Kur’an geçmiş milletlerin tarihlerinden bize bazı örnekler vererek bunlardan ders almamızı ister. Buna göre tarih dikkatle okunmalı, geçmişte yapılan yanlışlıklar yapılmamalı ve insanlığın mutluluğunu sağlayacak adımlar atılmalıdır. Geçmişi iyi anlayanlar, bu gün en az hata yapanlardır. Müslümanlar da bin dört yüz yıllık önemli bir tarihe sahiptirler. Bu tarih iyi okunup günümüz insanının yararına olan yönler örnek alınmalıdır.
Kur’an-ı Kerim, Hz.Peygamber’in hayatında bizim için “güzel örnekler” bulunduğunu bildirmektedir. Hz.Peygamber’in evliliklerinin, bizim için güzel örnek olan tarafı, onun yaklaşık yirmi sekiz yıl yaşadığı tek eşli bir hayattır. Hz.Peygamber’in çok eşli olarak geçirdiği ömrünün son yılları, İslam’ın yayılmasını sağlamak için büyük çabalar harcadığı bir devredir. Bu esnada onun çok eşli bir hayat yaşaması, bununla ilgili geçici bir durumdur diyebiliriz.
Aşağıda vereceğimiz tablodan da anlaşılacağı üzere, hicretin yedinci yılında Hz.Peygamber’in eşlerinin sayısı dokuzu geçmiştir. [270] Bundan sonra Hz.Peygamber’in evlenmediği anlaşılmaktadır. Çünkü evliliklerden beklenen sonuçlar gerçekleşmiş, İslam’ın önünde ciddi bir engel kalmamış ve bu yeni dinin büyük kitleler tarafından kabul edileceği fark edilmiştir. Artık bundan sonra Hz.Peygamber’in evlenmesine ihtiyaç kalmamıştır. Zaten bu sıralarda indiği anlaşılan bir ayette de “Bundan sonra artık kadınlarla evlenmen sana helal değildir....” [271] diye buyurulmaktadır.
Biz, Hz.Peygamber’in çok eşliliğinin o günün şartları ile ilgili bir durum olduğunu ve geçici bir izinle gerçekleştirildiğini düşünüyoruz. Bir tarihçi olarak Hz.Peygamber devri olaylarını incelerken, o dönemde yaşanmış olayların, bu günün insanının huzur ve mutluluğunu sağlamasına yardımcı olacak yanlarının örnek alınması gerektiğine inanıyoruz. Esasen tarih, bunun için vardır ve gereklidir.

[268] İbn Hişâm, es-Sîre, IV, 14; et-Taberî, Târîh, III, 25.
[269] İbn Sa’d, et-Tabakat, I,309-311; Mustafa Fayda, “Amir b. Sa’saa”, Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi.

dost1
20. October 2008, 03:02 AM
5- HZ.PEYGAMBER’İN EVLİLİKLERİ ile İLGİLİ BAZI TABLOLAR

A- Hz.Peygamber’in Kureyş Kabilesinden Aldığı Hanımlar:

KADININ ADI KABİLESİ

1- Hatice Esed b. Abdiluzza
2- Sevde Amir b. Lüey
3- Aişe bint Ebibekr Teym
4- Ummu Habibe bint Ebi Süfyan Umeyye
5- Ummu Seleme Mahzun
6- Hafsa bint Ömer ‘Adi


B- Hz.Peygamber Hayatta İken Vefat Eden Hanımları:

ADI Kabilesi ANNESİNİN
KABİLESİ Hz.Peygamber’le Evlendiği

YAŞ YIL AY

1-Hz.Hatice Esed b. Abdiluzza Amir b. Lüey 28 595 m
2- Zeyneb bint Huzeyme Amir b. Sa’saa 30 3 h. 9
3- Reyhane En-Nadir 6 h. 1


C- Hz.Peygamber’den Sonra Vefat Eden Hanımları:

Adı Kabilesi ANNESİNİN
KABİLESİ Hz.Peygamber’le Evlendiği
YAŞ YIL AY

1- Sevde Amir b. Lüey En-Neccar 50 620 m.
2- Aişe Teym Malik b. Kinane 18 1 h. 10
3- Hafsa ‘Adiy Cumah 20 3 h. 8
4-Ummu Habibe Umeyye Umeyye 30 3 h. 10
5-Ummu Seleme Mahzum Malik b. Kinane 25 4 h. 10
6- Zeyneb bint Cahş Huzeyme Haşim 35 5 h. 11
7-Cüveyriyye Mustalik 20 6 h. 8
8- Safiyye En-Nadir Kurayza 17 7 h. 7
9- Meymune Amir b. Sa’saa Cureş 36 7 h. 10
M- Mariye* 7 h. 3


*Mariye’yi Mısır kıralı hediye olarak gönderdi. Hz.Peygamber’den İbrahim isimli oğlunu doğurunca hürriyete kavuştu.

[270] Bu rakam, Hz.Peygamber’in geçici süre ile bulundurduğu ve hürriyete kavuşturduğu iki cariyesi hariç tutularak belirlenmiştir.
[271] Ahzab(33),52.


Kaynak: Prof.Dr. Rıza SAVAŞ "İlk Dönem İslam Toplumunda Kadının Konumu"


Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur.
Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır.
Sevgi,saygı ve muhabbetle.
Allah'a emanet olunuz.

khaos
8. April 2012, 03:26 AM
dost1
Cuveyriyye bint el-Hâris hakkında çok çeşitli rivayetler var.bu rivayetler ıfk olayına kadar dayandırılıyor.Cuveyriyye bint el-Hâris in esir alındığı savaşta kocasının ve babasınında öldürüldüğü (yaşar nuri öztürk esir alındığını yazıyor) söyleniyor.Bunlar doğrumudur? yani Cuveyriyye bint el-Hâris savaşta kocasını öldüren babasını esir alan biriyle iki gün sonra evlendi mi? yukarıda verdiğiniz örneklerde peygamberin bir çok evlilik kararını günümüz deyimiyle siyasal nedenlerle verdiği anlaşılıyor.O zaman Cuveyriyye bint el-Hâris inde peygamberle evlenmesi Cuveyriyye bint el-Hâris tarafından siyasal bir davranışmıydı.
değerli görüşlerinizi paylaşırsanız sevinirim.

dost1
10. April 2012, 01:09 AM
Selamun Aleykum! Değerli Khaos Kardeşim!

dost1
Cuveyriyye bint el-Hâris hakkında çok çeşitli rivayetler var.bu rivayetler ıfk olayına kadar dayandırılıyor.Cuveyriyye bint el-Hâris in esir alındığı savaşta kocasının ve babasınında öldürüldüğü (yaşar nuri öztürk esir alındığını yazıyor) söyleniyor.Bunlar doğrumudur? yani Cuveyriyye bint el-Hâris savaşta kocasını öldüren babasını esir alan biriyle iki gün sonra evlendi mi? yukarıda verdiğiniz örneklerde peygamberin bir çok evlilik kararını günümüz deyimiyle siyasal nedenlerle verdiği anlaşılıyor.O zaman Cuveyriyye bint el-Hâris inde peygamberle evlenmesi Cuveyriyye bint el-Hâris tarafından siyasal bir davranışmıydı.
değerli görüşlerinizi paylaşırsanız sevinirim.

Huzâa Kabilesi Kureyşin müttefiki idi. Huzâa Kabilesinden Beni Mustalık Oymağının Reisi Hâris ibni Dırar, Kureyş'in teşvikiyle Medine'ye saldırı kararı verdi.

Zeyd ibni Huseyb'den bu saldırı haberini alan Allah'ın Resulu (Selam olsun) 1000 kişilik bir grubla Medine'den çıkar. Bu grubda Ayşe Validemiz ile Ümmü Seleme Validelerimiz de bulunurlar.

Allah Resulunun Medine'den çıktığı haberi Huzâa Kabilesinde yayılınca Reisleri Hâris ibni Dırar ve çevresinde toplananlar kaçtılar. Sadece Müreysi ahalisi toplanarak müslümanlara saldırdılar ve 10 ölü ve 600 esir vererek savaşı kaybettiler.Müslümanlar bu savaştan 600 esir 2000 deve ve 5000 koyun aldılar. Esirler arasında bulunan -daha önce kaçan düşman kumandanı Hâris ibni Dırrâr'ın kızı- Cuveyriye paylaşımda Sâbit ibni Kays'ın hissesine düşmüştü.

Arap Reislerinden olan ve kızının cariye olmasını istemeyen Hâris, Allah Resulu'ne haber göndererek fidye karşılığında kızının kendisine teslim edilmesini ister. Allah Resulu Hâris'e, kızını dilediği yere gitmekte serbest bıraktığını belirtir. Cuveyriye'nin seçimi Allah Resulu'nun bulunduğu yerde kalmak şeklinde olur. Bu durumu öğrenen Allah Resulu Cüveyri'yeyi bu seçiminden dolayı kutlar ve zevceliği ile şereflendirir. Cuveyriye de mü'minlerin annesi olur. Bu durumda müslümanlar Ellerindeki esirleri serbest bırakırlar. Söz konusu ifk olayı da bu seferden dönerken Ayşe Valideye isnat edilen iftira olayıdır.

Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur.
Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır.
Sevgi,saygı ve muhabbetle.
Allah'a emanet olunuz.

khaos
14. April 2012, 12:24 AM
Selamun Aleykum! Değerli Khaos Kardeşim!



Huzâa Kabilesi Kureyşin müttefiki idi. Huzâa Kabilesinden Beni Mustalık Oymağının Reisi Hâris ibni Dırar, Kureyş'in teşvikiyle Medine'ye saldırı kararı verdi.

Zeyd ibni Huseyb'den bu saldırı haberini alan Allah'ın Resulu (Selam olsun) 1000 kişilik bir grubla Medine'den çıkar. Bu grubda Ayşe Validemiz ile Ümmü Seleme Validelerimiz de bulunurlar.

Allah Resulunun Medine'den çıktığı haberi Huzâa Kabilesinde yayılınca Reisleri Hâris ibni Dırar ve çevresinde toplananlar kaçtılar. Sadece Müreysi ahalisi toplanarak müslümanlara saldırdılar ve 10 ölü ve 600 esir vererek savaşı kaybettiler.Müslümanlar bu savaştan 600 esir 2000 deve ve 5000 koyun aldılar. Esirler arasında bulunan -daha önce kaçan düşman kumandanı Hâris ibni Dırrâr'ın kızı- Cuveyriye paylaşımda Sâbit ibni Kays'ın hissesine düşmüştü.

Arap Reislerinden olan ve kızının cariye olmasını istemeyen Hâris, Allah Resulu'ne haber göndererek fidye karşılığında kızının kendisine teslim edilmesini ister. Allah Resulu Hâris'e, kızını dilediği yere gitmekte serbest bıraktığını belirtir. Cuveyriye'nin seçimi Allah Resulu'nun bulunduğu yerde kalmak şeklinde olur. Bu durumu öğrenen Allah Resulu Cüveyri'yeyi bu seçiminden dolayı kutlar ve zevceliği ile şereflendirir. Cuveyriye de mü'minlerin annesi olur. Bu durumda müslümanlar Ellerindeki esirleri serbest bırakırlar. Söz konusu ifk olayı da bu seferden dönerken Ayşe Valideye isnat edilen iftira olayıdır.

Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur.
Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır.
Sevgi,saygı ve muhabbetle.
Allah'a emanet olunuz.
Aleyküm selam,
Aişe validemize iftira atıldığı kur'an da sabittir ve tabiki tartışılamaz.Diğer konu hakkında çok fazla spekülasyon yapıldığı için bilginize başvurmak istedim.Siz olayı yalın haliyle anlatmışsınız teşekkür ederim.

sevginur
10. November 2012, 12:16 PM
Değerli mümin kardeşim dost1
şu ara çok yogun olmama ragmen mümkün olabildiğince boş kalan zamanımda buraya geliyorum....Ögrenme amaclı bundan önce sadece bir forum vardı bu forumda dört -beş sene bilgi paylaşımı yaptım.Şükür Faydalı oldu.Allah razı olsun kuranlardan..lakin eklenen o kadar güzel konular güncellenmeyi bekliyor.kimse güncellemiyor.Gayretlerim cabalarım sonucunu alamadım artık dini konular yerine önemsiz vaktimizi çalan konular güncellenmeye başladı..ayrılma kararı aldım ve sürekli netten forumları inceledim.Şükürler olsun buradayız...Allah sayılarınızı artırsın..
Bilgileriniz için duacığım burada mesafe alacağımı düşünüyorum her şeyi güzel yapan Rabbimizin izni ile..
Peygamberimizin hayatı hakkında elimde siyerler mevcut geleneksel islam ögretisinden başka bir şey öğrenemedim..En sonunda kararım kaynağı Kuran olan peygamberimizi nasıl tanıtmışsa onu anlamak daha sağlam ilmi verene şükürler olsun..
Peygamberimizin aile hayatından bazı kısımları verilmiş henüz çok eksiğim var.hz ayşe iftira olayın dışında bu eksikliklerden yaptığı savaşlar ,hicreti , önemli olayları anlatan ayetleri bana gösterirseniz araştırmam anlamam kolay olacak


Allah razı olsun

Rabbim ilmimizi artır..

dost1
10. November 2012, 02:59 PM
Selamun Aleykum! Değerli Sevginur Kardeşim!

Buraya tıklar mısınız? (http://www.hanifler.com/showthread.php?t=2344)

Henüz tamamını paylaşamadım. Ancak zaman içerisinde tamamlayacağım inşaAllah.

Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur.
Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır.
Sevgi,saygı ve muhabbetle.
Allah'a emanet olunuz.

aorskaya
10. November 2012, 03:26 PM
Değerli mümin kardeşim dost1
şu ara çok yogun olmama ragmen mümkün olabildiğince boş kalan zamanımda buraya geliyorum....Ögrenme amaclı bundan önce sadece bir forum vardı bu forumda dört -beş sene bilgi paylaşımı yaptım.Şükür Faydalı oldu.Allah razı olsun kuranlardan..lakin eklenen o kadar güzel konular güncellenmeyi bekliyor.kimse güncellemiyor.Gayretlerim cabalarım sonucunu alamadım artık dini konular yerine önemsiz vaktimizi çalan konular güncellenmeye başladı..ayrılma kararı aldım ve sürekli netten forumları inceledim.Şükürler olsun buradayız...Allah sayılarınızı artırsın..
Bilgileriniz için duacığım burada mesafe alacağımı düşünüyorum her şeyi güzel yapan Rabbimizin izni ile..
Peygamberimizin hayatı hakkında elimde siyerler mevcut geleneksel islam ögretisinden başka bir şey öğrenemedim..En sonunda kararım kaynağı Kuran olan peygamberimizi nasıl tanıtmışsa onu anlamak daha sağlam ilmi verene şükürler olsun..
Peygamberimizin aile hayatından bazı kısımları verilmiş henüz çok eksiğim var.hz ayşe iftira olayın dışında bu eksikliklerden yaptığı savaşlar ,hicreti , önemli olayları anlatan ayetleri bana gösterirseniz araştırmam anlamam kolay olacak


Allah razı olsun

Rabbim ilmimizi artır..

Selamlar,

Sevginur kardeşim,

Peygamberimiz ve aile hayatı hakkında kuranda verilen bilgilerden hareket ederek, peygamberimizin hayatı, eşlerine karşı tutumu, eşlerinin davranışları, aileye bakışlarını pekala anlamak ve bunun üzerine, bunlara uygun nasıl davrandığını bulmanız pekala mümkündür.

Kuranda verilen bilgiyle yetinmeyip, diğer kaynaklardan bu konuyu öğrenmeye çalışırsanız, doğru sonucu da bulabilirsiniz, yanlışa da düşebilirsiniz.

Peygamberimiz ve eşleri ile ilgili olarak birbiri ile çelişen bir sürü bilgi vardır. Siz bunlardan hangisinin doğru yada yanlış olduğunu hiç bir şekilde % 100 kesinlikte bilemeyeceğinize göre kendinize göre bir seçim yapacaksınız ama hep küçükte olsa yanlış olma kırıntısınıda atamayacaksınız diye düşünüyorum.


Şunu unutmayalım; rabbimiz akıllı insanları muhatap alarak, bizleri ilgilendiren her konuyu yeterince kuranda açıkladığını belirtmiştir.

YETERİNCE!

Bu deyime dikkat edin lütfen, yeterince denmektedir. Ne eksik, ne fazla; yeterince...

İşte bu konuda da kurandaki anlatım yanında başka anlatımlara ihtiyaç duyulması, bana göre dolaylıda olsa kurandakini yeter bulmamak olmaktadır.

O zaman bu istek, dine göre istememiz gereken bir durumu değil, merakımızı gidermek için istediğimiz bir durumu da gösterir.

Gerçektende, şahsen ben sizin (yada başka kardeşimizin); peygamberin hayatının bütün detaylarını bilimenizin ne faydası olacağını merak ediyorum.

Bu fayda öyle bir fayda olmalıki, bu bilgi olmazsa bir şeyler yarım kalmalı, günaha sokabilmelidir... Bu istediğiniz bilgilerin böyle bir faydası varmıdır, bana göre yoktur...

Düşüncelerimi paylaştım, anlaşılmayı umut ediyorum...

saygılarımla,
aorskaya

sevginur
10. November 2012, 06:05 PM
degerli kardeşlerim dost1 ,aorskaya
dost1 kardeşim verdiğiniz linkteki konuyu tamamlamanızı isterim inşALLAH..
bana göre faydalı olacak teşekür ederim şimdiden..
sevgili aorskaya neden faydalı olacağını şu şekilde açıklayayım..hangi cemaate girdigsem sürekli yanlış peygamber tasavuru çok önemli peygamberimizi yüceltmelerine ve kendi din adamlarını Allaha ait özellikleri vererek yanlış din anlıyışı tevhidden uzak .Peygamberimizin çok özel hayatı beni ilgilendirmiyor..Allah kadın ve erkeği ilgilendiren pek çok konuda ayetler göndermiş biz ondan sorumluyuz Peygamberimiz görevini ifa ederken tebliğinde yaşadıkları iftiralar sıkıntılar savaşlar antlaşmalar kuranda mutlaka olmalı..Ben bu bilgileri kast ettim siyer demedim..
mirac olayında anlatılanları duydunuz gide gele 50 rekattan beş rekata indirildiğini ,ayın ikiye ayrıldığı ,sen olmasaydın sen olmasaydın kainatı yaratmazdım.. adem aleyhisselamı affına arşta yazılmış isminin hürmetine ..vb uydurulmuş hadisler karşında belli önemli konularda siyerlerde aşırı yüceltmeci bilgileri karşında
nereden çıkarılmış tarihi bilgileri iyi ögrenelim tarihi sorgulayalım babında kurana uymadığını söylemek için yine kurandan ifade edebilmektir dogru anlayıp doğru tebliğ etmek için...

Allah hepinizden razı olsun

merdem
19. February 2013, 05:19 AM
Bu liste dogrumu? 5 dakika olmadi bu listeye rastladigim, ilk defa görüyorum. Isimlerin yaninda verilen kaynaklardan arastirilabilinir.


Hz. MUHAMMED’İN EŞLERİ

01-Hatice

02- Sevde binti Zem'a el-Amiriye (Sevde binti Zama) Meydan Larousse C.11, s.22

03- Ayşe (Aişe) Ummu'l-mu'min Aişe bint Ebi Bekr es Sidîk el-Kuresiyye; Ayşe’nin 6 yasında iken Muhammed'e nikâh olduğuna dair hadisler için bak. Sahi-i Buhari Muhtasari C. 10, s.77-79, Hadis no 1553, İslam Ansiklopedisi C.2, s.201-205, Diyanet Vakfı

04- Safiye binti Huyey bin Ahtâb en-Nadriye el-israilliyye el-Haruniye; Safiye binti Huyey bin Ahtar, Meydan Larousse C. 10, s. 822, Şeriat ve Kadın-İlhan Arsel s. 246-247, Şeriat ve Kadın-İlhan Arsel s. 265, Sahi-i Buhari Muhtasari C. 8, s.429, Hadis no 1286, Şeriat ve Kadın-İlhan Arsel s. 285.

05- Cuveyriye binti Haris ibn Ebi Dirar el-Mustalikiye; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.5, s. 490

06-Zeynep binti Huzeyme b. Haris b. Abdullah b. Amr b. Abdumenaf b. Hilal b. Amir b. Sa'saa el-Hilaliyye; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.4, s. 157

07- Meymune binti Haris el-Hilaliyye; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.5, s. 490

08- Mariye binti Sem'un el-Kiptiye el-Misriyye (Cariye, ölen oğlu İbrahim’in annesi); Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.5, s.485, 502,509

09- Reyhane binti Sem'un el-Kurziye (Cariye); Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.5, s. 485, 491, 538

10-Zeynep binti Cahs el-Esediyye; Ibni Kesir; Büyük İslam Tarihi, C.2, s. 284, 380, Ibni Kesir; Büyük İslam Tarihi, C.3, s. 261; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.4, s. 248-251, 253, 275, 426; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.5, s. 435, 485, 486, 489, 497; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.6, s. 161, 276, 277, 378, 513, 515; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.7, s. 59, 169, 173, 174, 521; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.8, s. 162; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.9, s. 181

11-Ummi Seleme Hind binti Umeyye el-Mahzumiyye; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.3, s. 98, 99, 138; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.4, s. 157; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.5, s. 496

12- Aliye b. Zebyan b. Amr b. Avf b. Ka'b b. Abd b. Ebibekir b. Kilab; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.5, s. 491

13- Esmabinti Ka'b el Cevniyye (Umeyme); • Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.5, s. 494

14- Ummi Habibe Remle binti Ebi Sufyan Sahr b. Harb ibn Umeyye el-Umeviyye; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.3, s. 100; Ibni Kesir Büyük İslam Tarihi, C.4, s. 244, 245,-247, 397, 496; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.5, s. 496, 497; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.8, s. 53; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.10 90, s.

15- Hafsa binti Omer b. Hattab el-Adeviyye; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.3, s. 265, 477; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.4, s. 294, 346; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.5, s. 244, 253, 268, 269, 391, 434, 485, 486, 488, 496, 497, 536, 538; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.6, s. 24; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.7, s. 229, 230, 349, 373, 544; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.8, s. 57; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.9, s.12,13; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.10, s.542; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.12, s. 146; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.14, s. 330

16- Muleyka binti Ka'b; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.5, s. 495

17- Leyla binti Hatim el-ensâriye; Ibni Kesir Büyük İslam Tarihi, C.5, s. 498-499

18- Gaziyye binti Cabir b. Hakim; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi ihi, C.5, s. 497, 500

19- Ummu Serik el-Ensariye en-Ensariye en-Neccariye; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.5, s. 494, 498
20- Senba; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.5, s. 486

21- Ali b. Zebyan b. Amr b. Avf b. Ka'b b. Abd b. Ebibekir b. Kilab; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.5, s.491

22- Havle binti Hâkim es-Sulemi; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.5, s. 17, 18 492, 497

23- Amre binti Yezid el-Gifariyye; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.5, s. 486

24- Katile binti Kays; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.5, s. 494

25- Esma binti Salt; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.5, s. 494

26- Hamze binti Haris el-Muzeniye; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.5, s. 494 (nişanlandı)

27- Havle binti Huzeyl b. Hubeyre et-Taglibi; (Şam’dan Muhammed'in yanına gelirken vefat etti.) Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.5, s. 491

28- Saraf binti Fudale b. Halife; (Havle binti Huzeyl b. Hubeyre et-Taglibi'nin teyzesi, Şam’dan Muhammed'in yanına gelirken vefat etti); Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.5, s. 491

29- Emine; Ibni Kesir Büyük İslam Tarihi, C.5, s. 492

30- Umeyme binti Numan b. Serahil; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.5, s. 492, 493

31- Fatima binti Dahhak b. Sufyan; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.5, s. 59, 493

32- Amre binti Yezid el-Kilabiye; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.5, s. 494
33- Amre binti Zeyd; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.5, s. 492; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.5, s. 485.


Peygamber vefat ettiği zaman dokuz zevcesi vardı. Bu konuda ihtilaf yoktur, bu zevcelerinin adları şöyle idi:

Aişe binti Ebu Bekir es-Siddik et-Teymiyye, Hafsa binti Omer b. Hattab el- Adeviyye, Ummu Habibe Remle binti Ebi Sufyan Sahr b. Harb Ibn Umeyye el- Umeviyye, Zeynep binti Cahs el-Esediyye, Ummu Seleme Hind Sevde binti Zem'a el-Amiriye, Cuveyriye binti Haris Ibn Ebi Dirar el-Mustalikiye, Safiye binti Huyey b. Ahtab en-Nadriye el-Israiliyye el-Haruniye.

Vefat ederken Peygamber'in iki de cariyesi vardı. Bunların adları şöyle idi:

Mariye binti Sem'un el-Kiptiye el-Misriyye, Bu kadın Mısır’ın Ensina mıntıkasındadır ve Peygamber'in oğlu İbrahim’in annesidir.

Diğer cariyenin adı ise şöyle idi:

Reyhane binti Sem'un el-Kurziye, Bu kadın Müslüman oldu, sonra Rasûlullah onu azat etti. O da ailesinin yanına gitti.

Bazılarının iddiasına göre bu kadın örtünüp ailesinin yanında kalmıştır.

Bazı Cariye isimleri:
- Havle; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.5, s. 537

- Rezine; Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.5, s. 537

- Reyhane binti Sem Ibni Kesir Büyük İslam Tarihi, C.5, s. 491

- Meymune binti Sa'd Ibni Kesir, Büyük İslam Tarihi, C.5, s. 541

dost1
20. February 2013, 12:26 AM
Selamun Aleyküm! Değerli Merdem Kardeşim!

En abartılı rivayetlerde bile 15 ü geçmeyen eş sayısının 33 olduğunu belirten bu yazıdaki listeyi İlk kez görüyorum.

Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur.
Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır.
Sevgi,saygı ve muhabbetle.
Allah'a emanet olunuz.

merdem
20. February 2013, 02:04 AM
Selamun Aleyküm! Değerli Merdem Kardeşim!

En abartılı rivayetlerde bile 15 ü geçmeyen eş sayısının 33 olduğunu belirten bu yazıdaki listeyi İlk kez görüyorum.

Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur.
Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır.
Sevgi,saygı ve muhabbetle.
Allah'a emanet olunuz.


Sitenin adini tam bilemiyecegim, aklimda toplumsalbilinc ismi kaldi, Ahmet Dursun diye birisinden. Ne kadar dogru bilemiyecegim, ama yanina kaynaklar verildigine göre bir yerlerde kayitli olmasi gerekir.

Esasinda yanlis hareket ediyoruz cok degerli Kardesim Dost1, en önemlisi Rabbimize hakiki bir kul olmanin yollarini arastirmamiz, bu yolda zaman harcamamiz gerekir, ama gelin görünkü sosyete dedikodulari misali nelerle ugrasiyoruz.

Ben sahsen arastirmam, son Elcinin hayatina hürmetim vardir, hayatini elbetteki en mükemmel bir sekilde yasamis ve tamamlamistir ( selam olsun ona ), tesadüfen rastladigim icin burada yayinladim. Fitneye sebeb olma amaciyle degil.

Hayirli geceler dileklerimle.

Selam ve dua ile.