PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Bu tavsiyeyi Peygamberimiz yapmış olabilir mi?


yeşil
25. November 2011, 01:46 AM
HADİSİN TÜRKÇE OLARAK METNİ: Bir adam Peygambere “Benim eşim (Kendisine uzanan) zinakar (adamlar)ın elini geri çevirmiyor” dedi. Bunun üzerine Resullah O’na “Onu boşa” buyurdu. Adam bu seferde “Nefsimin O’nun peşinden gitmesinden korkuyorum” dedi. Resullah “öyleyse ondan faydalan” buyurdu. (Sünen-i Ebu Davud Nikah Babı Cilt:8 Sayfa:67 Hadis no:2049)


HADİSİ RİVAYET EDEN RAVİLER VE BU RAVİLERİN RİVAYETLERİNE GÜVENİLECEĞİNİ AÇIKLAYAN ALİMLER:
• Abdullah İbni Abbas: SAHABE OLDUĞUNDAN ELEŞTİRİLEMEZ… • İkrime: Buhari “hadisleri hüccettir” demiştir. Ve Buhari’de rivayetleri var… • Ammara(?) b. Ebi Hafsa: Buhari “hadis alınır” demiştir…. Ebu Zur’a ve Nesei “Sika” demiş • Hüseyin b. Vahid: Buhari ve İbn-i Main “sika” “hadisi alınır” demişler… Ahmet İbn-i Hanbel ve İbn-i Sa’d “ondan hadis alınır” demişler… • Ebu Fadl b. Musa: Buhari ve Müslim’e göre, doğruluğunda ittifak edilmiştir. Yahya b. Main, Buhari ve İbn-i Sa’d “Sika” demişler Veki ve Ebu Hatim “Saduk” “Salih” demişler… İbn-i Mübarek, O’nu övmüştür…. • Hüseyin b. Haris Mervezi: Buhari ve Müslim bu kişiden hadis alınacağında ittifak etmişler… Nevevi ve İbni Hibban “sika” demişler…• Ebu Davud:
Alimlerimiz bu ravilerin hepsini ” Sahihayn şartlarına uymaktadır” diyerek güvenilir kabul etmişlerdir… Ve onlardan hadis alındığını, onların güvenilir kimseler olduğunu açıklamışlardır… (Yukarıdaki raviler hakkındaki bilgileri aşağıda açıklamış olduğum bir yüksek lisans tezinden aldım.)

BU RİVAYETİN KESİNLİKLE UYDURMA OLAMAYACAĞINI AÇIKLAYAN ALİMLER:
Bu rivayeti Ebu Davud, Nesei ve Beyhaki rivayet etmişler….
Şafi, Abdurrezzak ,İbn-i Sa’d bu rivayeti mürsel olarak rivayet etmişler
İbn-i Hacer bu rivayetin şahit ve mutabileri var demiş….. Suyuti bu rivayetin şahitlerini kitabında tek tek sıralamış…
İbn-i Cevzi bu hadise uydurma demişse de yanılmıştır…Alimler bu hadise mevzu diyenin sözüne itibar edilmez demişler….
İbn-i Hacer, bu rivayet “hasen-sahih” demiş ve bu hadise “mevzu” denilemeyeceğini belirtmiştir…
TC de İlahiyat fakültesinde 2 doçentin (C. A…E.Y) gözetiminde yapılan Yüksek doktora tezinde (D. T) bu hadisin uydurma olamayacağı açıklanmıştır…

SONUÇ OLARAK : Eski ve yeni alimlerimizin sözleriyle Peygambere fatura etmek için adeta savaş vermiş olduğu bu hadisin ravileri ve isnadı sapasağlam… YANİ GELENEKÇİ HADİS/SÜNNET ANLAYIŞINI SAVUNANLARA GÖRE DİNDE DELİL OLABİLECEK KALİTE DE BİR HADİS, AYETLERİN NESHİNE DELİL OLABİLECEK BİR HADİS, AYETLERİN HÜKÜMLERİNİ TAHSİS EDEBİLECEK BİR HADİS, KISACA AYETTEKİ A HÜKMÜNÜ B YE ÇEVİREBİLECEK BİR HADİS…. BİZE GÖRE ALLAH’IN PEYGAMBERİNE ATILMIŞ YÜZ KIZARICI BİR İFTİRADIR… (Alimlerin çoğu, metni göz ardı eden ŞAFİ ANLAYIŞININ ÖLÇÜLERİNİ KULLANDIKLARINDAN, bu apaçık iftiranın farkında bile değiller)

hiiic
25. November 2011, 10:02 AM
bence bu sözü söyleyen herkimse doğru söylemiş.
yanlış bişey göremiyorum.

zannımca eğer bunu Allah resulü söylemişse mutlaka her iki taraf içinde hayır vardır belki eşlerin arasını düzeltmeyi amaçlamıştır. merhamet ve toplumsal eşitlik algısı hat safhaya vurmuş bir insanın adaletsizce hele ki eşlerden birisini üzecek yada ezecek karar vermesi tefekkür dahili bile değil.

arayı düzeltmek istemiştir. bu konuda vahyin yaklaşımını biliyoruz. keza bir aile danışmanına da danışılsa aynı tavsiyeyi verir, eşlerin sevdikleri ortak özelliklerini bulup birbirlerinden pozitif yönde faydalanmaları gerekliliği...


bence bu rivayet (artık kimin fikri olduğu tartışılır...) boşanmanın olumsuzluklarından etkilenmek istemeyen geçimsiz çiftler için iyi bir tavsiyeye benziyor... kötü bişi algılayamadım.

yeşil
25. November 2011, 02:26 PM
kırmızı olarak vurguladığım ''öyleyse ondan faydalan'' kısmına dikkat edin kardeşim oraya kadar gayet normal gözüküyor zaten..

hiiic
25. November 2011, 02:48 PM
yani onunla geçin gibi bişi olması lazım. dil çevirisi-kültür çatışması olabilir.
kadının iş gücünden, marifetlerinden çıkar sağla, karşılığında himayende kalsın, yabancı erkeklerle de el sıkışmasına artık müsade edeceksin gibi.
zaten ahlaki bir tehdit olsaydı daha farklı bir yaklaşım söz konusu olurdu.

bence mantıklı, bende olsam aynısını yapardım. zaten de benzerini yapmıyor muyuz?
Eşlerin birbirine faydası olmazsa, ortak çıkarları, amaçları, duyguları ve paylaşımları olmazsa aile ne olur? böyle sudan bir sebepten dolayı eş mi boşanır?
bu rivayette bana ters gelen şey, ilk tavsiye olan boşanma tavsiyesi... böyle durumlar boşanma sebebi olursa, acırım o toplumun haline de acizliğine de, cahilliğine de.

yanlış da düşünüyor olabilirim...

yeşil
25. November 2011, 02:53 PM
kardeşim ayetlerle birlikte incelersen nasıl bir hüküm olduğunu anlarsın. boşaması en doğrusu, çünkü sürekli zinaya yöneliş var dikkat edersen. sonuçta ayette ne diyor zina yapan kadın zina yapan erkekle birlikte olabilir, bu adam o kadının zina yaptığını bile bile ondan faydalanmak suretiye(faydalanmaktan kasıt ne olur olsun) o kadınla birlikte yaşayabilir mi? bu ayetlerin hükmünü de neshedebilecek türden bir rivayet o yüzden akli selim düşünelim..

galipyetkin
26. November 2011, 12:39 PM
Ahlak dışı bir ''mesleği'' bile, yani taptıkları paraya ulaşmanın her türlü yolunu meşrulaştırmak isteyen karaktersizlerin bırakın din dışı kalmayı, Peygamberi ve dolayısı ile dini ve her şeyi nasıl da parayı kazanma emellerine alet ettiklerini gösteren tipik bir misal; allahları olan paradan büyük ve üstün bir şey yok onlar için: Kapital=para=üstünlük= kapitalist olma. Her türlü yol ona ulaşmak için mübah.Onlar için ''vakar''lı olmak ''para,şan, şeref ve gurur''; yani mülk tutkusu.

Ama asıl önemli olan ''ilim adamı'' olmanın son safhasına yükselmiş bilim adamlarına, bu adamları sınayacak ''ilim adamları''nca, ''pezevenkliğin'' doktora tezi olarak verilip alenileştirilmesi ve tartışmaya açılması.

Açıkça söylenmesi, korkmadan söylenmesi gerekir. Tezin-hadisin konusu şudur:''Zinaya meyilli karınızı (veya zina yapan karınızı) cinsel isteklilere sunup bundan para kazanmak meşrudur-peygamberin sözüdür-hadistir. Bu yönde dinde yer bulun, bunu dine yerleştirin.'' Yani toplumsal bir olgu haline getirin.

Ve bu yönde verilen yüksek doktora tezi iki alim-profesör tarafından yani ilmen, ''zinanın meşru olduğu, hadislerin ''Peygamber sözü olduğu'' kabul edilmiştir.

Şimdi ben sana karın hakkında sorsam ve meşrudur desem her halde bana ''senin dininin de
senin de'' de diye başlayıp beni döver belki de ''namus davası'' deyip öldürürsün (bu yolda öldürme bizim toplumumuzda meşru ya) karını da.

Belki de: ''Şu kadar'' dersin.
Belki duymuşsunuzdur. Adamın biri yere, hakaret için pezevenk diye yazmış ve ''oku'' demiş. Adam yazıyı para ile örterek ''şimdi sen oku bakiiim'' demiş.İşte yerleştirilmek istenen bu; ''En büyük para'', dejenerasyon.

Hey Allahım! İnsanların sevap yolları olan devlet fabrikaları ve malları babalar gibi satılırken, bütçe açığı ve cari açık ve devlet ve özel teşebbüs borçları milyarlarla dolara yükselip, öğretmanler gibi müstazzaf haline düşürülmüş, açlık sınırı altında yaşamaya mecbur bırakılmış, öğrenim ortalaması orta ikiden terk fakir halkımızın üzerine yüklenirken, dolar milyarderleri l00'e yükselirken....

Saygılarımla.
Galip Yetkin.

yeşil
26. November 2011, 06:37 PM
galipyetkin kardeşim argoya pek vurdurmak istemedim üslup açısından ama gerçekten de rivayetten çıkan sonuç malesef çok çirkin bir eylemi göstermekte. Peyamberimizi böyle çirkin rivayetlerden tenzih ederiz. Böyle rivayetleri (hatta olumlu bile olsa peygamber söyledi zannıyla yayılan rivayetleri) peygambere isnad edenleri de Rabbime havale ediyorum.