TEBYİN
6. January 2011, 10:28 AM
Bu yazıyı kaleme alan kardeşiniz, "TEBYİN" "THEHAFIZ" "SELAM" nickiyle yazdığı onca site de hep bir şeyin mücadelesini vermiştir.
"Mülk Allah'ındır ve Allah'ın mülkünde İLAHLIK taslayanların sonu Firavun'lardan, Nemrut'lardan farksız olacaktır.. Müslümanlık, NAMAZ ile, ORUÇ ile, HAC ile kaim değildir, gerçekten İMAN ETTİM diyen insanın, SALAT'a, ZEKAT'a, İNFAK'a, SADAKA'ya, YARDIM'a azami dikkat etmesi şarttır. Bir MÜ'MİN'in imanı İNFAK ettiği kadardır".
Gerçekten de, Kur'anı İLAHİ bir mantıkla kavramaya çalışan her tefekkür sahibi..
Şunu apaçık görür ki;
"Dünyasını Cennet kılan, ahretini de Cennet kılar"
Peki dünya nasıl CENNET kılınır.
Cevabı gayet basit aslında bu sorunun.
Herkes taşıyacağı kadar yük yüklenecek ve fazlasını infak edecek.
Ve hayatımı tamamen bu çizgi üzerinde tanzim etmeye çalışırken..
Buna da azami dikkat gösterirken..
Bir kardeşimiz, bir yazımın altına çok üzüldüğüm şu yorumu yapmış.
"sözde muvahhitler ama içleri çürümüş.. hz. isa ne diyordu; "ey sadukiler sizler badanalı mezarlara benziyorsunuz.. dışınız boyalı ama içiniz ölü kemikleriyle dolu..."
Ben SADECEKUR'AN diyen ve KUR'ANdan öte kaynak kabul etmeyen bir AKİDEYE tabiyim.
Ve Kur'anın bak dediği yerden bakarım hep.
Kur'anın önemsemediği, görmediği şeyleri de gözardı ederim.
Şimdi,
Kur'ani gözlüklerini takıp bir bakış konduralım olup-bitenlere hep birlikte.
İşte, beni İÇİ BOŞ SÜSLÜ MEZAR ilan edenlerin hakim olduğu dünyanın içler acıtan hali..
"Muğla'nın Milas ilçesinde bekçiliğini yaptığı boş binada açlıktan ölü bulunan ve üzerinden Kore gazisi kimliği çıkan kişinin cenazesi Milas'ta toprağa verildi." (basından)
Bu ülke için canını, kanını ortaya koyan bir gazinin dramı gerçekten içler acısı değil mi?
Ya şuna ne demeli.
"Adana'da maddi sıkıntı çektiğini söyleyen 5 çocuk babası şahıs, 3 çocuğunu okutabilmek için böbreğini satışa çıkardığını açıkladı. Baba, "Yeter ki çocuklarım okusun, onlar için her şeyi yaparım" dedi" (basından)
İşte, basit bir defile için mankenine bilmem kaçbin dolar veren TESETTÜR!! giyim şirketi sahibinin..
Hutbeye çıkıp, yetimi, miskini korumak vaazları veren ve namaz bitişinde 50 bin liralık arabasıyla ayrılan imamın..
Yapacağı lak-lak teranesini müridlerine ZİKİR diye yutturmak için il il dolaşıp, bir ay da bilmem kaçbin lirayı israftan kaçınmayan şeyhlerin..
Ve dünyanın en zenginleri arasında ilk 5'e giren namazlı başbakanı'nın bulunduğu bir ülkenin, KRAL ÇIPLAK haykırıcısı olarak, aşağıdaki fecaat tablosunu herkesin yüzüne şamarlamak istiyorum..
"Yeryüzünde yoksulluk, açlık, baskı, şiddet kol gezmekte; zulüm hüküm sürmektedir. Yaklaşık altı milyar insanın beş milyarı sıkıntılarla boğuşmakta geleceğini bırakın, bugününü kurtarmakta zorlanmaktadır. Birleşmiş Milletler’e bağlı FAO (Gıda ve Tarım Organizasyonu)’nun yayınladığı raporlara dayanan haberlerde günde 25000 insanın açlıktan öldüğü ve bunların da büyük çoğunluğunu (yaklaşık 16.000) çocukların oluşturduğu belirtilmektedir". (basından)
Bir günde 25 bin insan ölüyorsa açlıktan, yılda kaç insan eder artık siz hesaplayın.
Ve hesap bittikten sonra, açlıktan ölen insanlara inat, öldüğünde bile israftan kaçınmayan şu NEMRUT MİRASÇILARInın durumunu derin bir tefekküre tabi tutalım.
"Son yolculuğumuzun ilk kapısı mezarlar el yakıyor. Vatandaş 40 bin liraya ev alırken, Zincirlikuyu'da lüks mezarların fiyatları 60 bin dolardan başlıyor... Ortada dönen rakamlar müthiş.". (basından)
Ve hesap makinelerimiz elimizdeyken,
60 bin doların ne kadar ettiğini ve..
Bir asgari ücretlinin kaç aylığına denk geldiğini de hesaplayalım.
Sonra da..
Bu israfların, ihtiyaç sahiplerine ulaştırıldığında..
Ölen o 25 bin insanın kaçının kurtarılacağını bulalım.
Bulduk değil mi?
Tamam..
Durun, daha bitmedi.
Bugün hesap/kitap üzerinde yoğunlaşmışken..
Şu ARTI-EKSİ bakiyeseni iyice gün yüzüne çıkaralım.
Çıkaralım ki, kim süslü mezar, kim mezarlı süs..
iyice belli olsun.
"100 Milyarlık Minare!
• Depremde hasar gören, daha sonra yıkılan ilimiz Merkez Kadı Camii minaresi'nin yapım için harcanan miktar şu ana kadar tam 100 milyara ulaştı.
• Minare için yıllarca uygun taş arandı. En sonunda uygun taş Kırklareli'nde bulundu. Şimdi ise camiinin bahçesine kurulan şantiye ile, taşlar işlenmeye başlandı" (basından)
İnsanları tırtıllaşan..
Yerlerde sürüm sürüm sürünen bir toplumun..
Minareleri gökleri deliyor ve 100 milyarlık tamiratlarla İHYA!! ediliyor..
Peki,
Nefesi açlıktan kokan bir insan..
100 milyar ile tamir edilen bir minarenin gölgesinde ibadet ederse..
Karnı doyar mı dersiniz?
Veya soruyu tersleştirelim..
O minarenin tamiratı için 100 milyar ödeyen zenginler..
Yarın huzuri mahşerde MİNARELER ile mi haşrolacak,yoksa açlıktan nefesini kokuttuğu garibanla mı?
Bakın aklıma ne geldi..
Kasas Suresi 38 Firavun dedi: "Ey seçkinler topluluğu! Ben sizin için benden başka bir tanrı tanımıyorum. Ey Hâmân! Benim için çamurun üzerinde ocağı yakıp bana bir kule yap ki Mûsa'nın tanrısına ulaşayım. Aslında ben onun yalancılardan olduğunu sanıyorum."
Peki Firavun Musa'nın tanrısına ulaşmış mıdır dersiniz?
Kimbilir Firavun da o kuleye kaç milyar para ve..
Kaç gariban insan harcadı..
Şimdi,
Bütün işlevi bir çağrıyı duyurmak olan..
Şu teknolojik çağ da bütün bu özelliğini de kaybeden taş yığınına 100 milyar ödeyip..
Muhammed'in tanrısına ulaşmak isteyenler..
Böbreğini satan..
Açlıktan ölen..
İmkansızlıktan intihar eden..
Bunca insanın hesabıyla yüzleşmeyeceklerine dair ellerinde bir garantileri mi var?
Yoksa, İMAN ETTİK DEYİP KURTULACAKLARINI mı sanmaktalar.
Eyy bana ikidebir SALAT DEDİĞİN NE Kİ diye soru yöneltenler..
SALAT, Kur'anın 23 yılda getirdiği insanlık.. adamlık.. müttakilik.. mü'minlik.. erdemlilik.. muvahhitlik'tir.
Bunun manasını..
KIL BEŞİ BİL İŞİ felsefesiyle yoğrulanlar bilemeyebilir.
Bunun manasını anlamak için..
İNSANCA ANLAMLANMAK gerek öncelikle..
Ve ÖNCE İNSAN sırrına mazhar olabilmek..
İNSANI BİLEMEYEN, İSLAMI HİÇ BİLEMEZ..
Biliyorum diyenler..
ANDOLSUN Kİ YALAN söylüyorlar..
"Mülk Allah'ındır ve Allah'ın mülkünde İLAHLIK taslayanların sonu Firavun'lardan, Nemrut'lardan farksız olacaktır.. Müslümanlık, NAMAZ ile, ORUÇ ile, HAC ile kaim değildir, gerçekten İMAN ETTİM diyen insanın, SALAT'a, ZEKAT'a, İNFAK'a, SADAKA'ya, YARDIM'a azami dikkat etmesi şarttır. Bir MÜ'MİN'in imanı İNFAK ettiği kadardır".
Gerçekten de, Kur'anı İLAHİ bir mantıkla kavramaya çalışan her tefekkür sahibi..
Şunu apaçık görür ki;
"Dünyasını Cennet kılan, ahretini de Cennet kılar"
Peki dünya nasıl CENNET kılınır.
Cevabı gayet basit aslında bu sorunun.
Herkes taşıyacağı kadar yük yüklenecek ve fazlasını infak edecek.
Ve hayatımı tamamen bu çizgi üzerinde tanzim etmeye çalışırken..
Buna da azami dikkat gösterirken..
Bir kardeşimiz, bir yazımın altına çok üzüldüğüm şu yorumu yapmış.
"sözde muvahhitler ama içleri çürümüş.. hz. isa ne diyordu; "ey sadukiler sizler badanalı mezarlara benziyorsunuz.. dışınız boyalı ama içiniz ölü kemikleriyle dolu..."
Ben SADECEKUR'AN diyen ve KUR'ANdan öte kaynak kabul etmeyen bir AKİDEYE tabiyim.
Ve Kur'anın bak dediği yerden bakarım hep.
Kur'anın önemsemediği, görmediği şeyleri de gözardı ederim.
Şimdi,
Kur'ani gözlüklerini takıp bir bakış konduralım olup-bitenlere hep birlikte.
İşte, beni İÇİ BOŞ SÜSLÜ MEZAR ilan edenlerin hakim olduğu dünyanın içler acıtan hali..
"Muğla'nın Milas ilçesinde bekçiliğini yaptığı boş binada açlıktan ölü bulunan ve üzerinden Kore gazisi kimliği çıkan kişinin cenazesi Milas'ta toprağa verildi." (basından)
Bu ülke için canını, kanını ortaya koyan bir gazinin dramı gerçekten içler acısı değil mi?
Ya şuna ne demeli.
"Adana'da maddi sıkıntı çektiğini söyleyen 5 çocuk babası şahıs, 3 çocuğunu okutabilmek için böbreğini satışa çıkardığını açıkladı. Baba, "Yeter ki çocuklarım okusun, onlar için her şeyi yaparım" dedi" (basından)
İşte, basit bir defile için mankenine bilmem kaçbin dolar veren TESETTÜR!! giyim şirketi sahibinin..
Hutbeye çıkıp, yetimi, miskini korumak vaazları veren ve namaz bitişinde 50 bin liralık arabasıyla ayrılan imamın..
Yapacağı lak-lak teranesini müridlerine ZİKİR diye yutturmak için il il dolaşıp, bir ay da bilmem kaçbin lirayı israftan kaçınmayan şeyhlerin..
Ve dünyanın en zenginleri arasında ilk 5'e giren namazlı başbakanı'nın bulunduğu bir ülkenin, KRAL ÇIPLAK haykırıcısı olarak, aşağıdaki fecaat tablosunu herkesin yüzüne şamarlamak istiyorum..
"Yeryüzünde yoksulluk, açlık, baskı, şiddet kol gezmekte; zulüm hüküm sürmektedir. Yaklaşık altı milyar insanın beş milyarı sıkıntılarla boğuşmakta geleceğini bırakın, bugününü kurtarmakta zorlanmaktadır. Birleşmiş Milletler’e bağlı FAO (Gıda ve Tarım Organizasyonu)’nun yayınladığı raporlara dayanan haberlerde günde 25000 insanın açlıktan öldüğü ve bunların da büyük çoğunluğunu (yaklaşık 16.000) çocukların oluşturduğu belirtilmektedir". (basından)
Bir günde 25 bin insan ölüyorsa açlıktan, yılda kaç insan eder artık siz hesaplayın.
Ve hesap bittikten sonra, açlıktan ölen insanlara inat, öldüğünde bile israftan kaçınmayan şu NEMRUT MİRASÇILARInın durumunu derin bir tefekküre tabi tutalım.
"Son yolculuğumuzun ilk kapısı mezarlar el yakıyor. Vatandaş 40 bin liraya ev alırken, Zincirlikuyu'da lüks mezarların fiyatları 60 bin dolardan başlıyor... Ortada dönen rakamlar müthiş.". (basından)
Ve hesap makinelerimiz elimizdeyken,
60 bin doların ne kadar ettiğini ve..
Bir asgari ücretlinin kaç aylığına denk geldiğini de hesaplayalım.
Sonra da..
Bu israfların, ihtiyaç sahiplerine ulaştırıldığında..
Ölen o 25 bin insanın kaçının kurtarılacağını bulalım.
Bulduk değil mi?
Tamam..
Durun, daha bitmedi.
Bugün hesap/kitap üzerinde yoğunlaşmışken..
Şu ARTI-EKSİ bakiyeseni iyice gün yüzüne çıkaralım.
Çıkaralım ki, kim süslü mezar, kim mezarlı süs..
iyice belli olsun.
"100 Milyarlık Minare!
• Depremde hasar gören, daha sonra yıkılan ilimiz Merkez Kadı Camii minaresi'nin yapım için harcanan miktar şu ana kadar tam 100 milyara ulaştı.
• Minare için yıllarca uygun taş arandı. En sonunda uygun taş Kırklareli'nde bulundu. Şimdi ise camiinin bahçesine kurulan şantiye ile, taşlar işlenmeye başlandı" (basından)
İnsanları tırtıllaşan..
Yerlerde sürüm sürüm sürünen bir toplumun..
Minareleri gökleri deliyor ve 100 milyarlık tamiratlarla İHYA!! ediliyor..
Peki,
Nefesi açlıktan kokan bir insan..
100 milyar ile tamir edilen bir minarenin gölgesinde ibadet ederse..
Karnı doyar mı dersiniz?
Veya soruyu tersleştirelim..
O minarenin tamiratı için 100 milyar ödeyen zenginler..
Yarın huzuri mahşerde MİNARELER ile mi haşrolacak,yoksa açlıktan nefesini kokuttuğu garibanla mı?
Bakın aklıma ne geldi..
Kasas Suresi 38 Firavun dedi: "Ey seçkinler topluluğu! Ben sizin için benden başka bir tanrı tanımıyorum. Ey Hâmân! Benim için çamurun üzerinde ocağı yakıp bana bir kule yap ki Mûsa'nın tanrısına ulaşayım. Aslında ben onun yalancılardan olduğunu sanıyorum."
Peki Firavun Musa'nın tanrısına ulaşmış mıdır dersiniz?
Kimbilir Firavun da o kuleye kaç milyar para ve..
Kaç gariban insan harcadı..
Şimdi,
Bütün işlevi bir çağrıyı duyurmak olan..
Şu teknolojik çağ da bütün bu özelliğini de kaybeden taş yığınına 100 milyar ödeyip..
Muhammed'in tanrısına ulaşmak isteyenler..
Böbreğini satan..
Açlıktan ölen..
İmkansızlıktan intihar eden..
Bunca insanın hesabıyla yüzleşmeyeceklerine dair ellerinde bir garantileri mi var?
Yoksa, İMAN ETTİK DEYİP KURTULACAKLARINI mı sanmaktalar.
Eyy bana ikidebir SALAT DEDİĞİN NE Kİ diye soru yöneltenler..
SALAT, Kur'anın 23 yılda getirdiği insanlık.. adamlık.. müttakilik.. mü'minlik.. erdemlilik.. muvahhitlik'tir.
Bunun manasını..
KIL BEŞİ BİL İŞİ felsefesiyle yoğrulanlar bilemeyebilir.
Bunun manasını anlamak için..
İNSANCA ANLAMLANMAK gerek öncelikle..
Ve ÖNCE İNSAN sırrına mazhar olabilmek..
İNSANI BİLEMEYEN, İSLAMI HİÇ BİLEMEZ..
Biliyorum diyenler..
ANDOLSUN Kİ YALAN söylüyorlar..