PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Ol emri nedir...


Fers
16. December 2012, 01:57 PM
selam

geçenlerde senarist olduğunu iddia eden biriyle durduk muhabbet ediyoruz...
muhabbetin özeti; akvaryum örneğini verdi ve dedi ki, "tanrı olayları durup izler ve sonunda 'işleri yolundan çıkardınız artık kendinize getirilme vakti geldi'
der ve yüzyılda bir müdahalesini eder"...

"bu ne" dedim, "sende Alemlerin efendisini yeryüzünde insan kılığında dolaştıranlardan oldun çıktın öyleyse"...

aciz insanoğlu mantığıdır bu, akvaryumuyla ilgilenen muhteremin acizliğidir olayları inceleyip sonradan duruma göre müdahalelerde bulunmak...

Alemlerin efendisi olabilmek kolay göründü muhteremlerin gözüne, oysa O ilk anda ol dediğinde herşey yerli yerine oturmuştu zaten, trilyon sene sonrasında sıkıştığı zor anında kişinin kendisine uzatılacak yardım elide bu ol emrinin içindeydi, ilk anlarda zaten sistem ona göre düzenlenmişti, kurduğu sistemde iyiliklerin ve kötülüklerin/herşeyin kendi oranında karşılığını kişiye sunan sistem tıpkı fizik kuralları gibi düzenlenip hizmete sokulmuştu....

Allah, durup, bekleyip, izleyip, gözlemleyip duruma göre "seni gidi seni veya ne güzel şeysin sen" der misali sisteme müdahale eden midir brader...

ortaya çıkacak resuller dahil herşey o ilk "ol" emrinde yerli yerinde değil miydi zaten...olgunluk yaşlarına erdiklerinde o nun mesajını getirdim diyenlere her bir olay karşılığı neyin emredildiğini aanı aanına sunan cebrail adıyla anılan melekler değildi...dualara icabet veya icabetsizlik ilk "ol" emrinde sistemin içine bilindiği sanılan mananın çok ötesinde kusursuz bir denklem olarak kodlanmıştı...

Alemlerin efendisi evreni var etmeden önce durup düşünen midir "şöyle, böyle yapsam durumlara göre müdahale etsem"...

O nu yeryüzüne kendi kılığında indirmekten vazgeçemedi gitti insanoğlu...birileri yüzyılda bir müdahale ettirdi, diğerleri dua etti kendine icabet ettirdi, diğerinin duası icabete uğramadı inancından döndü, birileri isyanını O nu yok sayıp görmezden gelerek bastırdı...

nedir bu "ol" emri...

galipyetkin
17. December 2012, 11:49 AM
Sayın Fers.

Sevgili kardeşim; be dostum ne yaptın sen!?

Oturmuş, pazarlık...şey, rüşvet...şey, pardon adak adamış: ''Beni bir ev sahibi yaparsan sana deve adadım'';

''yılbaşı ikramiyesini kazanırsam cami yaptıracağım ve 100 fakiri doyuracağım'';

dayaktan anası ağlayıp da boşanmış karısını ''len benden nasıl boşanırsın'' diye kesen ve hapiste ''ben bir kader mahkumuyum'' diyenler ne olacak şimdi.

Evet. Ben de bir şeyi öğrenmek istiyorum.

Ne demektir Allah'ın HAYY sıfatı-ismi?

Saygılarımla.
Galip Yetkin.

ates demir
17. December 2012, 02:32 PM
Nahl 40 tir ol emri:
1. innemâ : ancak, sadece, yalnız
2. kavlu-nâ : bizim sözümüz
3. li şey'in : bir şey için
4. izâ : olduğu zaman
5. erednâ-hu : biz onu istedik
6. en nekûle : bizim dememiz
7. lehu : ona
8. kun : ol
9. fe yekûnu : böylece, o hemen olur
Sonra sekine nin taşıyıcısı Bakara nin 117. Ayetidir ol emri
1. bedîu : eşsiz, örneksiz herşeyin ilkini yaratan, yaratıcı
2. es semâvâti : semalar, gökler
3. ve el ardı : ve arz, yeryüzü
4. ve izâ : ve o zaman, olduğu zaman
5. kadâ : oldu
6. emren : emir, iş
7. fe : o zaman
8. innemâ : sadece
9. yekûlu : söyler
10. lehu : ona
11. kun : ol
12. fe : o zaman, böylece
13. yekûnu : olur

Yeniden selam.
Sadece bu anlatim sahdamari anlatimlarina cok benziyor.
O
Biz
Neden?

galipyetkin
17. December 2012, 03:57 PM
Teşekkürler sayın Ateş Demir.

Bir şey daha.

Fiili şleyen: insan; meselâ karısını kendisini boşadı diye kesme eylemini yapan: adam.

''Ol'' diyen: Allah.

Ama Allah kötülüğü emretmez, Rabb'dır.

Nasıl bağdaştıracağız?

Saygılarımla
Galip Yetkin

Fers
18. December 2012, 12:55 AM
Fiili şleyen: insan; meselâ karısını kendisini boşadı diye kesme eylemini yapan: adam.
''Ol'' diyen: Allah.
Ama Allah kötülüğü emretmez, Rabb'dır.


dualara icabet,
bir yarışma programı, üç bayan, ödül tek bir kişi için tek bir araba ve herbiri dua ediyor "Allah ım noolur yardım et"...
herbir duaya icabet gerek, söz var sonuçta üstelik herbiri kendi çapında muhterem, olsun ne fark eder araba tek bir kişiye gitti...

ol emrindeki dualara icabet, var edilen sistem olması gerektiği gibi işledi, en çok çabayı sarfedenin duasına icabet edildi, arabayı kaptı...

' kesme eylemi "ol" emrinin kapsamından uzak ve bu eylemin kendisini var eden eylemi gerçekleştiren muhteremin ta kendisi ' mantığı akıllıca değil...
öyle olsaydı bu inancın getirisiyle sonraki aşamada, yeryüzündeki hertürlü şerefsizliği yapabilen her şerefsiz yaptıkları pislikleri var eden rabbler olup çıkar....

yeryüzünde olan biten herşeyin var edeni alemlerin efendisiyse eğer, eylemleri, üzerlerine yüklendikleri özgür iradeleriyle gerçekleştirenler sadece kendilerine sunulanı keşfedebilip tercih edenlerdir...
sunulanı sunan Alemlerin Efendisi, sunulana özgür iradesiyle tercihte bulunup eylemi gerçekleştiren, sunulandan başkasına sahip olmayan muhterem...

"peki neden bunca sıkıntı, bu tercihler ve getirileri, yoksa rabb kötülüğü emreden mi" sorusunun cevabı "ol" emrinde mi...

merdem
24. July 2013, 12:13 AM
Yüce Allah'in "OL" demesiyle "hemen olur" dan birileri, kiraz agaci kisin orta yerinde kipkirmizi olgun kirazlarla donatilmis, e ne var Allah ol dedi hemen oluverdi mi anliyorlar acaba.

Kainatin yaratilisini da Alemmlerin Efendisi "OL" dedi diye sappadak hemen yeryüzü, yildizlar, günes ve planetler yaratildi mi zannediyorlar?

Bu günkü tadigimiz haliyle yeryüzü insanlarin yasamalarina uygun bir kivama gelene kadar kac devrimler gecirmistir, kac milyonlarca yillar gecmistir.

Yüce Allah'in Celle ve Celaluhu "hemen" i ile biz insanlarin anladigi hemen ayni seyler degildir herhalde. Biz zaman biriminin kavramina göre "Hasan 2 bardak cay getir ordan, hemen" dedigimizdeki hemen/aninda anlam ile karsilastiramayiz.

Her seyden evvel düsünecek olursak, Son Elciden arzulanan mucize getirme'ye hayir demistir yüce Allah.

Cünkü Son Elciden evvelki Elcilerin Rabbimizin sayesinde gösterdikleri mucizelerine ragmen kavimleri inkar etmislerdir ve helaklarina kendileri sebep olmuslardir inatlarindan.

Mucize gösterilmesini istemeleri bahanedir, yine de inanmak istemeyen inanmayacaktir.

Ve Rabbimizin dilegi, bir mucizeye sahit olmadan, Rabbi ve melekleri görmeden ademoglunun aklini uygulayarak iman etmesidir.

Bu yüzdendir ki mucizelerle Rabbimiz bizleri sasirtmak/hayretler icinde yada hayran birakmak istemiyor olmali. Cünkü mucizenin oldugu yerde akil seyahata cikar :p

Özgür irade sayesinde, Alemlerin Efendisinin ademogluna sunduklarindan iyiyi ve kötüyü yine insanoglunun kendisinin bulmasi arzu edilmistir.

Gece vakti sasirdim mi acaba :p

Merak ettigim bir sey var, yeni dogmus bir bebek annesinden alinip baska bir kadina verildiginde, acaba o bebek degisikligin farkina varabilir mi? Konuyla pek alakasi var mi yok mu bilemiyecegim su an, aklima geldi birdenbire.