PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : salat nedir


kuranyeter
11. October 2008, 11:58 AM
Kıyamet 31-32 vela saddaka vela salle velakin kezzebe ve tevella.

ne salat etti ne tasdik etti tam aksine yalanladı ve yüz çevirdi.

salat etmekle yüz çevirmek zıt tasdik etmekle yalanlamak birbirinin zıddıdr.yüz çevirmenin tersinin destek vererek yönelmek olduğu açıktır.

Bakara-157-İşte böyleleri üzerine Rablerinden salavât/destekler/ ve bir rahmet vardır.ayete göre yine salatın destek olduğu açıktır.

şimdi yazacağım salat kavramı hakkında görüşü kurana uygun olan istekuran.com sitesinden alıntıdır.

Salât” sözcüğü yapı olarak görünüş itibariyle “saly” ve “salv” köklerinden türemiş olabilir. Dilbilgisi kurallarına göre her ikisi de olabilir. Zira her iki sözcük de “nâkıs”tır. Yani son harfleri harfi illettir. Dikkat çeken bir husus da “salv” kökünden olan kalıpların çekimlerinin bir çoğunun “galb” neticesi “ya” ya dönüşmesidir. Ki, üzerinde ciddi bir araştırma yapılmazsa bu bir çok karışıklığa neden olabilmektedir.

Biz Arapça’daki bu mastarlar üzerinden tahlil ve anlamını açıklayalım. Birincisi:
Saly: Ateşe atmak-ateşe girmek anlamına gelir. Bu mânâda el Hakka suresi 31.âyette kullanılmıştır:
“Sonra cahime (cehennem) sallayın onu. (sallûhû)”
Bu kökten türemiş olarak ve bu anlamda Kur’ân’da “islavhâ, yeslâ, veseyeslavne, seüslîhi, layeslâhâ” gibi farklı kalıplar ile bir çok kez yer alır.
Türkçe’deki sallamak ve yaslamak sözcükleri de Arapça’daki “Saly” sözcüğünden gelmiştir.
İkincisi:
Salv: İsim olarak uyluk, fiil olarak “uyluklamak” yani uylukları hareket ettirmek demektir. Ki kişi herhangi birisinin sırtındaki yüke veya herhangi bir hayvana yüklenmiş ağır yüke destek vermek isterse uyluğun (bacağın diz ile kalça arasındaki bölümünü) birini kaldırır, uyluğu yatay haline getirip yükün altına uzatır, destek sağlar.

“Salât” sözcüğünün aslı “salvet”tir. Kelime nakıs (sonu harfi illetli) olduğundan genel dilbilgisi kuralları gereği “salât” şekline dönüşmüştür. Bize göre “salât” sözcüğünün kökü kesinlikle “salv” dır “saly” değldir. Zira kelimenin çoğulunda kelimenin asıl harfi olan “vav” açıkça ortaya çıkmakta; çoğulu “salavât” olarak gelmektedir. Bunun bir çok örneği daha vardır. Meselâ “gazâ/savaştı” sözcüğü aynı konumuz olan “sallâ” (mastarı salât’tır) sözcüğüne benzer. Onun mastarı “gazve”, Gazve’nin çoğulu “gazevât” olarak gelir. Diğer fiil çekimlerinde de “gazâ”nın “vav”ı, ya “ya”ya kalb olur yahut da düşer yok olur.
“Saly” sözcüğünün anlamı ile “Namaz, dua yakarış, çaba, gayret, destek” anlamları arasında herhangi bir anlam ilişkisi kurmaya da imkanı yoktur.
Eğer “salât” sözcüğünün kökünün “saly” olduğunu varsayarsak çok enteresandır ki Kevser suresindeki “salli” emrinden “onu ateşe at” ve Ahzab suresi 56. ayetteki “sallû aleyhi” den de Muhammed’i ateşe sallayın, atın” anlamı çıkarmamız gerekir.
Doğal olarak sözcükler yan anlamlara kayarlar. Ama hep ana eksen etrafında olur bunlar. Kesinlikle ana eksen kaybolmaz. Ki örneklerini “Nahr, Ebter” sözcüklerinin tahlillerinde görebilirsiniz.
Tamam böyledir ama yine de bu çok ciddi meselede her insanın zihninde bir “acaba” mutlaka kalır. İşte o istifhamı Kur’ân zihnimizden çeker alır. Zira “Salv, Sallâ, salât” sözcüğünün açık anlamı 75/Kıyamet suresinin 31, 32. âyetlerinde çok bariz olarak açıklanmıştır. Ki orada bu sözcüklerin karşıt anlamları da verilmiştir. Şöyle ki: “Felâ saddaqa velâ Sallâ velâkin kezzebe ve tevellâ = O, ne tasdik etti ne de çaba harcadı/destekledi. Ama yalanladı ve geri durdu.” Âyette dört eylem yer almış, ikisi diğer ikisinin karşıt anlamı olarak gösterilmiştir. Âyette “saddaka”nın karşıtı “kezzebe” Yani “tasdik etmenin” karşıtı “tekzib etme”; “sallâ” fiilinin karşıt anlamı olarak da “tevellâ = sürekli geri durmak, sürekli yüz dönmek, lakayt kalmak, ilgisizlik, pasiflik, ve yapılmakta olan girişimleri kösteklemek ” fiili gösterilmiştir. “Tevellâ” sözcüğü kalıbı itibariyle süreklilik anlamını taşır. Buradan hareket edersek “sallâ”, “tevellâ”’nın karşıtıdır. Yani anlam olarak “destek olmak, seyirci kalmamak” anlamındadır.
http://www.istekuran.com/index.php?page=8c3bb2e15d9fc663f0e0 522ef168dc9a&id=26

EVVAB_İNSAN
11. October 2008, 01:09 PM
Selam…

Kuranyeter kardeşim gönül kazanılır zaptedilemez. Ellerine sağlık, soluğuna sağlık, saygına sağlık, sevgine sağlık Altın kafeslere hapsedilemez Eğer uçacaksa gönlüne sağlık. Güzel bir konu, paylaşımın için çok teşekkürler …

Selametle kal…

Toslunba
11. October 2008, 02:02 PM
Benim elimdeki bir mealde şu şekilde tercüme edilmiş :

31. Fakat o, ne sadaka verdi, ne namaz kıldı.
32. Fakat yalanladı ve döndü.

İnsan arapça bilmeyince kimin dediği doğru tereddüt ediyor.Herkez farklı farklı meallendiriyor.Ama yukarıdaki yazı akla çok yatkın.Doğrusunu Rabbim bilir.

Selametle.

kamer
11. October 2008, 09:16 PM
İşte Kur'an sitesinden alıntılanan yazının devamına "BURADAN (http://www.istekuran.com/index.php?page=176dc03baec48a336496710a029fcef2&id=19)" ulaşılabilir.

kuranyeter
15. October 2008, 12:58 PM
selam

salat Yani anlam olarak “destek olmak, seyirci kalmamak” anlamındadır.
buna dayanarak,yapılan salatımızın ana merkezi nere olmalıdır nasıl olmalıdır.

1400 yıldır yapılan salatın da ne kadar yanıltıcı olduğu ortaya çıkmaktadır.

inşaallah kuran ışığında hurafecilerin yaptığı tüm yanıltıcı eylemlerden rabbim bizi korur

kamer
15. October 2008, 02:58 PM
selam

salat Yani anlam olarak “destek olmak, seyirci kalmamak” anlamındadır.
buna dayanarak,yapılan salatımızın ana merkezi nere olmalıdır nasıl olmalıdır.

1400 yıldır yapılan salatın da ne kadar yanıltıcı olduğu ortaya çıkmaktadır.

inşaallah kuran ışığında hurafecilerin yaptığı tüm yanıltıcı eylemlerden rabbim bizi korur

Aleyküm selam,

Evet salatın anlamları arasında “destek olmak, seyirci kalmamak” da vardır.Fakat salat saadece bunlar değildir.

Not:Konunun hassasiyetine binaen forum kurallarını tekrar gözden geçirmenizi rica ediyorum.

Mutlu ve esen kalın.

kuranyeter
15. October 2008, 03:52 PM
8. İslam dininin rituel’lerini reddeden, namaz yoktur, oruç yoktur, hac yoktur,kabe put’tur gibi tezleri içeren yazılar yazılamaz.

selam kamer bu maddeyi belirtiyorsan eğer farkındayım,salatın yukardaki tanımı ve eylemsel hareketi ile vakti belli olan fecrin salatı ile işanın salatının da var olduğunu belirtmek isterim,kendim nur suresi 58 ayette ismi zikredilen bu vakitleri uygulayan biri olarak salatın daha kaç anlamı var onlarıda elinde geldiğince öğrenmeye çalışan biriyim.

yukardaki tanım ile vakti belli olan sabah ve akşam namazları dışındaki salat ile ilgili kendimi geliştirmeye çalışan biri olarak farklı anlamlara gelen anlamlarıda kardeşinizle paylaşırsanız çok sevinirim.

selam ve dua ile

kamer
15. October 2008, 04:57 PM
...yukardaki tanım ile vakti belli olan sabah ve akşam namazları dışındaki salat ile ilgili kendimi geliştirmeye çalışan biri olarak farklı anlamlara gelen anlamlarıda kardeşinizle paylaşırsanız çok sevinirim.

selam ve dua ile

Selam,
Allah'ın Resul'ü Abdullah oğlu Muhammed'in (Selam olsun) salat konusundaki davranışları da en güzel örnektir inananlar için.Mescid-i Nebevi salatın ikame edildiği en güzel örnekleriyle doludur....
Mutlu ve esen kalın.

kamer
15. October 2008, 05:56 PM
Nur Suresi/58.Ayet:

Ali Bulaç
58- Ey iman edenler, sağ ellerinizin malik olduğu ile sizden olup da henüz erginlik çağına ermemiş olan (çocuk)lar, (odalarınıza girmek için şu) üç vakitte izin istesinler: Sabah namazından önce, öğleyin üstünüzü çıkardığınız vakit ve yatsı namazından sonra. (Bu) Üçü sizin için mahrem (vakitleri)dir. Bunların dışında size de, onlara da bir sakınca yoktur; yanınızda dolaşabilirler, birbirinizin yanında olabilirsiniz. İşte Allah, size ayetleri böyle açıklamaktadır. Allah bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.

Diyanet Vakfı
58. Ey müminler! Ellerinizin altında bulunan (köle ve cariyeleriniz) ve içinizden henüz ergenlik çağına girmemiş olanlar, sabah namazından önce, öğleyin soyunduğunuz vakit ve yatsı namazından sonra (yanınıza gireceklerinde) sizden üç defa izin istesinler. Bunlar, mahrem (kapanmamış) halde bulunabileceğiniz üç vakittir. Bu vakitlerin dışında ne sizin için ne de onlar için bir mahzur yoktur. Birbirinizin yanına girip çıkabilirsiniz. İşte Allah âyetleri size böyle açıklar. Allah, (her şeyi) bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.

Edip Yüksel
58. Ey inananlar, emriniz altında çalışanlar ve sizden henüz erginliğe ermemiş olanlar üç kez izin almalıdırlar: Sabah namazından önce, öğle vaktinde dinlenmek için elbisenizi çıkardığınız zaman ve Akşam namazından sonra... Bunlar, sizin özel üç vaktinizdir. Bunların dışında, birbirinizin yanına girip çıkmakta bir sakınca yoktur. ALLAH ayetleri size böyle açıklar. ALLAH Bilendir, Bilgedir.

Elmalılı Hamdi Yazır
58-Ey iman edenler, sahibi olduğunuz köleleriniz ve henüz erginlik çağına girmemiş olan çocuklarınız,(odanıza girmek için) sizden üç vakitte izin istesinler; sabah namazından önce, öğle sıcağında elbisenizi çıkardığınız sırada ve yatsı namazından sonra. Bunlar, sizin için üç eksikli (açık bulunabileceğiniz) vakittir. Bunların dışında ne size, ne de onlara bir günah yoktur; çevrenizde dolaşırlar, birbirinizle iç içesinizdir. İşte böyle, Allah size ayetlerini açıklıyor. Allah , herşeyi bilendir, hikmet sahibidir.

Süleyman Ateş
58. Ey inananlar, ellerinizin altında bulunan (köle ve hizmetçi)ler ve henüz erginliğe ermemiş çocuklarınız üç vakitte (odalarınıza girebilmek için) izin istesinler: Sabah namazından önce, öğle vakti elbisenizi çıkar(ıp yat)acağınız zaman ve yatsı namazından sonra. Bunlar sizin üstünüzün açılabileceği üç vakittir. Bunların dışında (hizmetçilerin ve çocukların, izin almadan içeri girmelerinden dolayı) ne size, ne de onlara bir günah yoktur. (Onlar sizin) yanınızda dolaşırlar, birbirinizin yanına girip çıkarsınız. Allah ayetleri size böyle açıklar. Allah bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.

Yaşar Nuri Öztürk
58 Ey iman edenler! Ellerinizin altında bulunanlarla, ergenlik yaşına gelmemiş olanlarınız sizden üç vakitte izin istesin: Sabah namazından/duasından önce, öğlen vaktinde elbiselerinizi çıkardığınızda, gün battıktan sonra yerine getirilen namazdan/duadan sonra... Kaygılanacağınız üç vakittir bunlar. Bunlar dışında size de onlara da bir günah yoktur. Aranızda dolaşırlar, birbirinize bakabilirsiniz. Allah, ayetleri size işte böyle açıklıyor. Allah Alîm'dir, Hakîm'dir.

yolcu42
23. August 2017, 09:33 AM
1.Bir kısmı diyor ki, şekilsel olarak namaz yok
Cevap:nisa 102-103 de savaş sırasında kılınan bir namaz var.
2.Bir kısmı diyor ki,namaz eskiden beri var olan bir ibadetti,o yüzden allah tarifini vermemiş.şimdi kılınanlar yüzde yüz doğru.
Cevap:O zaman niye oruç ayetinde,"sizden öncekilere farz kılındığı gibi sizede farz kılındı"diyor da
Sonra da orucun tarifini veriyor.
Bakara 239 da "yürüyerek ve binek üstünde namazı kılın.Güvene erişince siz bilmezken allahın size öğrettiği gibi allahı zikredin"diyor.zikretmek namazsa allah bize öğretmiş demek ki.Ayrıca yürüyerek kılarken hiç ayrıntıya girmemiş secde nasıl rüku nasıl diye.
3.Bir kısımda diyor ki,namaz hem şekilsel olarak günde belli vakitlerde yapılan ibadet.(allahtan destek istemektir belki)
Hem de gün boyunca salat içinde olacaksın.amacın öncelikle dine hizmet olacak.(ben de böyle düşünüyorum)
Peki kuranda namazın tarifini arayınca ben ne buldum?
1.nisa 102-103 de (en az) iki rekat namaz ve kıyam,rüku,secde,oturmak var diye açıkladılar.(bknz.Abdülaziz Bayındır nisa 102 namaz)
Belki böyledir.Bilmiyorum.
2.Peki ruku ve secdenin tarifi var mı dedim. Rükunun tarifi (fetih29
da eğilmiş başaklar rükuyu resmediyor olabilir.ve rüku edenlerle birlikte rüku et.diyor ayetlerde.)

fakat secde ayetleri şöyle:
(17/107)(17/109) burada "alınları" değil "çeneleri üzerine kapanırlar."diyor.(36/8)de "çene" kelimesiyle aynı.
Belki de boyun eğerek çenenin vücuduna yaklaşması (fetih29 da başak veren ekinler gibi olmak)veya bir şey temenni ederken insanlar çenelerine ellerini kapatır ya. Belki onun gibi.

Bence durum şöyle;(22/67)"her ümmetin bir ibadet şekli var.."

Allahı hatırda tutmak,hatırlamak en büyüktür.(ankebut45)

Duamız(2/128)
"Rabbim bize ibadet şekillerimizi öğret."

En doğrusunu rabbimiz bilir.

Hasan Akçay
23. August 2017, 01:12 PM
1.Bir kısmı diyor ki, şekilsel olarak namaz yok
Cevap:nisa 102-103 de savaş sırasında kılınan bir namaz var.
2.Bir kısmı diyor ki,namaz eskiden beri var olan bir ibadetti,o yüzden allah tarifini vermemiş.şimdi kılınanlar yüzde yüz doğru.
Cevap:O zaman niye oruç ayetinde,"sizden öncekilere farz kılındığı gibi sizede farz kılındı"diyor da
Sonra da orucun tarifini veriyor.
Bakara 239 da "yürüyerek ve binek üstünde namazı kılın.Güvene erişince siz bilmezken allahın size öğrettiği gibi allahı zikredin"diyor.zikretmek namazsa allah bize öğretmiş demek ki.Ayrıca yürüyerek kılarken hiç ayrıntıya girmemiş secde nasıl rüku nasıl diye.
3.Bir kısımda diyor ki,namaz hem şekilsel olarak günde belli vakitlerde yapılan ibadet.(allahtan destek istemektir belki)
Hem de gün boyunca salat içinde olacaksın.amacın öncelikle dine hizmet olacak.(ben de böyle düşünüyorum)
Peki kuranda namazın tarifini arayınca ben ne buldum?
1.nisa 102-103 de (en az) iki rekat namaz ve kıyam,rüku,secde,oturmak var diye açıkladılar.(bknz.Abdülaziz Bayındır nisa 102 namaz)
Belki böyledir.Bilmiyorum.
2.Peki ruku ve secdenin tarifi var mı dedim. Rükunun pek emin değilim fakat secde ayetleri şöyle:
(17/107)(17/109) burada "alınlarında" değil "çenelerinde iz var."diyor.(36/8)de "çene" kelimesiyle aynı.
Belki de boyun eğerek çenenin vücuduna yaklaşması (fetih29 da başak veren ekinler gibi olmak)veya bir şey temenni ederken insanlar çenelerine ellerini kapatır ya. Belki onun gibi.

Bence durum şöyle;(22/67)"her ümmetin bir ibadet şekli var.."

Allahı hatırda tutmak,hatırlamak en büyüktür.(ankebut45)

Duamız(2/128)
"Rabbim bize ibadet şekillerimizi öğret."

En doğrusunu rabbimiz bilir.


Merhaba yolcu42.

Bazi sözlerinizin altini çizdim,
onlarla ilgili görüsümü belirtmek için.
Izin var?

Namazın Allah tarifini vermemis...

Vermis
4:102-103'te.

Namazda KIYAM DURUN:

Sen onlara katilip namaz kildirdiginda
onlarin bir bölgü seninle KIYAM ETSiNLER
fel TEKUM tâifetun minhum meake...

SECDE EDiN:

SECDE ETTiKLERi vakit
izâ SECEDÛ

Secdeden sonra namazdan ÇIKIN:

Secde ettikleri vakit ARKANIZDA YER ALSINLAR
izâ secedû fel YEKÛNÛ MiN VERÂiKUM.

Namazi yerine getirdiginizde ALLAH'I ANIN:

Namazi yerine getirdiginizde ALLAH'I ANIN
Fe izâ kadaytumus salâte FEZKURÛLLÂH


*

orucun tarifini veriyor

Benim gördügüm
o devirde oruçla ilgili bazi yanlis anlamalar ve yanlis uygulamar var,
Allah onlari giderecek açiklamalar yapiyor.

Namaz ilgili ise sorun yok,
yapilmis olan tarif yeterli.

yolcu42
23. August 2017, 03:44 PM
Teşekkürler.
Ben,bazılarının " kuranda namazın(tam anlamıyla ,yani tekbir,selam,rekatlar...vb)tarifi yok, önceden biliniyormuş." Tezini yazdım(anlatmak istedim).Bu doğru veya yanlıştır diyemem.Nisa 102 de namaz tarifi verirken sanki daha önceden biliniyormuş algısı oluşuyor.Haklısınız.

Namazla ilgili o devirde sıkıntı veya yanlışlık varmıydı.(8/35)"onların beyt yanında salatları ıslık çalmak ve el çırpmaktır."(burda salat,namaz anlamındaysa eğer.)
Ben şahsen namazı kuranda aramayı ve ararken de "rabbimiz bize ibadet şekillerimizi öğret"(2/128) diye dua etmeyi kendimce doğru buluyorum.Çünkü kuranda herşeyin açıklandığını ve kolaylaştırıldığını düşününce kuranda yazan şekliyle namaz kılmak (veya kılmaya çalışmak) bana daha doğru geliyor.Doğrusu budur demiyorum yanlış anlamayın.Sonuç ne olursa olsun sizinde benim de amacımız Allaha hizmet olduktan sonra gerisi pek sorun değil inşallah.Esenlik sizinle olsun kardeşim.

galipyetkin
24. August 2017, 11:34 AM
Sayın yolcu42.

Nisa-42. ayette namazın -mamazın tarifi filan yok. Bunu daha evvel açıklamıştık.
Burada anlatılan Mekkenin fethinden sonra Peygamber tarafından yapılan -Hacc-ı Ekber- çağrısına icabet edip de/uyup da meydana bölük bölük alınan müşriklere, Peygamberin hacc hakkında vaazı/hacc hakkında aydınlatıcı bilgilendirmesi mevzubahistir.

İleride yazının geneli hakkında yazacağım.

Saygılarımla.
Galip Yetkin.

yolcu42
24. August 2017, 04:02 PM
Teşekkürler galip bey.sizin de fikrinizi öğrenmek isterim.

bartsimpson
25. August 2017, 08:04 PM
Ben artık namaz kılan sözde müslümanlarıi kafalarını kuma gömen deve kuşlarına benzetiyorum.

http://i.sozcu.com.tr/wp-content/uploads/2017/08/sukur-namazi-iha-487.jpg?v=1988897

Haber de bu :http://www.sozcu.com.tr/2017/gundem/aksarayda-khk-sevinci-sultanhani-ilce-olmayi-kutluyor-1988897/

khaos
25. August 2017, 09:52 PM
Salat yaratıcıya karşı samimi olmaktır. Salat Allah la arandaki mesafeyi sıfıra indirmektir. Salat Allah ı düşünürken içinde fırtınalar kopmasıdır. Salat iyi bir insan olmaya çalışmanın yansımasıdır. Salat Allah ın gücünü kabullenmek, ona sığınmaktır.
Ve gerçekten salat Allah a olan korkunun bir süre sonra sevgiye dönüşmesidir.

bartsimpson
26. August 2017, 07:32 PM
hoşgeldin sevgili dost...