PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Allah kalpleri mühürler mi ?????/


ozaner
2. December 2013, 12:01 AM
Kur’an’da “kalb” kelimesi hem tekil hem çoğul (kulub) olarak geçmektedir. Kuranda sık sık bahsedildiği düşünülen kalplerin mühürlenmesi olayını nasıl değerlendirmek gerekir.Yeryüzüne cennet amacı ile getirilmiş insan oğlu nasıl oluyor da kalbi mühürleniyor ve iradesi elinden alınıyor bunu da Allah yapıyor .Böyle bir şey olasımıdır.

Öncelikle bilinmesi gereken tab etmek” (tabe’a) ve “sonlandırmak” (hateme) kelimeleri meallerde “kalbin mühürlenmesi” olarak verilmektedir. Ancak bu iki fiilin ayetlerde kullanımı arasında çok önemli bir fark vardır: hateme fiili kalbin bir daha imana açılmamak üzere mühürlenmesi manasında kullanıldığı halde tabe’a fiili, bir nevi işaretleme manasında olup, kalbin imana tamamen kapatılmadığı durumlar için kullanılmaktadır. İlgili ayetlerin bağlamlarından bu iki kelime arasındaki kullanım farkı açıkça görülmektedir.
Şimdi ayetleri inceleyelim 2/7 Allah onların kalplerini ve kulaklarını mühürlemiştir ve gözlerinin üzerinde de bir perde vardır; dehşet verici bir azap beklemektedir onları.

Peki kalpleri mühürlü gibi davrananlar kimlerdir.Dikkat edilirse mühürlenenler demiyorum mühürlenmiş gibi davrananlar diyorum zira burada aşağıda açıklayacağımız bir anlatım sanatı mevcuttur İSTİARE hemen bakara 6 ya bakalım
2/6 İnkar edenlere gelince, onları uyarsan da, uyarmasan da, onlar için birdir; inanmazlar yani kafir olanlar için kafir olmak bir tercihtir ve kalbi bilinci fıtrata FATARA kapamakla ilgili dir zira bunlar Kalplerini gözlerini ve kulaklarını kapatmışlardır.Tıptı mühürlenmiş gibi davran maktalardır.Buradaki durum küfre gitmenin iman etmenin yasaları Allah tarafından koyulmuş olması ile ilgili bir anlatım söz konusudur.

2/88 Kalblerimiz, perdelidir, dediler. Hayır, ama inkarlarından dolayı Allah onları la'netlemiştir, artık çok azı inanırlar
Kalplerinin perdeli olması ve Allahın lanetine rağmen içlerinden azıda olsa iman edebilmektedir.Buraya dikkat edmek gerekir

4/155 Onların başlarına gelen ceza, ahitlerini bozmaları, Allah'ın âyetlerini inkâr etmeleri, peygamberleri haksız yere öldürmeleri ve “Kalplerimiz örtülüdür” demeleri yüzündendir—ki, onların kalplerini inkârları sebebiyle Allah mühürlemiştir de onun için pek azı iman eder.

Yine dikkat edelirse buradada mühürlenen kalbe rağmen bir kısmı iman etmektedirler.Yani buradan bilinen manada bir mühürlenme yoktur buradaki durum Kuralın Rabbimiz tarafından konulmuş olması ile ilgili bir durumdur yoksa yani Rabbimiz kimseyi küfre mahkum etmez bu düşünce bir yanılgıdır.

Burada bir tür anlatım sanatı vardır İSTİARE (EĞRETİLEME) sanatı kullanılmaktadır. Aralarında benzerlik ilgisi bulunan iki sözcükten birini diğerinin yerine kullanma sanatıdır, Böylece bir sözcük, kendi anlamını değil başka bir sözcüğün anlamını ifade ettiği için mecazî anlamda kullanılmış olur. Teşbih sanatının iki temel unsurundan birini kullanarak yapılan söz sanatına istiare denir.

içinde hastalık (marad 24/50, üzerinde kilitler (akfal 47/24) üzerinde örtüler (ekinne ‘ala 6/25, 17/46, 18/57)imanın süslenmesi (zeyyene 49/7) dayanıklılık verilmesi (rabita 28/10, 18/14, 8/11)saygı duyması (tühbite 22/54) yumuşaması (teliynu 39/23[imanla] tatmin olması (mutma’in 16/106, 2/260, 5/113, 3/126, 8/10, 13/28) ısındırılması (ellefe 9/60)sekinetin indirilmesi (enzele 48/4 katılaştırmak (ce’alna kaasıye 5/13 katılaşması (kase 6/43, 2/74, 22/53, 39/22) kalpleri vardır, onunla anlamazlar (kulubun la yefkahune biha 7/179)

Sonuç itibari ile Rahman cennet için yarattığı kullarını kalplerini gözlerini kulaklarını zimbalayıp küfre mahkum etmez herkes kendi tercih ve amelleri ile mükafatı alacaklardır iman akıl ve idrak işidir.kalp işin pekişip içselleştirip davranışa dönüşmesi ile ilgilidir.