merdem
20. April 2013, 06:21 PM
ALLAH bizden ne bekliyor, neden yaratildik, sonumuz ne olacak?
Muhakkaki yüce Allah'in yaratma gücü sonsuzdur. Ve muhakkaki biz insanlar yeryüzünde sadece bir ufacik bir parcayiz. Aklimizin eremeyecegi kadar genis kainatta ne türlü yaratiklarin olabileceginden haberimiz yok, ancak tahminlerde bulunabiliyoruz. Uzaylilar diye nitelendirdiklerimiz.
Bizden önce de bir takim yaratiklarin yeryüzünde ikamet ettiklerini ayetler yoluyla anliyabiliyoruz, haklarinda genis bir bilgimiz yok.
Kendimizi fasülye gibi bir nimetten sayip üstünlügümüzle övünüp duruyor fakat bu faziletli yaratigi degerlendiremiyoruz geregince.
Allah Celle ve Celaluhu bizlerden ne bekliyor, ne istiyor?
Allah'tan baska ilah olmadigini, sadece O'ndan yardim dileyebilecegimizi, birbirimizi sevmemizi ve kollamamizi öneriyor. Yaratilmamizdaki tek amac bumudur acaba? Bizim günde 24 saat Allah'i övmemiz yada aklimizin ucundan gecirmememiz muhakkaki Allah'in sifatlarina ne ekleme ne de eksilme yapar. Ahiretten sonra insanoglunun devrimi kapatilip baska yaratiklarin devrimi mi baslayacak? Muhakkaki yüce Rabbimiz icin hic bir sey söz konusu degil, biz hayat mücadelesi icinde ugrasip dururken Rabbimiz icin her sey coktan planlanmisdir. Herhalde simarik her bir seyi isteyen bir cocugun oyalanmasi misali yeryüzü verilmemistir emrimize.
Söyle bir düsünelim, ileriki asirlarda "zaman makineleri" icat edilecek, ki edileceginden ben eminim, zaman makineleri sayesinde insanlar gecmise ve gelecege seyahat edecek olurlarsa ne olur? Ellerinde deliller ve belgeler ile insanlar birbirlerini uyarip Allah'in buyruklarina davet edecek olurlarsa ne olur? Tüm insanlik apacik bir sekilde Islam'a davet edilecek olursa?!?!
Mesela bir ISA peygamberin zamanina gidilse ve hakikat oldugu gibi ortaya konulsa, Son Resulün zamanina seyahat edilse ve hakiki ISLAM belgeler ve deliller ile tespit edilse ne olur? Her bir zaman bölümüne göre birini yasami ve ölümü o insana gösterilerek bir seyler degistirilebilinirmi? Kiyamet bu günde kopabilir bir milyon sene sonra da, bu hususta hic bir kimsenin bir bilgisi yok ve olamazda.
Bundan asirlar önce yasayanlarin ne bir telefondan ne bir arabadan ne de bir ucaktan haberleri vardi, tv kamera robot vs. gibi seyler zaten akillarinin ucundan gecmezdi. Elektrik yerine atesten bihaber olunan caglari bir düsünün ve günümüzle karsilatirin aradaki farki. Yine ayni karsilastirmayi günümüz ile gelecegin arasindaki teknikle yapin.
Kainat ve bilim, bu ikisi degilmidir Allah'in mucizeleri. Ve insanoglu.
Reenkarnasyon dedikleri seyin zaman makinesiyle bir iliskisi olamazmi?
Yoktan var olunmaz vardan yok olunmaz diye bir tabir kullaniyoruz. Var etmek encak Allah'in kudretindedir. Cogalmamiz bunun delidir. Müthis bir sekilde cogalma var yeryüzünde. Nuh Peygamber zamanindaki insanlarin sayisiyle günümüz arasinda akil almaz bir cogalma olmustur, ki bu iki zaman arasinda pek fazla bir asir yok. Bu cogalma ne dereceye kadar olabilir. Yeryüzü hangi bir cogalima kadar kaldirabilir yükü? Binalarda, araclarda kullanilan malzemeler diyelimki yeryüzünde bulunan maddelerden elde ediliyor ve üretiliyor. Ama canlilar? Insanlar, hayvanlar ve bitkiler? Üstüne üstlük buzullarin erimesiyle yeryüzündeki su birikimini de etkiler. Buzun donuk halindeki hacmiyle erimis halindeki hacmi arasindaki farki unutmayalim.
Buzullarin erimesinden ortaya cikacak sel felaketlerinden korunmak icin bir kac ülke coktan baslamis kilometreceler (25km uzunlugunda olan var) uzunlugunda barajlar yaparak geleceklerini saglama baglamak amaciyla.
Statistiklere bakilacak olunursa kanserden, aidsden, trafik kazalarindan ölenlerin sayisi her sene dahada artiyor, bir de buna normal ölümler katilacak olursa, dogum orani daha da mi artmistirki yeryüzündeki cogalma orani gittikce hiz aliyor? Cevrenizi bir inceleyin ölüm mü yoksa dogum orani mi daha fazla. Cok cocuklu bir aileden gelen nesilde bazen bir tek cocuk sahibi olundugu görülüyor. Zaten insanlar rahatlarina lükslerine o kadar alismislarki, izin derken villa derken son model araba derken cocuk yapmak aklindan gecmiyor. Sanki cik lazimmis gibi cocuk yerine köpekle yetiniyorlar, köpek mamalari, oyuncaklari, elbiseleri derken yükseliyor fabrikalarin sayisi. Ha cocuk artmis ha köpek sayisi yine de bir artis var yeryüzünde. Üstüne üstlük dünyanin pislenmesine yapilan katkilar da cabasi.
Kutuplardaki magnetlerde her sene yada asirda belli bir kayma oldugu kaydedilmistir. Dünyanin ekseninin degismesi yeryüzünde ne gibi degisikliklere, felaketlere yol acar?
Yeryüzündeki bu gelisimlere artislara ayin ve günesin de ayak uydurmasi gerekmezmi?
Yoksa insanoglu bu arada baska uydularda yasam sartlari arayacaklar ve oralara mi tasinacaklar?
Kafam karisti birdenbire, nereden geldiysem bu düsüncelere.
Muhakkaki yüce Allah'in yaratma gücü sonsuzdur. Ve muhakkaki biz insanlar yeryüzünde sadece bir ufacik bir parcayiz. Aklimizin eremeyecegi kadar genis kainatta ne türlü yaratiklarin olabileceginden haberimiz yok, ancak tahminlerde bulunabiliyoruz. Uzaylilar diye nitelendirdiklerimiz.
Bizden önce de bir takim yaratiklarin yeryüzünde ikamet ettiklerini ayetler yoluyla anliyabiliyoruz, haklarinda genis bir bilgimiz yok.
Kendimizi fasülye gibi bir nimetten sayip üstünlügümüzle övünüp duruyor fakat bu faziletli yaratigi degerlendiremiyoruz geregince.
Allah Celle ve Celaluhu bizlerden ne bekliyor, ne istiyor?
Allah'tan baska ilah olmadigini, sadece O'ndan yardim dileyebilecegimizi, birbirimizi sevmemizi ve kollamamizi öneriyor. Yaratilmamizdaki tek amac bumudur acaba? Bizim günde 24 saat Allah'i övmemiz yada aklimizin ucundan gecirmememiz muhakkaki Allah'in sifatlarina ne ekleme ne de eksilme yapar. Ahiretten sonra insanoglunun devrimi kapatilip baska yaratiklarin devrimi mi baslayacak? Muhakkaki yüce Rabbimiz icin hic bir sey söz konusu degil, biz hayat mücadelesi icinde ugrasip dururken Rabbimiz icin her sey coktan planlanmisdir. Herhalde simarik her bir seyi isteyen bir cocugun oyalanmasi misali yeryüzü verilmemistir emrimize.
Söyle bir düsünelim, ileriki asirlarda "zaman makineleri" icat edilecek, ki edileceginden ben eminim, zaman makineleri sayesinde insanlar gecmise ve gelecege seyahat edecek olurlarsa ne olur? Ellerinde deliller ve belgeler ile insanlar birbirlerini uyarip Allah'in buyruklarina davet edecek olurlarsa ne olur? Tüm insanlik apacik bir sekilde Islam'a davet edilecek olursa?!?!
Mesela bir ISA peygamberin zamanina gidilse ve hakikat oldugu gibi ortaya konulsa, Son Resulün zamanina seyahat edilse ve hakiki ISLAM belgeler ve deliller ile tespit edilse ne olur? Her bir zaman bölümüne göre birini yasami ve ölümü o insana gösterilerek bir seyler degistirilebilinirmi? Kiyamet bu günde kopabilir bir milyon sene sonra da, bu hususta hic bir kimsenin bir bilgisi yok ve olamazda.
Bundan asirlar önce yasayanlarin ne bir telefondan ne bir arabadan ne de bir ucaktan haberleri vardi, tv kamera robot vs. gibi seyler zaten akillarinin ucundan gecmezdi. Elektrik yerine atesten bihaber olunan caglari bir düsünün ve günümüzle karsilatirin aradaki farki. Yine ayni karsilastirmayi günümüz ile gelecegin arasindaki teknikle yapin.
Kainat ve bilim, bu ikisi degilmidir Allah'in mucizeleri. Ve insanoglu.
Reenkarnasyon dedikleri seyin zaman makinesiyle bir iliskisi olamazmi?
Yoktan var olunmaz vardan yok olunmaz diye bir tabir kullaniyoruz. Var etmek encak Allah'in kudretindedir. Cogalmamiz bunun delidir. Müthis bir sekilde cogalma var yeryüzünde. Nuh Peygamber zamanindaki insanlarin sayisiyle günümüz arasinda akil almaz bir cogalma olmustur, ki bu iki zaman arasinda pek fazla bir asir yok. Bu cogalma ne dereceye kadar olabilir. Yeryüzü hangi bir cogalima kadar kaldirabilir yükü? Binalarda, araclarda kullanilan malzemeler diyelimki yeryüzünde bulunan maddelerden elde ediliyor ve üretiliyor. Ama canlilar? Insanlar, hayvanlar ve bitkiler? Üstüne üstlük buzullarin erimesiyle yeryüzündeki su birikimini de etkiler. Buzun donuk halindeki hacmiyle erimis halindeki hacmi arasindaki farki unutmayalim.
Buzullarin erimesinden ortaya cikacak sel felaketlerinden korunmak icin bir kac ülke coktan baslamis kilometreceler (25km uzunlugunda olan var) uzunlugunda barajlar yaparak geleceklerini saglama baglamak amaciyla.
Statistiklere bakilacak olunursa kanserden, aidsden, trafik kazalarindan ölenlerin sayisi her sene dahada artiyor, bir de buna normal ölümler katilacak olursa, dogum orani daha da mi artmistirki yeryüzündeki cogalma orani gittikce hiz aliyor? Cevrenizi bir inceleyin ölüm mü yoksa dogum orani mi daha fazla. Cok cocuklu bir aileden gelen nesilde bazen bir tek cocuk sahibi olundugu görülüyor. Zaten insanlar rahatlarina lükslerine o kadar alismislarki, izin derken villa derken son model araba derken cocuk yapmak aklindan gecmiyor. Sanki cik lazimmis gibi cocuk yerine köpekle yetiniyorlar, köpek mamalari, oyuncaklari, elbiseleri derken yükseliyor fabrikalarin sayisi. Ha cocuk artmis ha köpek sayisi yine de bir artis var yeryüzünde. Üstüne üstlük dünyanin pislenmesine yapilan katkilar da cabasi.
Kutuplardaki magnetlerde her sene yada asirda belli bir kayma oldugu kaydedilmistir. Dünyanin ekseninin degismesi yeryüzünde ne gibi degisikliklere, felaketlere yol acar?
Yeryüzündeki bu gelisimlere artislara ayin ve günesin de ayak uydurmasi gerekmezmi?
Yoksa insanoglu bu arada baska uydularda yasam sartlari arayacaklar ve oralara mi tasinacaklar?
Kafam karisti birdenbire, nereden geldiysem bu düsüncelere.